#KEŞFET

Akabe Biatlarının gerçekleştiği yer

Akabe Biatları nerede yapıldı? Akabe Mescidi Mekke'nin neresinde. Mekke'deki ziyaret yerlerinden Akabe denilen yerde tarihte hangi olay oldu?

Abone Ol

Peygamber Efendimiz yıllarca Mekke halkını İslam’a davet etmiş, ancak Mekkelilerin inatçı tutumu yüzünden büyük zorluklarla karşılaşmıştı. Ne varki, onların bu tutumu İslam Peygamberini vazifesinden alıkoyacak değildi. İslam’ın nuru insanlığı aydınlatmaya devam edecekti. Bunun için Yüce Allah yeni bir ufuk açtı. İslam’ın yayılması için daha elverişli bir çevre hazırladı. Bu çevre Medine idi.

Peygamberliğinin on birinci yılı hac mevsiminde Hz. Muhammed (sas) Mekke dışına çıktı. Medine’den gelen altı kişilik bir toplulukla karşılaştı. Onlara Peygamber olduğunu söyledi. Kur’an okudu. Allah’ın emirlerini anlattı. Onları Müslüman olmaya davet etti. Medineliler iyi düşünceli insanlardı. Peygamberimizin söylediklerinin akla uygun ve doğru olduğuna kanaat getirerek Müslüman oldular. Medine’ye dönünce orada İslam’ın yayılmasına çalıştılar.

I. Akabe Biatı: (Peygamberliğin 12. yılı)

Ertesi yıl Mekke’ye gelen Medinelilerden 12 kişilik bir grup, Mekke yakınında Akabe denilen yerde Peygamberimizle görüştü. Reisleri Esad b. Zürare idi. Aralarında bir yıl önce Müslüman olmuş beş kişi de vardı. Bunlar. “Allah’a şirk koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, yalan ve iftiradan sakınmak, Peygambere karşı gelmemek” hususunda Peygamberimize biat ettiler, söz verdiler. Buna I. Akabe Biatı denir.

Medineliler kendilerine İslamiyeti öğretecek bir kimse istediler. Peygamberimiz de bu görevi yürütmek üzere Mus’ab’ı gönderdi.

Mu’sab, Medine’de İslam’ın öğretilmesi ve yayılmasında büyük hizmetler gördü.

II. Akabe Biatı: (Peygamberliğin 13. yılı)

Bu yıl Medine’deki Müslümanlardan 75 kişilik bir grup Mekke’ye geldi. Bunların ikisi kadındı. Akabe denilen yerde Peygamberimizle görüştükten sonra II. Akabe Biatı gerçekleşti. Buna göre, Medineliler; kadınlarını, kızlarını nasıl koruyorlarsa Peygamberimizi de öyle koruyacaklarına söz verdiler. Hepsi ellerini peygamberimize uzatarak biat ettiler.

Bundan sonra Peygamberimiz aralarından 12 kişiyi temsilci seçmelerini istedi. Onlar da 12 kişiyi temsilci olarak seçtiler. Hepsi de Hz. Peygambere: “Darlık ve genişlik zamanında, her hâl ve durumda itaate, sözün daima doğrusunu söylemeye ve Allah yolunda herhangi bir şeyden korkmamaya” söz verdiler.

Akabe biatları İslam’ın yayılmasında önemli bir dönüm noktası oldu.

Mina’da bulunan Cemre-i Kübra (büyük şeytan)dan Mekke-i Mükerreme istikametine doğru az ilerde sağ tarafta bir mescit bulunmaktadır. Bu mescide Akabe Mescidi veya Biat Mescidi denmektedir. Bu mescidin bulunduğu yerde tarihin akışını değiştiren biat olayı yaşanmıştır. Bu büyük olayın anısına yapılan bu mescid, tarih boyunca birçok defa yenilenmiştir. Bizim için önemli olan, bu mescidin bulunduğu yerin hatırasıdır. Burası, hac mevsiminde Medine’den gelen sahabilerin Resûlullah (sas) ile buluşarak ona biat ettikleri yerdir.

Hacer’ül-Esved'in önemi nedir? Hacer’ül-Esved'in önemi nedir?

Bilindiği gibi Resûlullah (sas), bütün benliğiyle insanları hidayete ulaştırmak için çabalıyordu. Bu hususta elinden gelen bütün gayreti gösteriyordu. Resûlullah (sas)’ın uzun süren bu gayretleri nihayet önemli bir karşılık bulmuştu.

Bir hac mevsiminde Peygamber Efendimiz (sas), Yesrib’ten gelen ve Hazrec kabilesine mensup bulunan altı kişiyle karşılaştı ve onlara İslâm’ı tebliğ etti. Bu kişiler son bir peygamber geleceğini Yahudilerden duymuşlardı. Bu Hazreçliler, Allah Resûlü (sas)’nün davetini kabul ettiler ve Müslüman oldular.

Bir sene sonra Medine’den on iki kişi Müslüman olarak gelip Allah Resûlü (sas)’ne burada biat ettiler. Bu yapılan biata ‘Birinci Akabe Biatı’ denildi. Bu biattan sonra Resûlullah (sas), Musab b. Umeyr (ra)’ı Kur’an-ı Kerim’i ve İslâm’ı onlara öğretmek üzere görevlendirerek yanlarına verdi.

Mus’ab b. Umeyr (ra)’in ve bu sahabilerin gayretleri sonucu ertesi sene, Medine’den yetmiş iki erkek ve iki de kadın, Allah Resûlü (sas) ile Akabe’de buluştular. Allah Resûlü (sas)’ne biat ederek onu canları, malları ve ırzları gibi koruyacaklarına söz verdiler. Ayrıca Resûlullah (sas)’ı Medine’ye hicret için davet ettiler. Bu biatte Hz. Peygamber’in amcası Abbas (ra) da bulunmuş ve Medinelilere verdikleri söz ile nasıl büyük bir tehlike ile karşı karşıya geleceklerini anlatmıştır. Verdikleri sözün ne anlama geldiğini açıklayarak, Allah Resûlü (sas)’nü koruyamayacaklarsa onu Medine’ye çağırmamalarını ve Mekke’de tebliğine devam etmesinin gerekliliğini söylemiştir. Onlar, biatlarının ne anlama geldiğini bildiklerini ve İslâm için bütün bu tehlikeleri göze aldıklarını söyleyerek söz verdiler.

Bu biatla Hicret’in de yolu açılmış oldu ve tarihin akışını değiştirecek büyük değişim süreci hız kazandı. Bu, İslâm dininin insanlara ulaştırılması için artık Medine-i Münevvere’nin merkez seçilmesi anlamına da geliyordu. Dolayısıyla Yesrib’in Medine-i Münevvere’ye dönüşüm süreci de böylece başlamış oldu.

Kabe'ye dair bilinmesi gereken her şey Kabe'ye dair bilinmesi gereken her şey

İşte Akabe, bu büyük olayın yaşandığı yerdir. Akabe’den geçerken Müslüman, bu kuytu köşede Resûlullah (sas)’ın İslâm’ı nasıl güçlüklerle insanlara ulaştırdığını, bunun için ne kadar sıkıntılar çektiğini ve ilk müslümanların İslâm için nasıl hayatlarını, mallarını, canlarını ve her şeylerini ortaya koyduklarını bir kez daha hatırlamalı ve İslâm için ne yapıp yapamadığı hususunda kendi konumunu bir gözden geçirmelidir.

Akabe biatları, Medineliler için hayatlarının olumlu anlamdaki en büyük değişimi idi. Acaba kutsal iklime yaptığımız yolculuk olumlu anlamda bizim hayatımızda ne gibi bir değişim meydana getirecektir? Bundan böyle Hz. Peygamberin getirdiği evrensel ilkeleri benimseme ve hayata geçirme bağlamında hayatımızda herhangi bir gelişim olacak mıdır? İşte Akabe’de bunun muhasebesi yapılmalıdır.

Diyanet Haber (@diyanethbr)'in paylaştığı bir gönderi