#KEŞFET

Terzi Kendi Söküğünü Dikemez

İnsanların başkalarına yaptıkları hizmetleri kendilerine yapmadıklarını anlatmak için “Terzi kendi söküğünü dikemez.” deriz.

Abone Ol

İnsanların başkalarına yaptıkları hizmetleri kendilerine yapmadıklarını anlatmak için “Terzi kendi söküğünü dikemez.” deriz. Esasında kendi söküğünü dikemeyen terzi yoktur fakat bir ücret karşılığında yaptığı işe daha çok önem verip de kendi işini aksatan terziler vardır. İşte biz bu atasözünü kendi işimizin de önemli olduğunu hatırlatmak için kullanırız.

Sözgelişi başkalarına ev yaptığı hâlde kendisinin bir evi bile olmayan müteahhitler, yüzlerce kitabın çıkmasını sağlayıp da bir türlü kendi dosyasını yayına hazırlayamayan editörler, yine başkalarının çocuklarını yetiştirdiği hâlde kendi çocuğuna yeterince zaman ayıramayan eğitimcilerimiz vardır.

Tamam, hayatın devamını sağlamak adına para kazanmak ve başkalarının işini sorunsuz bir şekilde halletmek iyidir ama insanın kendi evindeki veya iş yerindeki sorunları çözmek için de biraz gayret göstermesi lazımdır. Çünkü çözüm bekleyen sorunların ve ihmal edilen işlerin sonu çok acı veren pişmanlıklarla bitebilir. Şöyle ki eğer bir elektrik ustası başkasının evinde çıkabilecek her türlü sorunu vaktinde giderirken, kendi evindeki elektrik kaçağını “yarın yaparım” diye ertelerse bir felakete kapı aralamış olur. İşte bu ustalık değildir. Asıl marifet, insanın kendi söküğünü de zamanında dikecek bir beceriye sahip olmasıdır.

Çok şükür ki kendi elleriyle evini yapan taşeron ustalar, kendi bahçesini çiçeklerle donatan bahçıvanlar, ailesinin eğitimiyle yakından ilgilenen eğitimciler ve en az başkalarının sağlığını önemsediği kadar kendi ailesinin sağlığıyla da ilgilenen doktorlarımız vardır, bundan sonra da olmaya devam edecektir. Ancak bu şekilde düşünen insan sayısı arttıkça yaygın olan kanaat, yani “Terzi kendi söküğünü dikemez.” sözü değişecektir ve belki de bunun yerine, “Terzi önce kendi söküğünü diker.” sözü hafızalardaki yerini alacaktır.

Tabii ki bu sözümüz bir temenniden ibarettir.

Tıpkı bu atasözünde olduğu gibi değişmesini istediğimiz her şey için değişimin kendimizden başlaması şarttır. Mesela çevre kirliliğinden bahseden bir kimse eğer yerlere çöp atmaya devam ediyorsa onun sözleri slogandan öteye geçemez. O sebeple gerçek hayatta karşılığı olmayan sözler ruhsuz bir cesede benzer. Nasıl ki her yeni gün gecenin örtüsünden sıyrılıp bizi öyle selamlıyorsa biz de gereksiz sözler örtüsünden sıyrılıp hayatı ve insanları aynı şekilde kucaklayabilmeliyiz.

Sahi, gerçekten de bunu yapabilir miyiz?

Kendi söküğümüzü dikmeye niyet ettikten sonra her şeyin üstesinden geliriz evvel Allah. Yeter ki biz buna yürekten inanalım, kendimizin ve yakınlarımızın işlerinin de önemli olduğunu aklımızdan çıkarmayalım.