Davetsiz misafir

Ebû Şuayb el-Ensârî bir gün Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem’i ziyarete gitti. Fakat mübarek yüzünün biraz solmuş olduğunu görünce, epeyce bir zamandır yemek yemediğini düşündü. Kasaplık yapan oğluna gelerek, Allah’ın Resûlü’nü yemeğe davet edeceğini, bu sebeple beş kişilik yemek hazırlamasını söyledi. Yemek hazırlanınca Efendimiz’i davet etti. Resûlullah Efendimiz yemeğe davetli olan sahâbîlerle birlikte Ebû Şuayb’ın evine giderken, yemeğe davet edilmeyen bir kimse arkalarına takılıp geldi. Eve vardıkları zaman, ev sahibinin “bu adam hesapta yoktu” diye düşünmemesi için Allah’ın Resûlü bir açıklama yaptı ve:

- “Bu zât bizim peşimize takılıp geldi. İstersen girmesine izin verirsin. İstemezsen geri
dönüp gitsin” buyurdu. Nâzik bir insan olduğu anlaşılan ev sahibi, sofrasında ona da
yer bulunduğunu belirterek:

- Ona izin veriyorum, yâ Resûlallah! dedi. (Buhârî, Büyû` 21)

Peygamberimiz (s.a.s.) bu tavrıyla hem davetlileri zor durumda kalmaktan kurtarmış
hem de davetsiz misafirin gönül rızasıyla yemesine imkân hazırlamıştır.