Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni"nde yaptığı konuşmada, programa katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
"Sizlerin vasıtasıyla yurt dışındaki kardeşlerimize, gönül ve kültür coğrafyamızdaki dostlarımıza, refiklerimize ilim ve muhabbet ellerine selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Nihayete ermesinin verdiği hüzünle buruk bir kalple uğurlamaya hazırlandığımız Ramazan-ı Şerif'inizi tebrik ediyor, Ramazan Bayramı'nızın şimdiden mübarek olmasını diliyorum." diyen Erdoğan, bu gecenin aynı zamanda Kadir Gecesi olduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam aleminin müstesna ve muazzez bir geceyi idrak ettiğini belirterek, "Kur'an-ı Kerim'in nazil olduğu, tan yerinin ağarıncaya kadar esenlikle dolduğu bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi'nin milletimiz, alemi İslam ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu mübarek gecenin başta Gazze ve Filistin olmak üzere Suriye'de, Lübnan'da, Yemen'de, Somali'de ve daha pek çok yerde zulme, zalime ve soykırıma karşı kahramanca direnen tüm mazlumların kurtuluşuna, bunun yanında daha fazla kardeşliğe, daha fazla dayanışmaya, Müslümanlar arasında daha fazla vahdete vesile olmasını temenni ediyorum." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Ocak'ta varılan ateşkes mutabakatını bozan siyonist hükümetin son günlerde Gazze'ye yönelik hava saldırılarını artırdığını, savaşta bile dokunulmaması gereken hastanelerin, sağlık tesislerinin, sağlık çalışanlarının İsrail tarafından bilerek hedef alındığını belirtti.
Neredeyse yüzde 80'i yıkık halde olan Gazze'nin ayakta kalan son binalarının da ağır bombardıman altında yok edildiğini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Batılı güçlerin sessizliği karşısında şımardıkça şımaran, her gün daha da haydutlaşan İsrail yönetimi soykırım politikasına ramazanda da devam ediyor. İsrail'in insanlık dışı son saldırılarında maalesef çoğu çocuk ve kadın 700'ün üzerinde Filistinli kardeşimiz şehit oldu, yüzlerce masum yaralandı. Tüm şehitlere yüce Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Sizlerden Kadir Gecesi'nde edeceğiniz dualarda Gazzeli kardeşlerimizi unutmamanızı istirham ediyorum. Rabbim bu geceyi hakkıyla ihya etmeyi hepinize, hepimize nasip eylesin diyorum. Şunu herkes bilsin ki biz sonuna kadar Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. İnsani yardımlarımızla yanlarında olacağız, diplomatik temaslarımızla yanlarında olacağız, barışçı ve adaleti savunan ilkeli politikalarımızla yanlarında olacağız. Türkiye olarak kardeş Filistin halkına gereken her türlü desteği vereceğiz. Gazze'de zulmün ve soykırımın bir an önce son bulması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmayı kararlılıkla sürdüreceğiz."
Soykırımın başladığı ilk günden itibaren tüm imkanlarıyla Filistin halkının sesi olmaya gayret eden TRT'nin gerek ulusal gerekse uluslararası haber mecralarındaki yayınlarının kahir ekseriyetini Gazze'ye ayırdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Ekim 2023 itibarıyla Gazze'den dünyaya bir iletişim koridoru açarak, gelişmeleri anbean aktardığını, meydana gelen tüm ihlalleri, yaşanan her acıyı kayda geçirdiğini ifade etti.
Erdoğan, TRT'nin sadece haber yayınlarıyla değil, soykırımı anlatan yapımlarıyla da adalet mücadelesine katkı sunduğunu, sunmaya da devam ettiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecekte adaletin tesis edilmesine önemli katkılar yapacak yayın ve yapımlara imza atan TRT mensuplarını tebrik etti.
Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nın düzenlenmesinde emeği geçen Diyanet İşleri Başkanlığına ve TRT ailesine teşekkür eden Erdoğan, 28 Şubat'ta başlayan yarışmada dereceye giren hafızları, gençleri ayrı ayrı tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"İlki 2017 yılında düzenlenen ve artık bir ekran klasiğine dönüşen bu güzide yarışma hem ülkemizde hem de yurt dışında büyük bir ilgi ve teveccühle takip ediliyor. Kur'an bülbülleri tilavetleriyle kalplerimizi mesut ve mesrur ederken, bizler de huşu içinde Kelamullah'ın feyiz ve bereketinden istifade ediyoruz. Alemlere rahmet beşeriyete hidayet olarak gönderilen fahri kainat Efendimiz bir hadis-i şerifinde şöyle emretmektedir; her zaman Kur'an okuyan kimseye şöyle denecektir, 'Oku ve yüksel. Okuduğun nispette, cennet basamaklarından yukarı çık. Dünyada ağır ağır okuduğun gibi şimdi de ağır ağır oku. Şüphesiz senin cennette yerleşeceğin yer okuduğun ayetin son noktasıdır. Ne kadar okursan o kadar yükselirsin.' Rabbim bu ahengi, bu yükselişi, bu mertebeyi inşallah hepimize nasip eylesin. Mevlam bir an olsun ayrılmamaya, daima sırat-ı müstakim üzere olmaya bizleri müyesser kılsın."
"Filistin'de 1,5 yıldır devam eden işgal ve soykırımın önüne bir türlü geçilemedi"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törendeki konuşmasında, son dönemde Türkiye'nin içinde bulunduğu bölge başta olmak üzere, dünyanın farklı noktalarında yaşanan hadiselerin etkilerinin giderek daha fazla hissedildiğine dikkati çekti.
2. Dünya Savaşı sonrası kurulan küresel sistem yeniden inşa edilirken, şiddet ve rekabetin dozunun da günden güne arttığına işaret eden Erdoğan, "İnsanlığın ortak değerleri, ortak birikimi günbegün tefessüh ediyor. Barışı, huzuru ve güvenliği tesis etmek üzere ihdas edilen uluslararası kurum ve kuruluşlar görevlerini yerine getiremediği gibi karşı karşıya olduğumuz insani trajedilerin daha da derinleşmesine sebebiyet veriyor. Filistin'de 1,5 yıldır devam eden işgal ve soykırımın önüne bir türlü geçilemedi. Afrika'nın farklı ülkelerindeki açlık, susuzluk, yoksulluk onlarca yıldır devam ediyor." diye konuştu.
Bugün 60'dan fazla ülkede 280 milyonu aşkın insanın akut gıda kriziyle karşı karşıya olduğunu aktaran Erdoğan, "Açlığı en ileri ve ölümcül düzeyde yaşayan dünya genelinde 36 milyonun üzerinde insan var. Sistematik baskılara, asimilasyon politikalarına maruz bırakılan, hakları çiğnenen, çok zor şartlar altında yaşayan milyonlarca kardeşimiz var. Coğrafyamızda nereye baksak istikrarsızlık, çatışma, kaos, kardeş kavgası görüyoruz. Çözülmediği için derinleşen krizler görüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Bir duvarın tuğlaları' gibi kenetlenemiyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Burada şu hususu açık yüreklilikle ifade etmek arzusundayım. Bu olumsuz tablonun ortaya çıkmasında küresel sistemin efendileri kadar, İslam dünyasındaki ataletin ve dağınıklığın da payı var. Kendi iç meselelerimizle uğraşmaktan, maalesef dış dünyaya, dışarıdaki fırsatlara yeterince odaklanamıyoruz. Kimi zaman mezhep, kimi zaman köken, kimi zaman kabile taassubu, Müslümanların enerjilerini tüketiyor, içten içe adeta çökertiyor.
Dünyanın en genç nüfus yapısına sahip olmamıza rağmen, geleceğimiz olan evlatlarımızı kardeş kavgasına kurban veriyoruz. Emperyalistlerin bir asır önce ördüğü ve yıllardır sürekli büyüttüğü fitne ve nifak duvarlarını, üzülerek söylüyorum, bir türlü yıkamıyoruz. 14 asırdır her gün beş defa aynı kıbleye döndüğümüz halde inancımızın bize emrettiği şekilde 'bir duvarın tuğlaları' gibi kenetlenemiyoruz. İslam'ın evrensel kardeşlik mesajlarına teslim olamadığımız, bunları hayatımıza tatbik edemediğimiz, kaderimizin de kaderimizin yanında müşterek olduğunun şuuruna layıkıyla varamadığımız için ne yazık ki emperyalist güçlerin operasyonlarına açık hale geliyoruz."
"Kardeşliğimize sımsıkı sarılmak mecburiyetindeyiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gelinen noktada şu gerçeği kabul etmemiz şarttır, bizi içeriden zayıflatan bu kötü gidişe artık bir 'dur' demek zorundayız. Türk, Kürt, Arap, Farisi, Asyalı, Afrikalı, siyah, beyaz demeden, İslam alemi olarak hep beraber vahdeti kuşanmak, kardeşliğimize sımsıkı sarılmak mecburiyetindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Yaraların sarılması, yeryüzünde huzur ve adaletin tesis edilmesi, gariplerin, mazlumların, güçsüzlerin çektiği sıkıntılara bir son verilmesi isteniyorsa, birlik ve beraberliğin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Erdoğan, "Bunun için Peygamberimizin bize en büyük mirası olan Kur'an ve sünnetin ışığında yeni bir sayfa açmamız, aramızdaki anlaşmazlıkları bir an önce çözüme ulaştırmamız icap ediyor." diye konuştu.
"Şer şebekeleri ne yaparsa yapsın, istikbal bizimdir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bakın şunu da tüm samimiyetimle söylüyorum, yakın bir tarihe kadar dünyaya nizam veren, geçmişimize baksak İslam'ın nuruyla yeryüzünü aydınlatan, üç kıta, yedi iklimde adaleti, şefkat ve merhameti hakim kılan ecdadın izinden gitsek, inanın bu bile bizim için çok önemli bir başlangıç olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Kur'an yolunu takip eden, sünnet ve sireti zırh gibi giyinen siz kıymetli gençlerimize birlikte gelecek nesillerin daha adil bir dünyayı mümkün kılacağına yürekten inanıyorum. Tıpkı sizler gibi medeniyet coğrafyamızdaki milyonlarca gencin inşallah içinde bulunduğumuz bu asırda, Türkiye Yüzyılı'nda iyilik ve adaleti yeniden ihya edeceğinden hiç şüphe duymuyorum. Üstat Necip Fazıl'ın mısralarındaki şu müjdeyi bir kez daha burada sizlere hatırlatmak istiyorum, 'Mehmedim, sevinin başlar yüksekte. Ölsek de sevinin, eve dönsek de. Sanma bu tekerlek kalır tümsekte, yarın elbet bizim, elbet bizimdir. Gün doğmuş, gün batmış ebed bizimdir.'
Allah'ın izniyle şer şebekeleri ne yaparsa yapsın, istikbal bizimdir. İstikbal, Kur'an ve sünnetin çizdiği rotadan sapmadan gidenlerindir. İstikbal, İslam'ın cihanşümul kardeşlik mesajlarına özellikle kulak verenindir. İstikbal, bedel ödeme pahasına doğruluktan, dürüstlükten, hakkaniyetten ayrılmayanların, yarınlara dair umutlarını asla kaybetmeyenlerindir. İstikbal, inançla, sabırla, sarsılmaz bir imanla hak davalarına sahip çıkanlarındır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nda ödüle layık görülenleri tebrik ederek, jüri üyeleri ve seçici kurula emekleri için teşekkürlerini iletti.
Başkan Erbaş; “Kur’an-ı Kerim’i okumak ve dinlemek ibadet olduğu gibi anlamaya ve yaşamaya çalışmak da ibadettir”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ise konuşmasında, yarışmada emeği ve katkısı bulunanlara teşekkür ederek, “Hayatımızın Kur’an-ı Kerim ile güzelleşmesine katkı sağlamak üzere düzenlenen bu faaliyetin hayırlara vesile olmasını Yüce Rabbim’den niyaz ediyorum.” dedi.
Kur’an-ı Kerim söz konusu olduğu için bu merasimin, merasimlerin en hayırlısı olduğunu söyleyen Başkan Erbaş, Kur’an-ı Kerim’in pek çok yönüyle mucize bir kitap olduğunu aktardı.
Hz. Peygamberin, “Sizin en hayırlınız, Kur’an’ı öğretenleriniz ve öğrenenlerinizdir” buyurduğunu dile getiren Başkan Erbaş, “İşte en hayırlılar burada. Kur’an’ı öğrenenler, öğretenler burada, tilavet edenler ve o hüsn-i tilaveti yarışma ile ‘en güzel ben okuyorum’ düşüncesi ile bu yarışmaya giren kardeşlerimiz, hocalarımız burada. Cenab-ı Hak hepsinden razı olsun.” diye konuştu.
“Sesimizi Kur’an’la süslediğimiz gibi hayatımızı da onun ilkeleriyle süslemenin gayreti içerisinde olmalıyız”
“Elbette Kur’an-ı Kerim’i okumak ve dinlemek ibadet olduğu gibi anlamaya ve yaşamaya çalışmak da ibadettir.” diyen Başkan Erbaş, şöyle konuştu:
“Onu sadece güzel sesle okunması gereken bir Kitap olarak göremeyiz. Zira o, sözümüzden özümüze, düşüncemizden davranışımıza kadar hayatımızın her alanına yön vermesi gereken mübarek bir Kitaptır. Dolayısıyla sesimizi Kur’an’la süslediğimiz gibi hayatımızı da onun ilke, ölçü ve değerleriyle süslememizin, ona karşı sorumluluklarımızı hakkıyla yerine getirmenin gayreti içerisinde olmalıyız. Hiç şüphesiz bu uğurda ortaya koyacağımız gayret ve kararlılık, her şeyden önce yüce Allah katında değerimizi artıracaktır. Bizlere bu dünyada izzet ve itibar kazandıracak, ahirette de bahtiyar olanlardan kılacaktır inşallah.”
“Halkımızı ve tüm insanlığı Kur’an’ın ve Sünnetin rehberliğiyle buluşturmanın gayreti içerisindeyiz”
Başkan Erbaş, niyetler halis ve samimi olduğu sürece Kur’an-ı Kerim ile ilgili yarışmanın kaybedeni olmayacağını söyledi.
Diyanet İşleri Başkanlığının Türkiye’de ve dünyanın pek çok noktasında Kur’an hizmetlerini en iyi şekilde yerine getirmenin gayreti içerisinde olduğunu ifade eden Başkan Erbaş, şunları kaydetti:
“Bunu da kadınından erkeğine, gencinden yaşlısına kadar her bir kardeşimizin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak yapmaktadır. Her yaştan kardeşimizin Kur’an-ı Kerim’i okuyup anlaması için çeşitli eğitim programları gerçekleştirmektedir. Diğer yandan camilerimizin minber ve mihraplarıyla, Kur’an kurslarımızın imkanlarıyla, görsel ve yazılı medya vasıtalarımızla halkımızı ve tüm insanlığı Kur’an’ın ve Sünnetin rehberliğiyle buluşturmanın gayreti içerisindeyiz. Bu amaçla İslam’ın hakikatlerini yeryüzünün her köşesine ulaştırmak için farklı dillerde Kur’an meali ve dini eserler hazırlayıp neşrediyoruz. Devletimizin himayesi, milletimizin desteği ve mensuplarımızın gayreti ile yaptığımız çalışmalar seferberlik ruhuyla artarak devam edecektir inşallah.”
Başkan Erbaş, TRT Genel Müdürlüğüne, Diyanet İşleri Başkanlığı Mushafları İnceleme ve Kıraat Kuruluna, jüri üyelerine, yarışmaya katılanlara teşekkür etti.
Programın sonunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması’nda dereceye giren yarışmacıları tebrik ederek, hediyelerini takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, jüri üyeleri ve seçici kurula emekleri için teşekkürlerini iletti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra ödül alanlar ve jüriyle beraber hatıra fotoğrafı çektirdi.