#KEŞFET

Safa ve Merve ne demektir?

Safa ve Merve ne anlama gelmektedir? Say ne demektir? Say nasıl yapılır? Say kaç şavttan oluşur? Kur'an ve Hadislerde Sa'y

Abone Ol

Safa ve Merve ne anlama gelmektedir?

Mekke-i Mükerreme'de,  Mescid-i Haram’ın kuzeydoğusunda Ebukubeys dağının eteğinde Merve’den biraz daha yüksek olan tepeye safa, Safa’nın tam karşısında ve Harem-i Şerif’in kuzeybatısında Kuaykıan dağının eteğinde yer alan dağa ise Merve adı verilir.

Safa “sert, başka bir kütleye karışmayan, toprak ve çamurdan arınmış taş”, Merve “yumuşak ve esmer, kırmızımtırak volkanik kökenli, parçalanıp etrafı incelmiş sert ya da yumuşak her türlü taş” anlamına gelir.

Say ne demektir? Say nasıl yapılır?

Say, hac ibadeti ile ilgili bir terim olarak, hac veya umre için yapılan bir tavaftan sonra, Mescid-i Haram’ın doğu tarafında bulunan Safa ve Merve tepeleri arasında, Safa’dan başlayarak dört kere gidip üç kere gelmek demektir. 

Say kaç şavttan oluşur?

Safa’dan Merve’ye gidiş bir şavt, Merve’den Safa’ya dönüş de bir şavt olmak üzer say toplam yedi şavttan ibarettir.

Say ibadetinden dolayı önem kazanan bu iki tepeye "Merveteyn" adı da verilmiştir.

Kur'an ve Hadislerde Sa'y

Kur’an-ı Kerîm’de, Safâ ile Merve’nin Allah tarafından konulmuş sembollerden ve hac ile umre ibadetinin yapıldığı yerlerden olduğu belirtilmiştir.

“Safâ ile Merve Allah’ın nişânelerindendir; dolayısıyla hac veya umre yaparak Beytullah’ı ziyaret eden bir kimsenin bu yerleri tavaf etmesinde kendisi için bir günah yoktur. Kim gönüllü bir iyilik yaparsa bilsin ki Allah iyiliği mükâfatıyla karşılayan ve çok iyi bilendir.” Bakara 158

Peygamberimiz (sas), “Say edin, çünkü Allah sa’y etmeyi size yazdı.” buyurmuştur. (Ahmed, VI, 420)

Safa ve Merve'nin önemi

Safâ ile Merve arasında gerçekleştirilen sa‘yin hac ve umre çerçevesinde yerine getirilen ibadetlerden biri olması, Hz. İbrahim’in eşi Hâcer’in oğlu İsmail ile Mekke vadisinde yalnız kaldıktan sonra Safâ ile Merve tepeleri arasında oğluna su araması hadisesine dayanmaktadır. Hz. İbrahim, oğlu İsmail ile Kâbe’nin yapımını tamamladığında, “Ey rabbimiz! Bize ibadet usullerimizi göster” (el-Bakara 2/128) diye dua edince Cebrâil (as) diğer hac ibadetleri yanında Safâ ile Merve arasındaki sa‘yi de onlara öğretmiş, ardından gelen peygamberler ve ümmetleri de Kâbe’yi ziyaret ettikten sonra Safâ ile Merve arasında sa‘y etmeyi sürdürmüştür.

Asr-ı Saadette Safâ ve Merve

Resûlullah, peygamberliğinin ilk yıllarında zaman zaman Safâ tepesine çıkarak İslâmiyet’i tebliğ ediyordu. “Artık sana emredileni açıkça ortaya koy ve müşriklerden yüz çevir!” (el-Hicr 15/94) ve Safâ tepesinde nâzil olan, “En yakınlarından başlayarak erişebildiğin herkesi uyar ve sana tâbi olan müminlere kol kanat ger!” (eş-Şuarâ 26/214-215) meâlindeki âyetlerin inmesinden sonra Safâ tepesinde bir konuşma yapmış ve bütün Mekkeliler’i İslâmiyet’e davet etmişti. Mekke fethinin ardından Safâ tepesine çıkan Resûl-i Ekrem Mekkeliler’den biat almıştı.

Cahiliye döneminde Safa ve Merve

Mekke’de ilk defa tevhid inancından sapan Cürhüm kabilesinden İsâf b. Ya‘lâ ile aynı kabileden Nâile bint Yezîd’in Kâbe’nin içinde işledikleri günahlar yüzünden taş kesildikleri ve halkın ibret olsun diye İsâf’ı Safâ tepesine, Nâile’yi Merve tepesine diktiği, ancak daha sonra bunun unutulduğu ve anılan iki taşa tapınmaya başlandığı rivayet edilmektedir (Ezrakī, I, 88, 119). Daha sonra Mekke’ye hâkim olan Huzâa kabilesinden Amr b. Lühay tevhid inancını tamamen bozup şehirde putperestliği yaygınlaştırmış ve Safâ tepesine rüzgârları estirdiğine inanılan Nüheyk, Merve tepesine Mut‘imü’t-tayr (kuşları doyuran) adlı putları dikmiştir. Bunların dışında bakırdan heykellerin bulunduğu nakledilmektedir. Câhiliye Arapları hac ibadetini eda ettikten sonra Safâ ile Merve’ye çıkıp hasep, nesep ve şöhretlerinin yüksekliğinden bahsederek övünürler, bazıları da Allah’tan dünya malı isterdi.

Câhiliye döneminde Safâ tepesinde İsâf, Merve tepesinde Nâile isimli iki put bulunuyordu. Putperest Araplar da bu iki tepe arasında gidip gelirler (sa‘y) ve adı geçen putların yanında kurban keserlerdi.

Mekke’nin fethinden sonra putlardan temizlenmesine rağmen ensar başta olmak üzere müslümanların bir kısmı Safâ ile Merve’nin hac ve umrenin menâsikine dahil olup olmadığı hususunda şüpheye düşmüş, bunun üzerine Bakara sûresinin 158. âyeti nâzil olmuştur (Buhârî, “Ḥac”, 79; “ʿUmre”, 10; “Tefsîr”, 2/21).

Âyetteki tavaf kelimesi, bu “iki tepe arasında gidip gelme” anlamında olup hac ve umre ibadetiyle ilgili terminolojide bu fiilden, sözlükte “koşma” anlamına gelen sa‘y diye söz edilir.

Safa ile Merve'nin tarihi değişimleri

Safâ ile Merve arasındaki sa‘y yerinin (mes‘â) uzunluğu 394,5 ve genişliği 20 metredir. Safâ’ya yakın olan tarafta iki yeşil ışık arasında 55 metrelik mesafede hervele yapılır. 

İki tepe arasındaki alan zamanla doldurulup yükseltilerek tesviye edilmiş, zemini yürüyüş için uygun hale getirilmiş, tepelere çıkmayı kolaylaştıran merdivenler konulmuş (a.g.e., II, 120), hac mevsimlerinde ve bazı özel günlerde geceleri aydınlatılmıştır.

Burada ilk aydınlatma, Emevî halifelerinden Süleyman b. Abdülmelik zamanında (715-717) Mekke Valisi Hâlid b. Abdullah el-Kasrî tarafından hac günlerinde ve receb ayında kandillerle yapılmıştır. Bu uygulama Abbâsî Halifesi Mu‘tasım-Billâh tarafından 219 (834) yılından itibaren sürekli hale getirilmiştir (a.g.e., I, 287-288). XX. yüzyılın başında elektrik kullanılmaya başlanmadan önce Safâ ile Merve arasında on altı adet kandil bulunuyordu (Mir’âtü’l-Haremeyn, I, 936).

Mes‘ânın üstü 1922’de kapatılınca hacılar güneşten ve tozdan kısmen korunmuş, 1927’de Safâ ile Merve arasına taş döşenerek Mekke’de bir caddeye ilk defa taş kaplanmıştır (Hüseyin Abdullah Bâselâme, s. 296). 1955’te başlatılan ve 1976 yılına kadar dört aşamada gerçekleştirilen genişletmede mes‘â Mescid-i Harâm’a katılmış ve sa‘y yolu iki katlı olarak tasarlanmıştır. Günümüzde sa‘y edenleri güneşten korumak için Safâ ile Merve tepelerinin arasına üstü kapalı, Kâbe’ye girişi de sağlayacak iki yanı açık eyvan inşa edilmiştir.

Sayin Farzları (Şartları Ve Rükünleri) Nelerdir?

Sa’yin geçerli olması için yerine getirilmesi gereken bazı şartlar vardır. Bunları şu şekilde sıralamak mümkündür:

a) Umre sa’yini, ihramlı olarak umre tavafından sonra yapmak

b) Hac Sa’yini, ihrama girdikten sonra geçerli yapmak

c) Hac sa’yini, hac ayları içinde yapmak

d) Geçerli bir tavaftan sonra yapmak

e) Sa’yi Safa ve Merve tepeleri arasında yapmak

f) Sa’ye Safâ tepesinden başlayıp Merve tepesinde bitirmek

g) Sa’yin en az dört şavtını yapmak

Sa’yin Vacipleri Nelerdir?

a) Gücü yeten kimsenin sa’yi yürüyerek yapması

b) Sa’yi yedi şavta tamamlamak

c) Umrenin sa’yini ihramlı olarak yapmak

Sa’yin Sünnetleri nelerdir?

a) Sa’yi, tavafı yaptıktan ve tavaf namazını kıldıktan sonra ara vermeden yapmak.

b) Sa’yi abdestli olarak yapmak.

c) Elbisede ve bedende namaza mani pislik (necaset) bulunmaması

d) Hacer-i Esvedi istilam ettikten sonra Safa tepesine doğru ilerlemek.

e) Safa ve Merve tepelerine çıkıldığında Kâ’be’ye yönelerek tekbir, tehlil ve salavat getirmek ve dua etmek. Dua sırasında elleri açarak göğe doğru kaldırmak menduptur.

f) Sa’yin her şavtında Kâ’be’yi görebilecek şekilde Safa ve Merve tepeleri üzerine çıkmak. En üst kısımlara doğru tırmanmağa çalışmak ise mekruhtur.

g) Her şavtta, Safa ile Merve tepeleri arasındaki iki yeşil ışık arasında “hervele” yapmak. Kadınlar hervele yapmazlar.

h) Sa’y sırasında tekbir, tehlil ve dua ile meşgul olmak.

ı) Sa’yin şavtlarını peş peşe yapmak

Sa’y nasıl yapılır?

Tavaf tamamlanıp Hacer-i Esved istilam edildikten sonra sa’yin yapılacağı yere doğru ilerlenir. Safa tepesine yaklaşıldığında, “Şüphesiz Safa ile Merve Allah’ın (dininin) nişanelerindendir. Onun için her kim hac veya umre niyeti ile Kâ’be’yi ziyaret eder ve onları da tavaf ederse bunda bir günah yoktur. Her kim gönlünden koparak bir hayır işlerse şüphesiz Allah onu bilir, karşılığını verir”

( Bakara, 2/158)anlamındaki ayet okunur ve sa’ye niyet edilir.

Umre sa’yinin niyeti

“Allah’ım! Senin rızan için Safa ile Merve arasında yedi şavt olarak umrenin sa’yini yapmaya niyet ediyorum” 

Haccın sa’yinin niyeti

“Allah’ım! Senin rızan için Safa ile Merve arasında yedi şavt olarak haccın sa’yini yapmaya niyet ediyorum” diye yapılır.

Sa’y yapacak kimse, Kâ’be görülebilecek kadar Safa tepesine çıkar. Kâ’be’ye dönerek: diye tekbir ve tehlil getirir, eller kaldırarak dua eder. Buradan Merve tepesine doğru yürümeğe başlar. Yürürken yine tekbir, tehlil ve dua ile meşgul olur. Yeşil ışıklarla belirlenmiş olan yere gelindiğinde erkekler “hervele” yapar. Sonra normal yürüyüşe devam eder. Merve tepesine yaklaşıldığında ayetini okunur. Merve tepesine çıkıp Kâ’be’ye döner, tekbir ve tehlil getirir, ellerini kaldırıp dua ve niyaz da bulunur. Böylece bir şavt tamamlamış olur. Tekrar Safa tepesin doğru yürür. Yeşil ışıkların bulunduğu yerde yine erkekler süratli ve çalımlı bir şekilde koşarak yürürler. Yürüyüş sırasında tekbir, tehlil ve dua ile meşgul olur. Safa tepesine ulaşıldığında ikinci şavtı tamamlamış olur. Şavtlar Safa’dan Merve’ye dört gidiş ve Merve’den Safa’ya üç dönüş olmak üzere yedi şavt tamamlanıncaya kadar devam eder. Şavtlar yapılırken tekbir ve tehlil dışında mesnun dualar veya Kur’an okunur.

Sa'y Duaları Sa'y Duaları