Kayseri'de çocuk yaşta aynı Kur'an kursunda hafız olan iki kardeş, 5 yıldır yan yana sınıflarda yeni hafızlar yetiştirmenin gururuyla çalışıyor.
Çocuklukları Yahyalı ilçesinin kırsal mahallesi Kirazlı'da geçen kardeşlerden önce 46 yaşındaki İbrahim, iki yıl sonra ise 43 yaşındaki İsmail Orak, ilkokulun ardından Kur'an-ı Kerim eğitimi için kent merkezindeki Anbar Özkoyuncu Kur'an Kursu'na gitti.
Orak kardeşler, iki yıl arayla da olsa aynı kursta, aynı hocada, aynı sürede ve aynı yaşta hafızlıklarını tamamladı.
Bir süre imamlık yaptıktan sonra Hisarcık Medine Erkek Kur'an Kursu'nda eğitmen olarak görev alan kardeşler, burada da yan yana sınıflarda yeni hafızlar yetiştirmeye başladı.
İbrahim Orak, Kur'an sevgisini kendilerine annelerinin aşıladığı söyledi.
- "Hafız yetiştirmenin bizim için ayrı bir gururu var"
Yaklaşık 35 yıl önce hafız olmak için baba ocağından ayrıldığını anlatan Orak, şunları kaydetti:
"Allah bizlere bu hafızlığı nasip etti. Anamızdan babamızdan uzakta zor bir süreçten geçerek hafız olduk. Babam beni bir Kur'an kursuna bıraktı. Çalışarak 2 yılda hafızlığımı tamamladım. Benden iki dönem sonra kardeşim geldi. İsmail'le biz ağabey kardeş aynı Kur'an kursunda, aynı hocada okuduk. Buradaki görevimizi de iki kardeş sürdürüyoruz. Hafız yetiştirmenin bizim için ayrı bir gururu var."
Orak, iki dönem arayla da olsa ağabey kardeş 11 yaşında girdikleri kurstan 13 yaşında hafız olarak çıktıklarını dile getirdi.
Hafızlığın verdiği sorumlulukla öğrenci yetiştirmeye çalıştıklarını dile getiren Orak, "Gözümüz çocuk yaşta Kur'an kursunda açıldı. Allah'a şükürler olsun bu yola kardeşimle girdim elhamdülillah. Şimdi omuz omuza bu görevi devam ettiriyoruz. Allah nasip ederse ömrümüzün sonuna kadar yine bu şekilde devam edeceğiz." dedi.
İsmail Orak da çocuk yaştaki okuma hevesini gerçekleştirdiği için mutlu olduğunu söyledi.
Ağabeyinin hayatına hep olumlu etkiler bıraktığını belirten Orak, şöyle devam etti:
"Ağabeyim bana çok güzel rehber oldu, bana yol gösterdi. Hangi eğitim ortamına girdiyse 'kardeşim sen de gel, bu yolu takip et' dedi. Ağabeyimin gittiği hocaya, kurslara ben de gittim. Nereye gittiyse beni de götürdü. Çok faydasını gördüm. Ben de ağabeyimi örnek aldım. Rabb'im şimdi de aynı Kur'an kursunda görev yapmayı lütfetti. Beraber hafızlar, talebeler yetiştiriyoruz. Niye böyle bir şeye talip olduk derseniz, biz talebeyken hocamızın o gayretini, o iştahını gördük, zor talebeleri hafız ettiğini gördük. O heyecan bize sinmiş ki biz de bu işe talip olduk. Allah bizi bu yoldan ayırmasın."
Orak, ağabeyine her zaman büyük sevgi beslediğini ve kutlu bir görevi beraber yaptıkları için de gurur duyduğunu dile getirdi.
- "Ağabeyimle tatlı bir yarış içindeyim"
Hafız yetiştirmenin zor bir yol olduğunu dile getiren Orak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çocuklar hafız olduktan sonra bütün yorgunluğumuz gidiyor. Hayatımızda yeni bir sayfa açıyoruz. Sayfalarımız bu şekilde tazeleniyor. Ağabeyimle tatlı bir yarış içindeyim. Küçük olan benim ama onu hep geçmeye çalışıyorum. Bu yarışımız inşallah ilelebet sürer ve hafız yetiştirmeye devam ederiz."