“İKİ GÜNÜ EŞİT OLAN ZARARDADIR”
EĞİTİM VE HEDEF İLİŞKİSİ
Yaşadığımız hayatın daha bereketli, daha anlamlı, daha huzurlu ve daha yaşanabilir bir hale gelmesi için gereken en önemli şeyler nelerdir diye bir soru sorsam acaba ne dersiniz?
Bu önemli şeyler çok çalışmak mı ya da çok fazla bilgiye sahip olmak mıdır? Yoksa çok zengin olmak, geniş maddi imkânlara sahip olmak mıdır?
Yeni eğitim sezonunun da başladığı bu günler de arzulanan başarıya ulaşma anlamında en önemli şeylerden biri iyi bir hedef belirleme ve bu hedefe ulaşmak yolunda çok iyi planlanmış zaman yönetimidir. Hedef belirleme ve eğitim başarısı arasında çok ciddi bir ilginin olduğunu da belirtmemiz gerekir.
Şöyle bir geriye dönüp eğitim hayatımız içerisinde ki dönemlere baktığımız zaman hedefimizin net ve keskin olduğu dönemlerde hem motivasyonumuzun arttığına hem de hafıza hızımızın ve kapasitemizin çok hızlı yükseldiğine şahitlik ederiz.
Belki bir dönem boyunca ezberleyemediğimiz veya anlayamadığımız birçok konunun sınav yaklaştığında hatta sınav akşamlarında çözüme kavuştuğuna şahitlik etmişizdir.
Hem eğitim dönemlerinde hem de eğitim sonrası hayatımızın farklı aşamalarında planlı olmak, net hedeflere sahip olmak, hedefe ulaşma noktasında istek-arzu duymak, zamanı doğru kullanmak ve güçlü bir motivasyona sahip olmak çok önemlidir.
Hepimiz bu dünyada bulunma sebebimizin bir imtihan vesilesi ile olduğunu biliyoruz. Zamanı geldiğinde yapmak zorunda olup yapmadıklarımızdan ve yapmamamız gerekirken yaptıklarımızdan hesaba çekileceğiz. Biliyoruz ki kurallara hassasiyet göstermeden rastgele bir hayat yaşamamız bizim için doğru, faydalı bir yaşam şekli olmayacaktır.
Hayatı yaşamayı anlamlı hale getiren en önemli şey bir amaca, doğru bir hedefe bir gayeye sahip olmaktır. Uzun vadeli, iyi planlanmış net hedefler.
Ne aradığını bilmeyen bulduğunu da anlayamaz. Eğer insan hayatta ne aradığını bilmiyorsa havada savrulan yaprak misali amaçsız, gayesiz, hedefsiz, maksatsız bir yaşam şekliyle hayatını düzenli ve huzurlu geçirebilmesi nasıl mümkün olabilir?
Faydalı ve bilinçli bir hayat için eğitimin önemini çok iyi anlamak gerekir. Özellikle de hem bu dünya hem de ahiret hayatında faydaları olacak manevi-vicdani duyguları güçlendiren bir eğitim içeriğinin faydaları sayılamayacak kadar çoktur.
Hiçbir zaman hedef sahibi olmak deyince aklımıza sadece maddi-dünyevi hedefler gelmemelidir.
Tin suresinde Yüce Allah’ın insanı en güzel yarattığı haber verilmiştir. İnsan en güzel potansiyelde, kıvamda, kendisini en hızlı geliştirebilecek kapasitede yaratılmıştır. Kendisini gelişim çağından itibaren bilinçli ellerde manevi duygular kazandırılarak olumlu yönlendirmelerle çok verimli ve donanımlı olarak geliştirebilir. Bakarsan bağ olur bakmazsan dağ olur atasözünde olduğu gibi insanlarda var olan güç, enerji, potansiyel, kapasite olumlu yönde geliştirilemediği takdirde ya kaybolur, zayıflar ya da bu büyük güç ve potansiyel zararlı yönde gelişir, güçlenir ve insanı kendisine, çevresine zarar veren “kötü” bir karakter haline dönüştürür.
Hedefsiz olan insan; başkalarının hedefi, günlük işlerinde kullandığı bir yardımcı, başkalarının işleri için destek verici kişi haline dönüşmek durumunda kalır.
Hedefe ulaşmak çoğunlukla bazılarının zannettiği gibi şans işi değil, yapılmış olan doğru tercihler ve gayretlerin sonucudur. Yanlış tercihler yapılıp sonuçların olumsuz olduğu görülünce “Ben çok şanssızım, kısmetsizim.” demek doğru değildir. Doğru tercihler ve hedefe götüren doğru çalışmalar yapılıp başarı yakalandığın da, başkaları başarılı oldu demek yerine “O çok şanslıdır.” diyeceklerdir.
Her iki durumda da işi şansa bağlamak oldukça yanlıştır. Çünkü başarının temelinde iyi bir hedef belirleme ve bu hedefin gerçekleşmesi için eğitimler başta olmak üzere yapılması gerekenleri yerine getirme vardır. Eğer bunlar yapılırsa başarı gelir, yoksa ne kadar beklenirse beklensin başarı rastgele gelmeyecektir.
Güzel günler sana gelmez,
Sen onlara yürüyeceksin. (Mevlana)
Bir üniversitenin mezunları arasında uygulanan bir anket sonucu elde edilen veriler iyi bir hedefi olanların başarıya daha yakın olduğuna güzel bir örnek olmuştur. Ankette mezunlardan bundan sonraki hayatları için hedef-gayelerini yazmaları istenmiş ve bu yolda kendilerini hedeflerine ulaştıracak planlarını aşama aşama anlatmaları istenmiştir.
Anket sonucu katılanların sadece %3’ünün hedeflerinin net ve kendilerini planladıkları hedefe ulaştıracak doğru planlarının olduğu görülmüştür.
20 yıl sonra ankete katılanlar tekrar incelendiğinde net hedefi ve hedefine ait planları olan %3’lük kesimin konum açıdan diğerlerinden daha başarılı oldukları ortaya çıkmıştır. Ayrıca aile, iş ve sosyal yaşam durumlarının da diğerlerine göre daha iyi olduklarına şahit olunmuştur.
Bu örnek hedef belirlemenin önemini ve hedefe ulaştıracak aşamaların planlanmasının başarıya etkilerini ortaya koymaktadır.
İster birey olarak ister girişimci olarak hedefiniz yoksa sahip olduğunuz kapasite, potansiyel, imkânlar bir anlam ifade etmeyecektir. Çünkü anahtar doğru kişinin elinde olursa kapıyı açacaktır. Eğer kapıyı açmak gibi düşüncesi olmayan kişinin elinde anahtar olsa bile, bırakın kapıyı açmayı anahtar kapıyı aralamaya bile yetmeyecektir. Kapıyı açmak emek ister, zahmet ister, hangi anahtarın hangi kapıyı açacağını bilmek gerektirir. İşte başarı bu emeği sarf edip, zahmete katlanabilen kişilerin olacaktır.
İnsanın kanadı gayretidir. (Mevlana)
“İlim beşikten mezara kadardır.” düsturu ile yeni eğitim döneminin herkes için iyi hedefler ile başlaması, zamanı bereketli gayreti yüksek bir şekilde devam etmesi, sonunda da özellikle tüm öğrencilerimizin başarılı olması dileğiyle...