Ulvan, 2012 yılında Gazze Şeridi'nde dünyaya geldiğini, daha sonra ailesiyle birlikte Türkiye'ye geldiklerini ve anaokulundan 5. sınıfa kadar Türkiye'de eğitim aldığını söyledi.

Türkiye'deki arkadaşlarını özlediğini ifade eden 12 yaşındaki Ulvan, "Türkiye'deki öğretmenim, çok sayıdaki arkadaşlarım ve komşularımız bizleri çok seviyorlardı. Bizler de onları çok seviyorduk." diye konuştu.

İşgalcilerin 7 Ekim 2023'te Gazze Şeridi'ne saldırılarının başlamasından 3 ay önce Gazze'ye gittiklerine söyleyen Ulvan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Savaş sırasında halkımın sesini duyurmak için Türkçe videolar yaptım. 15 ay sonra savaştan sağ salim çıktık. Şükürler olsun, bu duygu anlatılmaz. Çünkü sürekli olarak rastgele yapılan bombardımanlar nedeniyle zor bir durumdaydık.

Yeniden söylüyorum; 15 ay sonra Gazze'nin diz çökmesini bekleyen herkes hayal kırıklığına uğradı ve kaybetti. Çünkü Gazze, Allah'tan başkasının önünde diz çökmez."

"Ailemle yaralanmamıza rağmen Gazze'de kaldık"

Akıcı Türkçesiyle konuşmasını sürdüren Filistinli Ulvan, Türkiye'den ailesiyle döndüklerinde Gazze Şeridi'nin Zehra bölgesindeki evlerinde kalabilmek için tadilat yaptırdıklarını ancak işgalcilerin saldırılarında evlerinin yıkıldığını belirtti.

Halihazırda dedesinin evinde yaşadıklarını ve kaldıkları bu evin de savaşta hasar gördüğünü belirten Ulvan, "Komşumuzun evi bombalandığı sırada ben ve ailem, roket şarapnellerinden yaralandık. Tehlikeli olmasına rağmen Gazze'de kalma konusunda kararlıydık." ifadelerini kullandı.

"Çadırda kaldığımız günler çok zordu"

İşgalcilerin saldırılarının sürdüğü dönemde evleri bombalanan anneannesini bir çadıra yerleştiklerini anlatan Ulvan, kendilerinin de Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Deyr el-Belah bölgesinden ayrılarak anneannesinin kaldığı çadıra gittiklerini söyledi.

Filistinli kız çocuğu, çadırda yaşadıkları o günleri şu sözlerle aktardı:

"Çadırda uyuduk, gerçekten çok çok soğuktu. Su almak için çok uzak bir yere gidiyorduk. Dolayısıyla çok zor günlerdi."

"Şehitlerin parçaları evimize düşmüştü"

İşgalcilerin Gazze Şeridi'nde yaklaşık 16 ay süren saldırıları boyunca günlerini odun toplamak ve su taşımakla geçirdiğini aktaran Ulvan, şunları kaydetti:

"Sizlerin de bildiği üzere 2 yıldır Gazze'de eğitim yok, okula gidilemiyor. Ama savaşın son iki ayında (Gazze'deki Filistin) Milli Eğitim Bakanlığı bize eğitim veriyordu. Ona katılmaya çalışıyorduk ama maalesef savaş yüzünden internet kesiliyordu, elektrik de yok zaten."

İşgalcilerin saldırı döneminde yaşadığı en zor anın da komşularına ait evin bombalandığı an olduğunu dile getiren Ulvan, "En zor anım komşumuzun evi bombalandığıydı. Pencereler ve taşlar üzerimize düşmüştü, şehitlerin parçaları evimize düşmüştü. Ben ve ailem de roket parçalarından yaralandık." dedi.

Bombalanan eve ambulans geldiğini ve o ambulansın içinde hayatını kaybetmiş bir çocuk gördüğünü anlatan Filistinli kız çocuğu, "O gün kıyamet gibiydi. Çünkü aynı anda birçok ev bombalanmıştı." diye konuştu.

Henüz 12 yaşında olan Ulvan, işgalcilerin saldırılarında çok sayıda yakınını kaybettiğini şu sözlerle aktardı:

"Sevdiklerimi kaybettim. Arkadaşlarım, öğretmenim, akrabalarım, annemin babası olan dedem, dayım, halam, babamın halası, babamın dayısı, onların çocukları, torunlarını ve halamın kocasını kaybettim. Onları kaybetmek beni çok üzmüştü. Ayrıca dedem ve babamın dayısıyla 5 yıl aradan sonra görüşmeyi dört gözle bekliyordum."

"Cumhurbaşkanı Erdoğan, savaş sırasında ve sonrasında bizimle birlikte durdu"

Savaştan sonra da tek dileğinin huzur ve barışın devam etmesi olduğunu dile getiren Ulvan, Gazze'deki çocukların tüm dünyadaki çocuklar gibi özgür ve güven içinde eğitim ile diğer tüm haklarına sahip olacak şekilde yaşamalarını umut ettiğini kaydetti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk halkına da mesaj iletmek isteyen Filistinli kız çocuğu Ulvan, şunları söyledi:

"Sizleri çok seviyoruz ve savaş sırasında yanımızda durduğunuz için çok minnettarız. Ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Gazze ve halkına olan insani destekleri için teşekkür ediyorum. Savaş sırasında ve sonrasında bizimle birlikte durdu."

Savaş sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mesaj yazdığını ancak nasıl ulaştıracağını bilemediği için söz konusu mesajları hala yanında saklı tuttuğunu aktaran Ulvan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Son olarak şunu söylemek istiyorum, Türkiye benim ikinci vatanım. Çünkü Türkiye'de geçirdiğim 5 yıl, hayatım boyunca unutmayacağım bir dönem. Anadolu Ajansı'na da teşekkür ediyorum." dedi.

Filistinli 12 yaşındaki Tesnim'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duygu dolu mektup

İşgalcilerin 7 Ekim 2023'te Gazze Şeridi'ne saldırılarının başlamasından 3 ay önce ailesiyle Gazze'ye dönen Filistinli çocuğun evi işgalcilerin saldırılarının sürdüğü dönemde bombalandı.

Henüz 12 yaşında olan Tesnim, Anadolu Ajansı muhabirine işgalcilerin saldırıları sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mektup yazdığını ancak nasıl ulaştıracağını bilemediği için mektubu hala yanında saklı tuttuğunu söyledi.

El yazısıyla yazdığı mektubunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "Sevgili dedem" diye bahseden Filistinli çocuk Tesnim, internette gezinirken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mısır'da hayatını kaybeden Esma el-Baltacı için gözyaşı döktüğünü gördüğünü ve bu görüntülerin aklından hiç çıkmadığını ifade etti.

Tesnim mektubunda, "Siz çok iyi bir yüreğe sahipsiniz, sizi yeryüzündeki her mazlum Müslümana merhametli bir baba olarak tanıdım ve o günden bu yana, insanlığın tüm geçmişindeki bu lanetli savaşların başladığı günden beri sizin gibi merhametli yardımcıları ve sizi anıyorum." ifadelerine yer verdi.

Filistinli çocuk mektubunda "Herkesin günlünde olan Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, benim kalbimde ve tüm Filistinlilerin yüreğinde sevginizin boyutunu bilmiyorsunuz ama emin olun ki sevginiz tüm insanların yüreğini dolduruyor. Çünkü hakikati ve mazlumları savunma konusunda sizden daha iyi bir başkan görmedik." sözleriyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a olan sevgisini ifade etti.

"Bu mesajı size gönderdim sevgili dedem, bize umut verirken bizi sebat etmeye teşvik ederken ve bizi daha iyi bir geleceğe doğru iterken kalbim sesinizi duymayı bekliyor ve özlüyor." ifadelerini kullanan Filistinli çocuk, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sağlık temennisinde bulundu.

Filistinli Tesnim, mektubunu şu sözlerle sonlandırdı:

"Müslümanlara, tüm Gazze çocuklarına ve tüm mazlumlara faydalı olmanızı niyaz ediyorum."