Kur’an’da bu kadar tekrarlanan ve işlere başlamadan önce söylemiz istenen bu cümle “Allah, Rahman, Rahim” kelimelerden oluşur.
Müslüman, besmele okuyarak işe başlarken, Allah’ın desteği olmadan başarının imkansız olduğunu düşünür. Dolayısıyla hem dünya hem ahiret işlerinde başarı için büyük güç barındıran besmeledeki “Rahman ve Rahim” isimleri üzerinde düşünmek gerekir.
Rahmân ismi Allah’a mahsustur, “bütün yaratılmışlara sonsuz, sınırsız ve karşılıksız iyilik yapan ve rahmet bahşeden” demektir. Rahim ise “çok merhametli, rahmeti bol” demek olup bu sıfatla insanlar da nitelenebilir.
Besmelenin Kur’an’da bu kadar tekrar edilmesi ve işlerimize besmeleyle başlanmasının emredilmesi, muvaffak olabilmek için Allah’ın desteğini istemenin önemime dikkat çekilmekle birlikte, O’nun merhamet ve affedici olduğunun sürekli zihinlerde canlı tutulması mesajını da verir.
17 Nisan Pazartesi Kadir gecesidir. Allah (cc) bu geceyi şöyle tanımlar;
“Biz Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik.
Bilir misin nedir Kadir gecesi?
Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır.”
(Kadir,1-3)
“Kadir” kelimesi şeref demektir. Kur’an’ın bu gece indirilmesinin geceyi şerefli ve değerli kıldığını ifade etmek için bu isim verilmiş. Ayetlerden anlaşıldığına göre Kadir gecesini bin aydan hayırlı kılan ve Ramazan ayını on bir ayın sultanı yapan Kur’an’ın o gecede ve o ayda indirilmiş olmasıdır. İndiği ayı, indiği geceyi üstün ve şerefli kılması, Kur’an’ın yüceliğini ve kıymetini gösterir. Dolayısıyla, ona iman eden kalp, onu düşünen akıl, onunla iletişim kuran göz, okuyan dil, yaşayan beden çok değerli ve şerefli demektir.
Ayrıca Allah (cc), Kadir gecesi vesilesiyle kullarını cennetiyle ödüllendirmek için fırsatlar sunuyor. Bir gecenin dua ve ibadetle ihya edilmesi karşılığında seksen küsür yıla tekabül eden bin aydan daha fazla ibadet ve iyilik yapmış gibi mükafatlandırması Allah’ın kullarını çok düşündüğünü, affı ve merhametinin bol olduğunu gösterir.
Kur’an’da Allah şöyle seslenir;
Ey Muhammed! De ki: Allah şöyle buyuruyor:
“Ey günahlara dalarak hayatını kirletmiş, kendisine zarar vermiş kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah bütün günahları bağışlar; doğrusu O çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.” (Zümer,53).
Ancak bir günah vardır ki, Allah onu istisna ederek bağışlamayacağını buyurur ki o da şirktir;
“Allah kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz.” (Nisa,48)
O’nun ortağı ve benzeri yoktur, O tekdir, sadece O’na ibadet edilir, sadece O’ndan yardım istenir.
Allah’ın kullarına olan ilgisini ve sevgini Resûlullah (sas) da şöyle anlatır:
“Yüce Allah buyuruyor ki: Kulum bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım. O bana bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak giderim.” (Müslim, Zikir, 2)
Rahman ve Rahim olan Allah, hiç bir kulunu yüzüstü bırakmıyor. İşlediği hatalar sebebiyle Şeytan’a esir ve mahkum etmiyor. Çünkü işlenen günahlardan Allah zarar görmez, hataların sonucundan yine kul kendisi etkilenir. Özetle ifade etmek gerekirse, bataklıktan kurtulmak için kulun elini Allah’a uzatması kafidir.
Kadir gecesinin kadrini bilenlerden olabilme niyazıyla gecemiz mübarek olsun!