Tüketim ahlakı ve israf
Yüce Allah, insanı ve varlık âlemini yaratmış, insanın ve bütün varlıkların ihtiyaçları ile birlikte yeryüzü ve etrafını sayısız nimet ve rızıklarla donatmıştır. Allah’ın kendisine ihsan ettiği nimetlerin tüketim ve harcamasında insana düşen vazife; cimriliğe düşmemek, nimeti vereni unutarak aşırılıkla israfa gitmemek, bu ikisinin ortasında orta yolu benimsemektir. İslam’da, kişiler mülklerinde sınırsız tasarruf hakkına sahip değillerdir. Çünkü asıl mülk sahibi Allah’tır. İslam, kişiye servet edinmede nasıl birtakım kurallar koymuşsa, elde edilen servetin tüketiminde de meşru ölçüler doğrultusunda hareket edilmesini emretmiştir. Sahip olunan servetleri gerekli görülen yerler dışında veya gereğinden fazla harcamaya israf denir. İsraf kesin olarak Kur’an-ı Kerim’de haram kılınmıştır. İsrafın hem kişisel planda hem de toplumsal boyutta maddi ve manevi pek çok zararları bulunmaktadır. Yüce Rabbimiz, bizlerden, iktisatlı ve ölçülü olmamızı ve de israftan uzak durmamızı istemektedir.
---
Songüz Sonu