A) Teyemmüm Nedir?
Niyet ederek temiz toprak veya toprak cinsinden bir şeye ellerini vurup yüzünü ve kollarını mesh etmeye teyemmüm denir.
Abdest almak ve gusletmek (yıkanmak) için su bulunmadığı veya bulunduğu hâlde kullanılması mümkün olmadığı durumlarda abdest ve gusül yerine teyemmüm edilir.
Teyemmüm, ibadetleri yapabilmemiz için dinimizin gösterdiği bir kolaylıktır ve bu ümmete ait özelliklerdendir.
Teyemmüm, kitap (Kur’an-ı Kerim) ve sünnet ile sabittir. Abdest ve gusül için su bulamayanların teyemmüm etmeleri ile ilgili olarak Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyruluyor:
“... Ve su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi ve ellerinizi onunla mesh edin.”91
B) Teyemmümün Sahih Olmasının Şartları
Teyemmümün sahih olmasının şartları sekizdir:
1. Niyet etmek.
Elini teyemmüm edeceği şeye vururken veya elini yere vurup yüzünü mesh edeceği sırada, “Hadesten taharete veya namaz kılmaya yahut da taharetsiz yapılması sahih olmayan bizzat maksut olan bir ibadeti yapmaya niyet etmektir.”
Bunlardan birine niyet edilmeden yapılan bir teyemmümle namaz kılınmadığı gibi Kur’an okumak, Kur’an-ı Kerim’i tutmak, camiye girmek, kabirleri ziyaret etmek için yapılan teyemmümle de namaz kılınmaz. Çünkü bunların bir kısmında taharet şart olmayıp, bir kısmı da bizzat maksut bir ibadet değildir.
2. Teyemmüm etmeyi mubah kılacak bir özür bulunmak.
Abdest almaya veya gusül yapmaya yetecek kadar suyun, kişinin bulunduğu yerden en az bir mil (dört bin adım) uzakta olması veya yanında bulunan suyu kullandığı takdirde hastalanmaktan, hastalığın artmasından veya uzamasından korkması teyemmüm yapmayı mubah kılan özürlerdendir. Ancak suyun vücuda zararlı olacağı, kişinin kendi tecrübesine veya uzman bir Müslüman doktorun vereceği bilgiye bağlıdır.
Cünüb olan bir kimse, yıkanmak için sıcak su ve yıkanabileceği sıcak, uygun bir yer bulamaz ve soğukta gusül yaptığı takdirde hastalanmaktan korkarsa, gusül yerine teyemmüm edebilir. Ancak en kısa zamanda yıkanmalıdır.
Kendisi ile alacağı su arasında bulunan düşman veya canavardan korkan, yanında içeceği kadar suyu olup bununla abdest aldığı takdirde susuz kalacağından endişe eden, kuyudan su çıkarabilmek için ip, kova gibi bir şeyi bulunmayan kimse de teyemmüm edebilir.
Bir kimse abdest almakla meşgul olduğu takdirde cenaze ve bayram namazlarına yetişemeyeceğini anlarsa bu namazları teyemmümle kılabilir.
Cuma ve vakit namazlarının geçmesinden korkmak ise teyemmüm için özür değildir. Bu sebeple abdest alan kimse cuma namazına yetişemezse öğle namazını kılar. Abdest aldığı takdirde bir farz namazın vaktinin çıkacağını anlayan kimse de teyemmüm edemez, abdest alır, namazı vaktinde kılamazsa kaza eder.
Yakında su bulunduğunu tahmin eden kimsenin bunu araştırması gerekir. Eğer yakınlarda su olmadığı kanaatinde ise araştırması gerekmez. Arkadaşında su varsa, teyemmüm etmeden önce ondan su ister, şayet vermezse ondan sonra teyemmüm eder.
Yanında su olmayan, fakat su bulacağını uman kimsenin, (kerahet vaktine girmemek ve teyemmüm edip namaz kılabilecek bir zaman kalmak şartıyla) namazı vaktin sonuna kadar tehir etmesi müstehabdır. Suyu bulursa abdest alır, bulamazsa teyemmüm ederek namazını kılar.
3. Teyemmümün yeryüzü cinsinden, pislik dokunmamış temiz bir şeyle yapılması.
Toprak, taş, kum, tuğla ve kiremit gibi şeylerle teyemmüm yapılır. Odun, bakır, demir gibi şeylerle teyemmüm yapılmaz. Ancak bunların üzerinde temiz toz bulunursa bu toz ile teyemmüm yapılabilir.
4. Teyemmümde yüzü ve kolları kaplayacak şekilde mesh etmek.
5. Meshi elin tamamı veya çoğu ile yapmak.
İki parmağı ile mesh etmek caiz değildir.
6. Elin içi ile teyemmüm edilecek şeye iki kere vurmak. Yani yeryüzü cinsinden olan şeye ellerini iki kere koymak.
Teyemmümde ilk defa elini koyduğu yere ikinci defa da elini koyabilir. Bir kimsenin teyemmüm ettiği yerde bir başkası da teyemmüm edebilir.
7. Abdest almaya veya gusül yapmaya engel hâller bitmiş ve kesilmiş olmak.
Mesela, burnu kanarken kanama kesilmeden abdest almak sahih olmadığı gibi teyemmüm yapmak da caiz olmaz. Âdet gören bir kadının âdet kanı kesilmedikçe gusül yapması sahih olmadığı gibi teyemmüm etmesi de sahih değildir.
8. Mesh edilecek organlarda meshe mani olan hamur ve benzeri şeyleri önceden gidermiş olmak.
Bunlar giderilmeden yapılan mesh bedene değil, o şeyin üzerine yapılmış olur.
C) Teyemmümün Farzları
Teyemmümün farzları ikidir:
1. Niyet etmek.
2. Ellerini temiz bir toprağa veya toprak cinsinden bir şeye vurup, birinci vuruşta yüzü, ikinci vuruşta da kolları mesh etmek.
D) Teyemmümün Sünnetleri
1. Teyemmüme başlarken besmele okumak.
2. Tertibe riayet etmek. Yani evvela yüzünü, sonra kollarını mesh etmek.
3. Bunları ara vermeden birbiri ardınca yapmak.
4. Elleri yere koyunca evvela ileri sürmek.
5. Ondan sonra elleri geriye çekmek.
6. Parmaklarını açık bulundurmak.
7. Ellerini yerden kaldırınca birbirine vurarak silkelemek.
E) Teyemmüm Nasıl Yapılır
Kollar dirseklerin yukarısına kadar sıvanır. Ne için teyemmüm edilecekse ona niyet edilir. Parmaklar açık bir hâlde eller temiz bir toprağa veya toprak cinsinden bir şeyin üzerine konur. Eller önce ileri sürülür, sonra geriye çekilerek kaldırılır, yan yana getirilip birbirine hafifçe vurularak silkelenir ve ellerin içi ile yüzün tamamı bir kere mesh edilir.
Eller ikinci defa toprağa vurulduktan sonra, sol elin içi ile sağ kol, dirseklerle beraber, sağ elin içi ile de sol kol dirseklerle beraber bir kere mesh edilir.
Abdest ile gusül için yapılan teyemmüm aynıdır. Yani yapılış bakımından aralarında fark yoktur.
Bedeninin çoğu veya yarısı yara olan kimse gusül yerine teyemmüm eder. Bedenin çoğu sağlam olursa, sağlam yerler yıkanır, yaralı olan yerler mesh edilir.
Abdest organlarının (sayı olarak) çoğunda veya yarısında yara varsa teyemmüm eder. Çoğu sağlam olup azında yara varsa sağlam olanları yıkar, yaralı olanları mesh eder, teyemmüm yapmaz.
Abdest almaya gücü yetmeyen bir kimse, kendisine abdest aldıracak kişi bulamazsa teyemmüm eder.
Eli çolak olup suyu kullanamayan kimse yüzünü ve kollarını yere sürerek teyemmüm eder, namazını terk etmez. Kolları ve ayakları kesik olan kimse de yüzünü yere sürerek teyemmüm eder, yüzünde yara varsa teyemmüm etmeden namazını kılar.
Namaz vakti girmeden teyemmüm yapılabilir. Bir teyemmümle istenildiği kadar namaz kılınabilir.
F) Teyemmümü Bozan Şeyler
1. Abdesti bozan şeyler, teyemmümü de bozar.
2. Abdest veya gusül için yeterli suyun bulunması hâlinde —suyun kullanılması mümkün ise— teyemmüm bozulur.
Teyemmümle namaz kılan bir kimse, kullanabileceği suyu namazda iken görse namazı bozulur. Suyu, namazı kıldıktan sonra görürse namazı iade etmez.
Cünüplükten dolayı teyemmüm eden kimseden abdesti bozacak bir şey meydana gelse cünüp olmaz, sadece abdestsiz olur. Bu durumda eğer abdeste yetecek kadar su varsa abdest alır, su yoksa abdest yerine tekrar teyemmüm eder.
3. Teyemmüm yapmayı mubah kılan özürlerin ortadan kalkması ile de teyemmüm bozulur. Mesela, hastalanma korkusu ile suyu kullanamadığı için teyemmüm eden kimsenin özrü kalmayınca teyemmüm bozulur.
KAYNAKÇA:
91. 5/Mâide, 6.