Hz. Ömer’in huzurunda adamın birinin şahitliğine ihtiyaç duyulmuştu.
Hz. Ömer adama:
- Seni tanıyan birini getir. dedi.
Getirdiği adam, şahitlik edecek olanın iyi biri olduğunu söyleyerek onu övdü ve Hz. Ömer’le aralarında şu konuşma geçti:
- Ömer: Evine girdiğinden, çıktığından haberin olacak derecede yakın komşusu musun?
- Adam: Hayır.
- Ömer: Adamın ahlâkî erdemlerini öğrenecek şekilde kendisiyle yol arkadaşlığı yaptın mı?
- Adam: Hayır
- Ömer: Para pul işleriyle ilgili olarak dinî sorumluluğunu ortaya koyacak şekilde onunla bir iş ilişkin oldu mu?
- Adam: Hayır.
- Ömer: Öyle zannediyorum ki sen bu adamı camiide başını aşağı yukarı sallanarak Kur’an mırıldanırken gördün.
- Adam: Evet öyle.
Bu konuşma üzerine Ömer adama, “Kalk git, sen bu adamı tanımıyorsun!” dedi; ötekine de kendisini doğru dürüst tanıyan başka birini getirmesini söyledi.