Regaib Gecesi münasebetiyle camilerde düzenlenen programlarda, Kur’an-ı Kerim okundu, salavatlar getirildi ve İslam dünyası için dualar edildi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) başkenti Lefkoşa’da bugün açılışı yapılan Dr. Suat Günsel Camii’nde Diyanet İşleri Başkanlığınca düzenlenen ‘Regaib Gecesi Özel Programı’na Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş katıldı.
TRT 1 ve Diyanet TV’den canlı olarak yayınlanan programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Mübarek bir zamanın içinde kutlu bir geceyi idrak ediyoruz. Regaib Gecemiz hayırlı, bereketli olsun. Bütün İslam alemi, bütün insanlık için hayırlar getirsin inşallah.” dedi.
“Bizleri bir kez daha Regaib Gecesi’ne kavuşturan, üç aylara ulaştıran lütuf ve ikram sahibi Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun.” ifadesini kullanan Başkan Erbaş, “Yüce Mevla bu zamanları hakkıyla yaşamayı, Ramazan’a ulaşmayı, bayrama kavuşmayı hepimize nasip eylesin.” niyazında bulundu.
“Bu kutlu zamanlar, yaratılış gayemizi idrak etmek için büyük bir fırsattır”
Hz. Peygamberin, Recep ayı girdiği zaman, “Allah'ım! Recep ve Şaban aylarını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a kavuştur.” diye dua ettiğine dikkati çeken Başkan Erbaş, “Biz de Allah Resulü’nden öğrendiğimiz şekliyle böyle dua ediyoruz; ‘Ya Rabbi, Recep ve Şaban aylarını bizim için mübarek kıl, bereketli kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.’ Rabbim dualarımızı kabul eylesin inşallah.” şeklinde konuştu.
Müslümanlar için bütün zamanların değerli olduğunu ve Allah’ın rızasını kazanmak gayesiyle kulluk şuuru içerisinde yaşanması gerektiğini söyleyen Başkan Erbaş, “Ancak bazı gün ve geceler vardır ki, taşıdığı mana bakımından özel bir öneme sahiptir. Bu kutlu, mübarek zamanlar, yaratılış gayemizi idrak etmek için büyük bir fırsattır. Mübarek günler, geceler; hayatımızı muhasebe etmek, Rabbimizle ilişkimizi gözden geçirmek için büyük bir nimettir. Hayatın meşgalesi içinde unuttuğumuz, ihmal ettiğimiz değerleri hatırlamak için önemli bir imkandır.” ifadelerini kullandı.
“Hayatımızı, davranışlarımızı ve istikametimizi kapsamlı bir muhasebeye tabi tutalım”
‘Regaib’ kelimesinin ‘bağış’, ‘ilahi ihsan’ ve ‘arzu edilen sevap’ anlamında ‘kulun Allah’a rağbet etmesini ve O’na yönelmesini’ ifade eden bir kavram olduğuna işaret eden Başkan Erbaş, şöyle konuştu:
“İnsanın rağbet ettiği şeyler, Allah katındaki kıymetini gösterir. Yani insan neye niyet ederse, neye rağbet ederse Allah katındaki kıymeti, derecesi ona göre belirlenir. Eğer Kur'an'a, iyiliklere, ibadetlere, hayır hasenata rağbet edersek, Allah katındaki derecemiz yükselir, artar. İbadetlerle, hayır hasenatla, tövbe istiğfarla Allah’ın rahmetine ve mağfiretine ulaşırsınız. Allah da sizlere mükafat olarak cennetini nasip eder. Allah hepimizi böyle kullarından, cenneti kendileri için hazırladığı müttakilerden olmayı nasip eylesin inşallah.”
“Bu geceyi bize sunulmuş son bir fırsatmış gibi görelim.” diyen Başkan Erbaş, şunları kaydetti:
“Tüm istek ve arzumuzu Rabbimize ve O’nun rızasına yöneltelim. Hayatımızı, davranışlarımızı ve istikametimizi kapsamlı bir muhasebeye tabi tutalım. Hazreti Ömer’in dediği gibi, ‘Hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekelim.’ Mahşerde mizana bırakmadan amellerimizi kendimiz bu dünyada tartalım. Her gün kendimizi muhasebeye çekelim. Terazinin bir kefesine kendimizi, öbür kefesine amellerimizi koyalım. Acaba amellerimiz Rabbimizin rızasına uygun mu değil mi, bunu gözden geçirelim.”
“İbadetlerimizi ihmal etmeyelim”
“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.” ayet-i kerimesini hatırlatan Başkan Erbaş, ayet-i kerimede “yarın” kavramının kullanılmasının, ölümün ve ahiretin ne kadar yakın olduğunu ve ahiretin dünya hayatından daha değerli olduğunu bizlere gösterdiğini belirtti. Başkan Erbaş, Hz. Peygamberin de bir hadis-i şeriflerinde, “Akıllı kişi kendisini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışandır.” buyurduğuna dikkat çekti.
Hz. Peygamberin bir başka hadis-i şerifinde ise; “İki nimet vardır ki insanların çoğu onları değerlendirme hususunda aldanmıştır. Bunlardan birisi sağlık, bir diğeri de boş vakittir” buyurduğunu kaydeden Başkan Erbaş, “Sağlığımız yerinde iken ibadetlerimize en güzel bir şekilde yapmaya gayret edelim. Kulluğumuzu yapalım. Üzerimize düşen vazifelerimizi Allah’ın rızasına uygun bir şekilde yapalım. Zamanımızı iyi değerlendirelim, boş vakit, mümin için zayi edilmiş, kaybedilmiş bir vakittir. Vaktimizi boşa geçirmeyelim. İbadetlerimizi ihmal etmeyelim. Hayatımızı hayırda yarışmak ve iyilik yolunda koşturmakla değerli kılalım.” diye konuştu.
“Mutluluğun geçici olan şeylerde değil, kalıcı salih amellerde olduğunu unutmayalım”
Bu mübarek gecede, Müslümanların, Allah’ın emir ve yasaklarına karşı duyarlılığını yeniden gözden geçirmesi gerektiğine vurgu yapan Başkan Erbaş, “Kulluğumuzu, nimetlere karşı şükrümüzü, zorluk ve sıkıntı anlarındaki sabrımızı tefekkür edelim. Ecelimizle emellerimiz, ömrümüzle arzularımız arasındaki ilişkiyi sorgulayalım. Huzurun ve mutluluğun geçici olan şeylerde değil, Allah’ın bizden istediği kalıcı salih amellerde olduğunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım.” dedi.
Müslümanların, üç aylara hüzünlü olarak girdiğini aktaran Başkan Erbaş, insanlık onurunun, hukukun ve ahlaki değerlerin hiçe sayıldığı, her türlü şiddetin yaygınlaştığı, zalimlerin ve zulümlerin çoğaldığı bir döneme şahitlik edildiğini belirtti.
“İnsanlığın huzurunu tehdit eden her türlü şiddetin, zulmün son bulması için Yüce Rabbimize niyazda bulunalım”
Mübarek Mescid-i Aksa’ya baskınlar yapılarak insanların özgürlüklerinin ellerinden alındığını, masum insanların, bebeklerin, kadınların, yaşlıların dünyanın gözü önünde katledildiğini söyleyen Başkan Erbaş, kendini dünyanın efendisi gören sapkın bir zihniyetin haksız, hukuksuz ve insafsız saldırılarla Filistinlileri topyekûn soykırıma maruz bıraktığına işaret etti.
“Bütün karanlıkları aydınlığa çevirecek ve bütün acıları dindirecek yegane güç, tüm kainatın sahibi olan Yüce Rabbimizdir.” diyen Başkan Erbaş, şöyle konuştu:
“O’nun inayetiyle idrak edeceğimiz Regaib Gecesi’ni kapsamlı bir tefekküre vesile kılarak, Rabbimize, kendimize ve bütün mahlukata karşı sorumluluklarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz. Yaşadığımız her türlü zorluktan ve sıkıntıdan bir çıkış yolu açması için bütün rağbetimizi Rabbimizin rızasına yöneltmeliyiz. Peygamber Efendimizin sünnet-i seniyyesine yöneltmeliyiz. Bu gece, yeryüzündeki bütün masum, mahzun ve mazlum gönüller adına kalplerimizi semaya açalım. Ellerimizi semaya açalım, dualar edelim. İnsanlığın huzurunu tehdit eden her türlü şiddetin ve zulmün son bulması için ihlas ve samimiyetle Yüce Rabbimize yalvaralım, yakaralım, niyazda bulunalım.”
“Cenab-ı Hak, bu kutlu mevsimi, manevi diriliş ve ahlaki yükselişimize vesile kılsın”
İslam aleminin Regaib Gecesini ve üç aylarını tebrik eden Başkan Erbaş, “Rabbimiz bu mübarek zamanları, bizlerin, İslam aleminin ve insanlığın hayrına vesile kılsın.” Bizleri her türlü musibetten ve beladan emin kılsın. Tüm geçmişlerimize, hassaten mukaddesat yolunda canını feda eden şehitlerimize rahmetiyle muamele eylesin ve onları cennetiyle, Cemaliyle müşerref kılsın inşallah. Cenab-ı Hak, ülkemizi, İslam beldelerini ve tüm insanlığı her türlü felaketten, musibetten muhafaza buyursun. Ramazan ayına huzurla, bereketle, sükunetle kavuşmayı bizlere nasip eylesin. Bu kutlu mevsimi, üç ayları, manevi diriliş ve ahlaki yükselişimize vesile kılsın. Geceniz mübarek olsun.” ifadelerini kullandı.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Şaban Kondi ile KKTC Din İşleri Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ünsal’ın da dua ettiği programa, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve çok sayıda vatandaş katıldı.