İnsan tabiatı itibarıyla sosyalleşmeye, topluluk hâlinde yaşamaya meyillidir. Bir arada yaşamak ise belli başlı bazı değerlerin müşterek mensubiyetiyle kabildir. Yeryüzünde kurulan birçok medeniyetin varlığı, devamı, çağlara intibakı; bütün bu süreçlerden herhangi bir çözülmeye maruz kalmadan geçişi, toplumun müşterek değerler etrafında kenetlenmesiyle olmuştur. Gündelik yaşamda âdeta canlı organizmalar gibi nefes alıp veren, insan ilişkilerini sağlıklı zemine oturtan, kişiye dâhil olduğu uygarlığı alttan alta hatırlatan bazı kavramlar vardır ki onlar aynı zamanda medeniyetin temelini oluşturur. Bu kavramlar, taşıdıkları millî, manevi müktesebat vesilesiyle değerlerin nesilden nesle aktarılmasını sağlar.
Türkiye Yüzyılı'nda onurlu, hür ve müreffeh bir istikbalin tesisi; millî ve manevi değerlerimize sahip çıkmak, geçmişin kadim değerleri ile münasebetimizi sürdürmek ve kültür aktarıcısı olan kavramlarımızı hayatımızın ayrılmaz bir parçası görmekle mümkün olacaktır.
Diyanet Aile Dergisi olarak temmuz sayımızda penceremizi kavramlar ve değerler konusuna açtık. Kaan H. Süleymanoğlu, “İstikbalimizin Teminatı Kavramlarımızı Savunmak” başlıklı yazısında, “Kavramlar duygu ve düşüncelerin kilit taşlarıdır. Tarihte olup bitenleri kavramlarla anlarız, bugünü kavramlarla izah ederiz, yarınlara kavramlarla hazırlanırız. Kendi dışımızdaki dünyayla münasebetimizi, kavram köprüleri vesilesiyle oluştururuz.” dedi ve bugün tevhid, takva, ihsan, hizmet, tevekkül, ümmet gibi kavramları dilimizden uzaklaştıracak olursak onların yerini bizim dünyamıza ait olmayan kavramların dolduracağına dikkat çekti. Ahmet Edip Başaran, “İnsan Vefası Kadar Yaşar” başlıklı yazısı ile dosyamıza katkıda bulundu. Vefası olmayanın kendisini adayabileceği davanın olamayacağını derinlemesine anlattı. Bir Ayet Bir Yorum köşemizde Doç. Dr. Abdülkadir Erkut, İsrâ suresinin 17. ayet-i kerimesini bugünümüze ışık tutacak şekilde yorumladı. Ailece köşemizde Cihan Uluç, “Bağlanma Türleri”nin ilişkilerimizde yaşadığımız sorunları aydınlatmadaki önemini anlattı. Mevlüt Dede, “Srebrenitsa Katliamı”nı kaleme aldığı yazısında, yakın tarihin kanlı bir katliamını bizlere hatırlattı. Kültür Sanat köşemizde Sümeyra Yaman “Dilden Kulağa, Hayalden Âleme” başlıklı yazısıyla bizi masalların dünyasına götürdü. Bu ayki söyleşimizi Ali Haydar Haksal ile gerçekleştirdik; usta yazarla nitelikli okumanın yolları üzerine konuştuk.
Sizleri birbirinden kıymetli yazı ve yazarlarımızla baş başa bırakırken 15 Temmuz’da devletimize, milletimize, medeniyetimizin kadim değerlerine yapılan menfur saldırıda kaybettiğimiz kahramanlarımızı, vatanımız için canlarını veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyoruz. Ayrıca hicri yeni yılınızı tebrik eder, yeni yılın İslam âlemine ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini Cenab-ı Hak’tan niyaz ederiz.
Dr. Lamia Levent Abul
