Rus Çarlığı'na isyan ederek Osmanlı Devleti'ne sığınan ve 1740 yılında Manyas Gölü kenarında eski adı Kazaklar köyü olan kırsal Kocagöl Mahallesi'ne yerleşen topluluk, kendi yörelerine has fasulye tohumlarını da beraberinde getirdi.
Fasulye tohumlarını yöre halkı ve çiftçileriyle de paylaşan Don Kazaklarının torunları, 1962'de Türkiye'den göç ederek ana yurtlarına döndü.
Kendilerine miras kalan fasulyenin üretimine devam eden mahalle halkı, yıllardır geçimlerini Manyas Kazak fasulyesinden sağlıyor.
Bu fasulye, kolay pişmesi, kabuğundan ayrılmaması ve lezzetiyle farklılık gösteriyor.
Ürün için Manyas Süt Üreticileri Birliği Başkanı ve Bandırma Ticaret Odası Meclis Üyesi Fevzi Karakaş'ın önerisiyle TÜRKPATENT'e yapılan coğrafi işaret tescil başvurusu sonuçlandı.
Bandırma Ticaret Odasının müracaatını değerlendiren TÜRKPATENT tarafından hazırlanan tescil belgesi, Oda Başkanı Adem Yılmaz ve Meclis Üyesi Karakaş'a verildi.
Fevzi Karakaş, Manyas Kazak fasulyesinin tamamen doğal şartlarda üretildiğini söyledi.
Coğrafi işaret tescilinden duyduğu mutluluğu dile getiren Karakaş, "Tescil, yeni bir hayal ve yeni bir umuttur. Bir değerimize daha değer katmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tarihi mirası çok güzel olan Kazak fasulyemiz ilçemizin Kocagöl Mahallesi ile Salur ve Hamamlı mahallelerinde yetiştirilmektedir. Göl boyunda yetişen bu fasulye sarı koza ve kuru fasulye halinde tüketiliyor. İlçemizin bir fasulye şehri olacağına inanıyorum." dedi.