Vahyin, üzerinde ehemmiyetle durduğu konulardan biri de şüphesiz tesettürdür. Tesettür, sadece bireysel bir örtünmeden ibaret değildir, insanın inanç ve ruh dünyasından başlayıp fiziki âlemini de kuşatan bir hayat, duruş ve düşünüş biçimidir. Hz. Âdem ve Havva ile insanlığın gündemine giren, İslam’ın inşa ettiği ferdî ve toplumsal yapının önemli bir boyutunun ifadesidir. Kur’an-ı Kerim, bir taraftan tesettürü farz kılarken diğer taraftan insan onurunu, haysiyetini zedeleyecek ve ahlaksızlığın yaygınlaşmasına zemin hazırlayacak her türlü ifade ve davranışa karşı müminlere uyarılarda bulunmuştur. (Nur, 24/19; Ahzab, 33/60) Kur’an-ı Kerim’in tesettürle ilgili hassasiyeti; mahremiyet, iffet ve hayâ gibi değerleri korumaya yönelik ilkesel yaklaşımının bir sonucudur. Bu bağlamda tesettür; kişinin, ailenin ve toplumun mahremiyetini, iffet ve ahlakını korumanın, ayrıca Allah (c.c.) tarafından insana bahşedilen değerin mühim bir ifadesi olarak da karşımızda durmaktadır.
Bizler de Diyanet Aile Dergisi olarak Ağustos sayımızda “Tesettür ve Beden Mahremiyeti”ni gündemimize taşıdık. Prof. Dr. Ülfet Görgülü, yazısında, bedenin, insana Rabb’i tarafından verilmiş bir emanet olduğunu, dinimizde de bu değerin bir yansıması olarak beden mahremiyetini muhafazaya yönelik düzenlemeler yapıldığını belirterek, “Dinimizin örtünme ve mahremiyete ilişkin düzenlemeleri, emir ve nehiyleri, insanın kişiliğini ve saygınlığını muhafazasının bir tezahürüdür. Örtünme Allah’ın ve kullarının hukukuna riayetin, insana hürmetin bir gereğidir.” dedi. Hatice Kübra Tongar, “Gençlere Tesettürü Anlatmak” başlıklı yazısında çocuklara tesettürü sevdirmede sevgi bağının ve rol modelliğin altını çizdi. Mini Söyleşi bölümünde Prof. Dr. Ümit Meriç bizimle örtünme hikâyesini paylaştı. Bir Ayet Bir Yorum köşemizde Dr. Hüseyin Arı, A‘raf suresinin 26. ayeti ışığında, “Takva Elbisesi: Tesettür” yazısını kaleme aldı. Dr. Halil Kılıç, “İslam Ahlakında Hayâ” yazısıyla dosyamıza katkı sundu. Bu ayki söyleşimizi Filistin ve Mescid-i Aksa için sesiyle, sözüyle, duruşuyla kendini gösteren; insanlığa hizmette canla başla çalışan; iyilikte, vefada, insanlıkta herkese örnek bir isim; Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüsü; değerli sanatçı Murat Kekilli ile gerçekleştirdik.
Siz değerli okurlarımızı birbirinden kıymetli yazı ve söyleşilerimizle baş başa bırakırken; 30 Ağustos Zafer Bayramı’nızı kutluyor, vatan toprağını canları pahasına koruyan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyoruz.
Dr. Lamia Levent Abul