Musibet anında sabretmek
Allah Resûlü (sas) Medine’de kabristanın yanından geçerken, çocuğunun kabri başında ağlayan bir kadına rastladı. Hz. Peygamber ona, “Allah’tan sakın ve sabret!” dedi. Kederinden onun Hz. Peygamber olduğunu fark edemeyen kadın, “Bana ilişme! Benim başıma gelen senin başına gelmedi!” deyiverdi. Bir müddet sonra oradakilerden biri kadına, onun Allah’ın Resûlü olduğunu söyledi. Kederli anne özür dilemek üzere Hz. Peygamber’in kapısına geldi. Yaptığına pişman olan kadın, “Allah’ın Elçisi olduğunu bilemedim.” diyerek mazeret beyan etti. Bunun üzerine Resûlullah ona şu karşılığı verdi: “Esas sabır, musibetin ilk başa geldiği anda gösterilmelidir.” (Buhârî, Cenâiz, 31) İnsanlar; bazen korku ve açlıkla bazen mal, can ve ürünlerle imtihana tabi olurlar. Deprem de Allah’ın takdiri ile gerçekleşen bir tabiat olayıdır. Kula düşen görev ve sorumluluk ise; muhtemel musibetlere karşı her türlü tedbirleri aldıktan sonra Allah’a tevekkül etmek, musibetin ilk anından itibaren de sabretmektir.
---
Düzce Depremi (1999)