Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın şehitler ve gaziler için dua ettiği törende, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Meclis’teki Şehitler Anıtı ile 15 Temmuz’da bombalanan TBMM Şeref Holü’ndeki alana karanfil bıraktı ve daha sonra şehit aileleri tarafından açılan sergiyi gezdiler.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın söylenmesinin ardından Kur’an-ı Kerim okunan programda konuşma yapan Kurtulmuş, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün, o gece yaşanılan acılar, ihanetler ve kahramanlıkları hatırlamak için milli bir gün olarak ilan edildiğini anımsatarak, her 15 Temmuz’da bir araya gelerek o gece yaşanılanları unutmayacaklarını ve unutturmayacaklarını bir kez daha ilan ettiklerini belirtti.

“O gece ortaya koyduğumuz en önemli kazanımlarımızdan birisi demokrasiye sahip çıkabilme şuurudur”

Kurtulmuş, 15 Temmuz gecesi, millet varlığı ve milli hasletlerin önemli bir kısmını bir kere daha ortaya koyduklarını ifade ederek, şunları söyledi:

“Bu milletin en önemli milli özelliklerinden birisi yeri ve zamanı geldiği zaman birlik ve beraberlik içerisinde hareket edebilme becerisine sahip olmasıdır. İşte 15 Temmuz gecesi, hainlerin önemli bir kısmının hala pusuda beklediği o dönemde, o saatler içerisinde hayatını ortaya koyarak TBMM’nin açık kalmasını sağlayan başta İsmail Kahraman beyefendi olmak üzere bütün değerli milletvekili arkadaşlarımıza ben de yürekten teşekkür ediyorum. Yine işin ne tarafa seyredeceği belli olmadığı halde Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Çıkın meydanlara, çıkın şehirlerin sokaklarına’ daveti üzerine meydanları dolduran on binlerce, yüz binlerce vatandaşımıza şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Siyasi görüşü ne olursa olsun, fikriyatı, hayat tarzı ne olursa olsun birlik ve beraberliğin her şeyin önünde olduğunu bu millet 15 Temmuz gecesi büyük bir bedel ödeyerek ortaya koymuştur.

O gece ortaya koyduğumuz en önemli kazanımlarımızdan birisi de demokrasiye sahip çıkabilme şuurudur. Dünyanın birçok yerinde böyle bir şeyle karşılaşılsa insanların büyük birçoğunun burunlarını odalarından dışarıya çıkaramayacağı bir ortamda bu milletin sokağa çıkmasının ve darbecilere karşı çıplak yumruklarıyla direnebilmesinin arkasında yatan en önemli hususiyetlerden birisi demokrasiye olan bağlılığımız, demokrasiye olan tutkumuzdur. Önceki darbelerde ne yazık ki başbakanları idam sehpalarında sallanmış olan bir millet, içine akıttığı o gözyaşlarını, sahip çıkamadığı demokrasiyi hatırlayarak, onların çocukları, torunları 15 Temmuz’da demokrasiye sahip çıkmıştır.”

“Sadakat, bizatihi milletin kendisinedir, milletin tamamınadır”

Devletin içindeki hiyerarşiye ya da anayasal düzene değil de kendisine emir veren başkalarına tabi olanların devlete ne büyük bir zarar verdiğini 15 Temmuz’da gördüklerini kaydeden Kurtulmuş, “Sadakat ne sözde bir hocaya ne de karanlık bir locayadır; sadakat, bizatihi milletin kendisinedir, milletin tamamınadır.” dedi.

Kurtulmuş, “15 Temmuz bize bir cümlelik ders verdi; kurallara dayalı bir sistem ve mutlaka vatana, millete güvenen bir toplumsal yapı. Bunu sağlayabilmek için bütün gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’de darbeler dönemi geride kalmıştır”

Türkiye’nin dış tehditler karşısında sanıldığının aksine darbelerden sonra çok daha önemli tehditlerle karşı karşıya kalındığını ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Darbeler sadece o an yaşayanların ödediği bir bedel değildir. Darbeler, ondan sonraki on yıllarda da gelen nesillerin bedelini ödemeye devam ettiği ihanet hareketleridir. 15 Temmuz ile birlikte artık Türkiye’de darbeler dönemi geride kalmıştır. Yeter ki biz birliğimizi, beraberliğimizi koruyalım. Yeter ki biz, siyaseten bir başkasının önüne geçmek için birtakım demokrasi dışı güçlerden medet ummayalım. Yeter ki biz, millet olarak farklılıklarımızı zenginlik olarak ortaya koyarak ortak çözümlerde milli şuur, milli birlik etrafında birleşmeyi başarabilelim.”

Kurtulmuş, “15 Temmuz şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. Cenab-ı Allah bu millete 15 Temmuz benzeri bir ihaneti bir daha göstermesin. Bu millet de birlik ve beraberlik ruhunu beraberlik şuurunu, milli bilinci hiçbir şekilde eksik etmesin. 15 Temmuz’un hepimiz için yeni bir başlangıç olmasını temenni ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, şehitler için dua etti

Başkan Erbaş, duasında, şu niyazda bulundu:

“İlahi Ya Rabbi! Ellerimizi Senin rızan için kaldırdık, bizleri dergahı uluhiyetinden boş çevirme. Okunmuş olan Kur’an-ı Kerim’den ve ülkemiz genelinde okutmuş olduğumuz hatm-i şeriflerden hasıl olan sevabı evvelen bizzat hulasa-i kainat iki cihan serveri sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa aleyhissalatu vesselam Efendimizin (s.a.s.) mübarek, münevver, mutahhar aziz ruh-i tayyibelerine hediye eyledik, vasıl eyle Ya Rabbi.

İlahi Ya Rabbi! Hasıl olan sevabı öncelikle 15 Temmuz gecesi devletimize, milletimize, vatanımıza kasteden dahili ve harici hainlere fırsat vermemek için canlarını ortaya koyan şehitlerimizin ruhlarına hediye eyledik, kabul eyle. Ruhlarını mele-i alada ferahnak eyle, kabirlerini cennet bahçelerinden bir bahçe eyle Ya Rabbi.

İlahi Ya Rabbi! Şehitlerimizin yakınlarına, eşlerine, babalarına, annelerine, çocuklarına sabr-ı cemil, ömrü tavil ihsan eyle.

İlahi Ya Rabbi! Yine o gece hainlerin kurşunlarına göğüslerini geren gazilerimiz var, gazilerimize hayırlı uzun ömürler nasip eyle. Halen yaralı olan, tedavi gören gazilerimize acil şifalar nasip eyle Ya Rabbi.

İlahi Ya Rabbi! Devletimizin, milletimizin bağımsızlığının timsali olan Türkiye Büyük Millet Meclisimize de o gece saldırılarda bulunuldu ve nice kardeşlerimiz şehit oldu. Şu anda bu meclis binamızın kubbesi altında, bu gazi meclisimizde ellerimizi açtık, dua ediyoruz, şehitlerimize rahmet eyle Ya Rabbi!

Devletimizi, milletimizi ilelebet payidar eyle Ya Rabbi. Vatanımıza göz diken, dahili ve harici hainlerin, milletimiz için, devletimiz için kurmuş oldukları her türlü hile ve desiseleri, tuzakları kendi başlarına makus eyle Ya Rabbi.

İlahi Ya Rabbi! Bedir’den Malazgirt’e, Çanakkale’den 15 Temmuz’a ve günümüze kadar hem sınır boylarında, cephelerde savaşırken şehit olan hem de teröristlere karşı mücadele ederken şehit olan cümle şehitlerimize rahmet eyle.

İlahi Ya Rabbi! Devletimizi, milletimizi, ezanımızı, bayrağımızı bütün dini değerlerimizi korumak için birlik, beraberlik içerisinde milletimizi ilelebet payidar eyle.”