İlk Vahiy

Hz Peygamber (sas) ilk vahyi aldığında kırk yaşındaydı. O zamana kadarki ömründe herkes kendisinden hoşnuttu. Ona “Muhammedü’l-Emin” yani güvenilir Muhammed diyorlardı. Hz. Peygamber; dünya hayatına düşkün, eğlenceyi seven, putperest Mekke müşriklerinin yaşantısından sıkılıyor, onların ortamından uzaklaşmak için sık sık Hira dağında uzlete çekiliyordu. Aklı putların saçmalığını hissettiğinden Hz. İbrahim’in dinine meylediyordu. İlkin sadık rüyalar görmeye başlamıştı. Gece gördüklerinin sabah gerçekleşmesine şahit oluyordu. Hira dağındaki mağarada geceler boyu ibadet ediyordu. Bu durum ilk vahiy gelene kadar devam etti. Nihayet ona Melek geldi ve “İkra! /Oku!” dedi. O, “Ben okuma bilmem!” cevabını verdi. Melek, tekrar “Oku!” deyip aynı cevabı alınca üçüncü defada “Yaratan Rabbinin adıyla oku! O insanı aşılanmış bir yumurtadan yaratmıştır. Oku! Kalemle (yazmayı) öğreten, (böylece) insana bilmediğini bildiren Rabbin sonsuz kerem sahibidir.” (Alak, 96/1-5) diyerek ilk ayetleri vahyetti.


Arif Nihat Asya’nın vefatı (1975)