Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Hoca Ahmet Yesevi ve Onun Manevi Mirası” başlığıyla Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlenen uluslararası ilmi ve teorik konferansına katıldı.
"Müslümanların güçlü oldukları dönemlerde yeryüzü, daha huzurlu olmuştur"
Buradaki konuşmasında, İslam medeniyetinin ilim, irfan, hikmet ve ahlak medeniyeti olduğunu belirten Başkan Erbaş, şöyle konuştu:
“İslam ilim geleneğinde vahiy ve akıl, hüküm ve hikmet, ahlak ve irfan birbirinden ayrılmamıştır. Bu durum, yaratılışın bütünlüğü ve tevhidin gereği olarak görülmüştür. Müslümanlar, bilginin ezeli kaynağı olan Allah’ın kelamı ve Resulünün (sas) sünnetini esas alarak ideal bir hayat, huzurlu bir toplum ve eşsiz bir medeniyet inşa etmişlerdir. Bu bağlamda bilgi, hakikati keşfetmek, yeryüzünde adaleti ayakta tutmak, merhameti çoğaltmak ve insanlığa hizmet etmek için bir imkan ve araç olarak kullanılmıştır. Nitekim Müslümanların güçlü ve etkin oldukları dönemlerde, yeryüzü, huzur ve güven açısından, bütün insanlar için daha iyi konumda olmuştur.”
İslam medeniyetinde en önemli coğrafyalardan birisinin de Türkistan bölgesi olduğuna işaret eden Başkan Erbaş, bu bölgenin tarih boyunca insanlığın ufkunu aydınlatan nice alimlerin, erenlerin ve gönül mimarlarının yetiştiği ilim, irfan ve hikmet merkezleri olduğunu söyledi.
"Yesevi’nin mesajları insanların doğruya güzele ve iyiye ulaşmalarında önemli bir kılavuz olmuştur"
Başkan Erbaş, "Büyük mutasavvıf ve şair ‘Pîr-i Türkistan’ Hoca Ahmet Yesevi’nin bu topraklarda yakmış olduğu ateş, Horasan’a Anadolu’ya Balkanlar’a ve tüm dünyaya yayılmıştır. Onun İslam’ın hikmet deryasından derlediği mesajları, dilden dile nesilden nesile örneklik teşkil etmiş, insanların doğruya güzele ve iyiye ulaşmalarında önemli bir kılavuz olmuştur. Bu bölgede yüzyıllar sonrasına yön verecek eserler telif eden alimlerimiz, ariflerimiz, İslam’ın huzur, hikmet ve esenlik iklimini bütün dünyaya taşımışlardır." dedi.
"Erenler, Balkanların İslam ile müşerref olmasında çok önemli bir rol üstlenmişlerdir"
Hoca Ahmet Yesevi’nin rahle-i tedrisinde ve terbiyesinde yetişen Alperenlerin, Asya’dan Avrupa içlerine kadar geniş bir coğrafyada silinmez izler bıraktığını dile getiren Başkan Erbaş, “Erenler aracılığıyla Balkanlarda kurulan zaviyeler; nezaket ve zarafetin, hikmetin ve sanatsal faaliyetlerin merkezi haline gelmiştir. İslam’ı sadece tebliğ etmekle yetinmeyip yaşantıları ve güzel ahlakları ile de çevrelerine en güzel şekilde örnek olan erenler, Balkanların İslam ile müşerref olmasında çok önemli bir rol üstlenmişlerdir.” ifadelerini kullandı.
Konferansa, Kazakistan Parlamentosu Senato Başkanı Maulen Aşimbayev, Kazakistan Müslümanlarının Dini İdare Başkanı Nauryzbay Taganuly, Azerbaycan Kafkas Müslümanları İdaresi Başkanı Şeyhülislam Allahşükür Paşazade, Özbekistan Müslümanları İdaresi Reisi ve Başmüftü Nuriddin Haliknazar, Kırgızistan Müslümanlarının Dini İdare Başkanı Abdulaziz Hacı Zakirov ile Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkan Vekili Dr. Fatih Mehmet Aydın da katıldı.