Müminlerin birbirlerini karşılıksız sevmesi o kadar kıymetli ki; Bakın Peygamber Efendimiz (sas)’in diliyle bu sevgi ne kadar yüceltiliyor:
“Hiçbir gölgenin bulunmadığı günde alemlerin Rabbi Allah Teala şöyle seslenecek; Nerede benim için birbirini sevmiş olanlar. Benim gölgemden başka hiçbir gölgenin bulunmadığı günde onları kendi gölgemde gölgelendireceğim!” (Müslim, Birr,37)
Mümin kardeşini karşılıksız sevmek iman alametidir, adeta imanın ön şartlarından biridir. Hepimiz Hz. Peygamber (as)’ın; “İman etmedikçe cennete giremezsiniz! Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız.” buyurduğunu biliriz. (Müslim, İman,93-94)
Bilmesine biliriz de, ilişkilerimizde, komşuluklarımızda, arkadaşlıklarımızda bu bilgiyi hayatımıza ne kadar yansıtırız ona bakmak lazım. Çevremize ve kardeşlerimize davranışımızdaki temel esas “sevgi” olmalı, Allah’ın rızasını kazanmak için sevmeli. Sevdiğimiz kişiyi Allah’ın sevdiğine inandığımız için sevmeli, Allah’ın sevdiği niteliklere sahip olduğu için sevmeli. Allah sev dediği için sevmeli.
Peygamber Efendimiz (sas) imanın tadını alabilmek için de kişinin kardeşini Allah rızası için sevmesi gerektiğini şöyle ifade buyururlar:
“Üç şey vardır ki kimde bulunursa o kişi imanın tadını almış olur: Allah ve resulünün her şeyden daha sevgili olması. Kişinin sevdiğini Allah için sevmesi ve iman ettikten sonra inkara dönmeyi ateş çukuruna düşmek gibi korkunç görmesi.” (Buhârî, Îmân 9, 14, İkrâh 1, Edeb 42; Müslim, Îmân 67.Ayrıca bk. Tirmizî, Îmân 10.)
“Ancak mü’minler kardeştir” (Hucurat,10) Temel prensibinin içini doldurmak sevmekle mümkün olur. Aidiyetine, ırkına, mensubiyetine, malına, makamına, şehrine, rengine, bölgesine.....bakmadan sevmek.
Allah (c.c) sev dediği için sevmek!
Allah sevdiği için sevmek!
Allah yarattığı için sevmek!
Bir gün Peygamber Efendimiz (sas) şöyle buyurdular: “Allah’ın bir takım kulları var. Peygamber ve şehit olmadıkları halde, kıyamet günü kendilerine verilen makamdan dolayı peygamberler ve şehitler onlara gıpta ederler."
Bunun üzerine sahabe-i kiram. “Onların kim olduğunu bize haber verir misin, ey Allah’ın Resulü?” dediler.
“Onlar aralarında akrabalık bağı ve alıp verdikleri bir mal (ticari) ilişki olmasa bile Allah rızası için birbirlerini sevenlerdir.” buyurdu Efendimiz (as) ve şöyle devam etti:
Vallahi onların yüzü nurdur!
Vallahi onlar nur üzerindedirler!
Daha sonra da “Biliniz ki Allah’ın dostlarına korku yoktur ve onlar üzülmeyecekler” ( Yunus,62) ayetini okudu. (Hakim, Müstedrek, IV, 170)
Rabbimiz sevdiği toplumun niteliklerini sıralarken; “ Müminlere karşı engin gönüllü inkarcılara karşı izzetli ve onurludurlar.” (Maide,54) “Kendi aralarında merhamet yüklü inkarcılara karşı güçlü ve kuvvetlidirler.” (Fetih,29) buyurmaktadır.
Sevgi merhamettir!
Sevgi tevazudur!
Sevgi ilgi göstermek, ihtiyacını görmek, yaraya merhem olmaktır.