Hatay Müftülüğü

"Genç sahabeler Peygamberimizin güvenine lâyık olmak için gece gündüz çalıştı"

“Mevlid-i Nebi Haftası” münasebetiyle Belen İlçe Müftülüğü tarafından “Peygamberimiz ve Gençlik” konulu konferans düzenlendi.

Abone Ol

Hatay İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı konferansa; Belen Kaymakamı Hayrettin Baskın, Belen Belediye Başkan Vekili Uğur Kurt, ilçe müftüleri, kurum amirleri, din görevlileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, Diyanet İşleri Başkanlığınca haftaya özel hazırlanan "Hz. Peygamber ve Gençlik" temalı sinevizyon gösterimi ile devam etti.

Ardından İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu, “Peygamberimiz ve Gençlik” konulu bir konferans verdi.

Konuşmasına Peygamber Efendimizin (s.a.s.) faziletinden bahsederek başlayan Kavillioğlu, Kur’an-ı Kerim’de bahsedilen peygamberlerin hayatlarından örnekler vererek Hz. Âdem (a.s.) ve oğullarına değindi.

Hz. Âdem’in (a.s.) Habil ve Kabil isimli çocuklarının gençlere birer misal olduğunu; Habil’in iyiliği, güzelliği, doğruluğu temsil ettiğini, Kabil’in ise yanlışı, günahı ve hatayı temsil ettiğini söyledi. Hz. Nuh’un (a.s.) oğlunun kendisine iman etmemesine rağmen ona 'Ey oğulcuğum!' diye hitap ettiğini, oğlunun da kendisine 'Babacığım' diye saygıda kusur etmediğini, bugün anne ve babalara yanlış ifadeler kullanıldığını ve bunun doğru olmadığını vurguladı.

Müftü Kavillioğlu konuşmasına şöyle devam etti:

“Hz. Yusuf (a.s.) kuyuya atıldı, köle olarak satıldı, iffetiyle imtihan oldu, zindana atıldı, bunların hepsine sabretti. Mısır’a vezir olduğunda şükretti. Ailesine kavuştuğunda hamd etti. Bunlar, bizler için çok güzel örnektir. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de bizlere Hz. İbrahim’i de (a.s.) örnek gösteriyor. Yıldızı görünce yıldıza ‘Bu benim rabbimdir.’ dedi. Ayı görünce ‘Ay daha büyük ve parlak bu benim rabbimdir.’ dedi. Ay kaybolup güneşi görünce ‘Bu daha büyük ve parlak, olsa olsa bu benim rabbimdir.’ dedi. Güneş de kaybolunca ‘Bunların hiç birisi benim rabbim olamaz.’ diyerek aklı ve zekâsıyla Allah’ın varlığını ve birliğini kabul etti. Putlara tapan insanları Allah’a imana davet etti. Başta babasıyla mücadele etti. Oğlu Hz. İsmail de (a.s.) daha çocuk denecek yaşta Allah’a teslim oldu. ‘Babacığım emrolunduğun şeyi yap, inşallah beni sabredenlerden bulursun.’ diyerek Allah’ın emrine boyun eğdi. Peygamberlerin yaşamış oldukları bu imtihanların hepsi bize birer örnektir.” 

Konuşmasının devamında Peygamber Efendimizin (s.a.s.) gençlere verdiği önemden bahseden ve genç sahabelerin hayatlarından örnekler veren Kavillioğlu, Peygamber Efendimizin (s.a.s.) etrafında toplanan ve ona iman edenlerin çoğunun gençler olduğunu, Hz. Ali’nin (r.a.) 10 yaşında iman ettiğini, Efendimizin (s.a.s.) vefatına kadar hep yanında olduğunu, birçok savaşa katıldığını, vahiy kâtibi olduğunu, Hudeybiye antlaşmasını yazma görevinin de Hz. Ali’ye (r.a.) verildiğini, İslam’ın sancaktarlığını yaptığını, Muaz b. Cebel’in de (r.a.) genç yaşta Yemen’e vali olarak görevlendirildiğini, Peygamber Efendimizin (s.a.s.) gençlere güvendiğini ve karşılığında gençlerin de Peygamberimizin (s.a.s.) bu güvenine layık olmak için gece gündüz çalıştığını ifade etti.

Koferansın ardından Mevlid-i Nebi Haftası kapsamında Belen İlçe Müftülüğünce düzenlenen "Liseler Arası Naat Okuma Yarışması"nda dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.