Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ramazan ayında yerel ve ulusal medya ile dijital mecralarda yoğun bir şekilde dini programlar düzenleneceğini anımsatarak şöyle konuştu:
"Ramazan atmosferinin her anımızda hissedilmesine katkısı bağlamında bu durum bizim için elbette memnuniyet vericidir. Bu alanda samimiyetle hizmet üreten ve gayret gösteren herkesi takdir ediyoruz. Ancak, bu tür programlarda zaman zaman insanımızın teveccühünün suiistimal edildiğine, dini duygularının istismar edildiğine ve hatta ibadetlerin polemik konusu yapıldığına şahit oluyoruz. Son derece rahatsız edici bu durumun ve hiçbir faydası olmayan meseleleri gelişigüzel ekranlara taşıyarak zihinleri bulandırmanın büyük bir vebal olduğunu ifade etmek isterim. Yapılacak yayınlar ve konuşulacak konular, her şeyden önce milletimizin doğru bilgiyle buluşmasına, aydınlanmasına ve mutmain olmasına hizmet etmelidir. Ramazanın manevi atmosferine ve ibadetin iyileştirici işlevine halel getirecek söylem ve eylemlerden kesinlikle uzak durulmalıdır."
- Toplumun din algısında yara açmayın
Dini konularda konuşurken en az seçilen konu kadar üslubun da önemli olduğunu vurgulayan Başkan Erbaş, "İtidalden uzak, nezaket ve zarafetten yoksun bir üslupla din anlatmanın kimseye fayda sağlamayacağı açıktır. Sırf daha çok izlensin düşüncesiyle aykırı söylemlerde bulunmanın, sıra dışı tavır ve davranışlar sergilemenin toplumun din algısında büyük yaralar açacağı izahtan varestedir. Müslüman şahsiyetiyle asla bağdaşmayan bu tür yönelişlerden kesinlikle sakınılmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.