Müslümanlar bir araya geldiklerinde mümkün mertebe dünya ve ahiretlerine faydası olacak konuşmalar yapar, her türlü lüzumsuz söz ve davranışlardan sakınırlar. Ayrılırken de helallik alır, dua eder ve istiğfarda bulunurlar. Kur’an-ı Kerim’de bizlere “Rabbim! Girilecek yere doğrulukla girmemi, çıkılacak yerden de doğrulukla çıkmamı sağla, bana tarafından yardımcı bir güç ver!” (İsrâ, 17/80) duası öğretilmektedir.
Ayrıca sahabe-i kiramın bulundukları meclisleri terk etmeden önce Asr sûresini okudukları bilinmektedir.
Resûlullah (s.a.s.) ise şöyle buyurmuşlardır: “Kim, malâyânî (faydasız ve lüzumsuz) konuşmaların çok olduğu bir mecliste oturur da, oradan ayrılmadan önce şu duayı okursa, o mecliste işlemiş olduğu kusur ve günahları (kul hakları hariç) bağışlanır: Allah’ım! Seni her türlü noksan sıfatlardan tenzih ve hamdinle tesbih ederim. Senden başka ilâh olmadığına kesinlikle şehâdet ederim. Senden bağışlanmamı diler ve sana tövbe ederim.” (Tirmizî, De’avât 38)