Günümüzde neredeyse her şeyin dijitalleştiği bir zaman diliminde sağlığımızı, güvenliğimizi ve konforumuzu büyük oranda bilgisayar temelli teknolojilere borçluyuz. Ancak bir yandan dijital uygarlığı kendi sağlığımız ve menfaatimiz için büyütüp geliştirirken diğer yandan da bu uygarlığın arızi çıktılarıyla baş etmeye çalışıyoruz. Her şeyden önce en büyük tahribatı günümüzde gerçek dünyanın bir parçası hâline gelen sanal âlemde yaşıyoruz. Sosyal medyanın cazibesine kapılıp maalesef gerçek hayatta yapamayacağımız şeyleri yapabiliyoruz. Dijital ortamlarda ihlal edilen kul haklarının da tıpkı sosyal hayattaki ihlaller gibi olduğunu gözden kaçırıyoruz.
Diyanet Aile Dergisi olarak bu ay gündemimizde dijital zorbalığı ele aldık. Kaan H. Süleymanoğlu, “Yeni Nesil Şiddet: Dijital Zorbalık” yazısında, çok önemli bir gerçeğe vurgu yaptı: “Dijital çağda insanlar köleleştirilirken boyunlarından ya da ayaklarından zincirler sarkmaz. Zincirler de sanaldır. Onlar, bugünün piramitleri diyebileceğimiz dijital şirketlerde gönüllüce çalışırlar. Eğlence, etkileşim, sosyal hayat ve elbette ticaret bu gönüllülükten beslenir.” dijital dünyanın temellerinde gönüllü bir köleliğin, örtülü bir şiddetin, görünmez bir zorbalığın yattığını belirterek bu tuzaklardan kendimizi ve ailemizi korumamız gerektiğinin altını çizdi. Rüveyda Durmaz Kılıç, “Çocuklarımızı Dijital Zorbalıktan Nasıl Koruyabiliriz?” yazısında çocuklarımızı dijital hayat karşısında çaresiz kurbanlar olmaktan korumak ve bilinçli, yetkin bireylere dönüştürmek noktasında ebeveynlerimize rehberlik edecek hususlara değindi.
Bir Ayet Bir Yorum köşemizde Dr. Mustafa Güvenç, Hucurât suresi 11. ayet-i kerime ışığında “Dijital Dünyanın Gerçek Hesabı” yazısını kaleme aldı. Ali Necip Erdoğan, Varlık Aynası köşesinde “Kendilik Bilinci ve Yasa” kavramlarını irdeledi. Kadir Kargı, Geçmiş Zaman Olur ki köşemiz için “Bir Kardeşlik Müessesesi: Ahilik”i yazdı. Bu ay söyleşimizi “Hayati İnanç ile Kadim Şiir Geleneğimiz Üzerine…” gerçekleştirdik. Kadim şiir geleneğimizin kültür ve medeniyet üzerindeki önemini, şiirin gizli kuyularındaki derin anlamlara ulaşabilmek ve onu içselleştirebilmek için neler yapılması gerektiğini ve kendisini “can veren bir pervane” olmaya iten saikleri konuştuk. Eylül sayımızda da burada içeriğine değinemediğimiz, birbirinden kıymetli yazılarımızla dopdolu olan dergimizi siz kıymetli okurlarımızın beğenisine sunarken bu ay idrak edeceğimiz Mevlid Kandili’nizi tebrik ediyor, tüm İslam âlemi için hayırlara vesile olmasını niyaz ediyoruz.
Dr. Lamia LEVENT ABUL