Esmâ bint Yezîd (r.anhâ) kimdir?
Evs kabilesinin Abdüleşheloğulları’na mensup olan Hz. Esmâ bint Yezîd Peygamberimize (sas) ilk biat eden hanımlardandır.
Hz. Esma Allah Resûlü’nün Elçisi Muâz b. Cebel’in halasının kızıdır. Bey'atürrıdvân'da Peygamberimize (sas) biat edenler arasındadır.
Hz. Esmâ (r.anhâ) cömert bir hanımdı.
Resûlullah Efendimize (sas) devamlı hizmet etmek ve ikramda bulunmak isterdi. Evinde bulunan yiyecek ve içecekten fırsat buldukça Efendimiz’e (sas) de gönderirdi. Zaman zaman Efendimizin hâne-i seâdetine gelir, hanımları, müminlerin anneleriyle sohbet ederdi.
Hanımların hatibi
Hz. Esma’nın ilme merakı, açık sözlülüğü ve düzgün konuşması öne çıkan özelliklerinden bazılarıdır.
Hanım sahabiler birgün zihinlerini meşgul eden bazı konuları Efendimiz’den (sas) öğrenmek için düzgün konuşması ve cesaretinden dolayı Hz. Esma’yı temsilci olarak seçtiler.
Hz. Esma sahâbîlerle birlikte oturmakta olan Hz. Peygamberimizin (sas) huzuruna giderek şunları söyledi:
"Anam babam sana feda olsun yâ Resûlullah! Ben sana kadınların elçisi olarak geldim. Allah seni bütün erkek ve kadınlara peygamber göndermiştir. Biz sana ve senin rabbine iman ettik. Kadın olduğumuz için evlerinizde kapanıp kalmış, nefislerinizi tatmin etmiş ve çocuklarınızı karnımızda taşımışızdır. Siz erkekler ise cuma namazı kılmak, camiye ve cemaate çıkmak, hastaları ziyaret etmek, cenazelerde bulunmak, birden fazla hacca gitmek gibi hususlarda bize üstünlük sağlamış bulunuyorsunuz. Bütün bunların en önemlisi Allah yolunda cihad etmektir. Fakat siz hac veya umre için yahut düşmanla savaşmak üzere evinizden çıktığınız zaman mallarınızı biz koruruz, iplik eğirip size elbise yaparız, çocuklarınızı besleriz. Buna göre bizler sizin kazandığınız hayır ve sevaplarda size ortak olamaz mıyız?"
Hz. Esmâ’nın bu sözlerini dikkatle dinleyen Resûl-i Ekrem (sas) ashabına yönlerek, "Siz bir kadından, din konusunda sorduğu bir soruda bundan daha güzel söz işittiniz mi?" diyerek onun bu cesaretini takdir etmiş ve güzel hitabından dolayı iltifatta bulunmuştur.
Heyecanla peygamberimizin (sas) mübarek ağzından çıkanları bekleyen Hz. Esmâ’ya dönen Nebi (sas), sorusunu şöyle açıklamıştır: "Ey hanım, iyi anla ve seni buraya gönderen hanımlara da iyice anlat ki bir kadının kocasıyla güzel geçinip onun hoşnutluğunu kazanması sevap bakımından o saydığın üstünlüklerin hepsine denktir." (İbnü’l-Esîr, VII, 19) Bu olaydan sonra Hz. Esmâ "hatîbetü’n-nisâ" hanımların hatibi lakabıyla anılmıştır.
Hanım sahabiler Kur’an ve sünnet konusunda erkek sahâbîler gibi bizzat Resûlullah’dan (sas) eğitim almak istiyorlardı. Hz. Esma, Allah Resûlü’ne gelerek hanımların da eğitim almak istediklerini iletmişti.. Sevgili Peygamberimiz (sas) bu teklifi olumlu karşılamış ve hanımlara özel bir gün tahsis etmişti. Bu özel günün hâricinde de hanımlar Mescid-i Nebevî’ye gelerek sabah namazı dâhil vakit namazlarına katılır, Hz. Peygamber’in (sas) hutbe ve vaazlarını dinlerlerdi.
Utanma duygusu , dinî (hükümleri) sormaya engel midir?
Esmâ bnt. Yezid b. Seken, Hz. Âişe validemizin de bulunduğu bir ortamda Hz. Peygamberimize (sas) gelerek hayızdan ve cünüplükten nasıl yıkanıp temizleneceğini sormuştu.
Kadınların dini öğrenme hususunda gösterdikleri bu tavrı takdir eden Hz. Âişe, "Şu ensar kadınları ne iyi kadınlardır! Utanma duygusu onları, dinî (hükümleri) sorup öğrenmekten alıkoymuyor." (Müslim, Hayız, 61) demiştir. Utandıkları için bazı konuları Hz. Peygamberimize (sas) sormaktan çekinen kimseler de bir başkası vasıtasıyla bile olsa muhakkak Allah Resûlü’ne (sas) ulaşarak dinin söz konusu mesele ile ilgili hükmünü öğrenmişlerdir. (Müslim, Hayız, 17)
Hz. Peygamberimizin (sas) güzide ashâbı, edep ve hayânın en güzel örneklerini vererek bu hususta bizlere yol göstermişlerdir. Hayâ, onları dinin emirlerini yerine getirmekten alıkoymamış, hayırlı amellerden uzaklaştırmamıştır. Onlar, özellikle dini öğrenme konusunda büyük gayret sarf etmişler, en mahrem konularda dahi erkeğiyle kadınıyla Resûlullah’a danışmaktan geri durmamışlardır. Utanma duygusunun, dinî (hükümleri) sormaya engel olmadığını bizlere aktarmışlardır.
Hz. Esmâ Hz. Peygamberimiz’den (sas) seksen bir hadis rivayet etmiştir. Bunların elli beşi Ahmed b. Hanbel’in Müsned’inde (VI, 452-461) ve Kütüb-i Sitte’de bulunmaktadır.
"Kim Allah rızası için bir mescid yaparsa, Allah da o kimseye cennette bir ev yapar." (Ahmed İbni Hanbel, Müsned, VI, 461)
"Size insanların en hayırlısını haber vereyim mi?" Ashâb-ı kiramı "Evet! Ya Rasûlallah:" dediler. Efendimiz:(sas) "Allah’ı devamlı zikredenleriniz." buyurdu. Sonra sözüne devamla: "Sizin en kötülerinizi haber vereyim mi?" diye sordu. Peşinden de: "İşte onlar, Allah rızası için birbirlerini seven dostların arasını açanlar, laf götürüp getirerek koğuculuk yapanlardır." buyurdu. (Müsned, 6/459)
Esmâ bint Yezîd savaşlarda da yer almıştır. Savaşta da cesareti ile öne çıkmıştır. Özellikle Yermük Savaşı’nda çadırının direğiyle dokuz Bizans askerini öldürdüğü rivayet edilmektedir. Ayrıca Hayber Gazvesi ile Mekke’nin fethine katılmıştır.
Hz. Esmâ daha sonra Dımaşk’a yerleşti ve orada vefat etti.