Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Aile ve Dini Rehberlik Dairesince Diyanet Akademi Başkanlığı koordinesinde, ailenin fıtrî yapısını koruma, güçlendirme ve sapkın ideolojilere karşı bilinç ve farkındalık oluşturmak amacıyla 81 il genelindeki 430 Aile ve Dini Rehberlik Büro/Merkezinde görev yapan personele yönelik “Aile Ahlakı (Sağlıklı Kimlik Gelişimi)” konulu eğitici eğitim programı başladı.
Yurt genelindeki 754 personelin katılımıyla Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanı Dr. Elif Arslan’ın takdimiyle başlayan programda konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Burhan İşliyen, aile kurumunun önemini vurguladı.
Eğitim kapsamında Uzman Klinik Psikolog Metin Aydın, Dünya Çocuk ve Aileyi Koruma Platformu (ÇAKOP) Başkanı Zuhal Öztürk, Prof. Dr. Zeki Bayraktar, Aile Danışmanı Sevinç Gökşen, Prof. Dr. Murat Coşkun, Doç. Dr. Fatih Şimşekoğlu ve Din İşleri Yüksek Kurul Uzmanı Taha Yakup Arslantürk seminer verdi.
Kapanış konuşmasını yapan Din Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Şaban Kondi, eğitimin önemine vurgu yaparak aile ahlakının temelini Kur’an ve sünnetin oluşturması gerektiğini söyledi.
Ailede rahmet ve merhametin eksik olmaması gerektiğini vurgulayan Kondi, sevgi ve nezaketin ailenin temel yapı taşı olduğunu ifade etti. Mutluluğun maddiyatta değil, bilakis aile bütünlüğüyle elde edilebileceğini sözlerine ekleyen Kondi, yapılmış olan seminerlerin tehlikeli akımlara karşı ailenin korunabilmesi için çok önemli olduğunu sözlerine ilave etti.
Kapanış konuşmasında söz alan Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanı Dr. Elif Arslan, bir hafta boyunca gerçekleştirilmiş olan eğitimin önemine vurgu yaptı. Arslan, Aile ve Dini Rehberlik Dairesi’nin bu eğitimle amacının, personelin bilgi ve donanımını artırarak, aile bağlarının güçlenmesine katkı sağlamak olduğunu; bu suretle gerçekleştirilen eğitimin, toplumun güçlü aile yapısının muhafaza edilmesine yönelik önemli bir çalışma olduğunu söyledi.
Eğitimin gündeminde, özellikle aile yapısını tehdit eden unsurlar yer aldı. Küresel ölçekte cinsiyetsizleştirme projeleri, sosyal medyanın çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri ve dijital dünyadaki yanlış örneklerin aile kurumuna zarar verdiği vurgulandı.