Ramazan ayında hayırlı ve güzel bir etkinlik yapmak amacıyla sosyal medyada bir araya gelen gençler, başkent Saraybosna'da çocuklara cami sevgisi aşılanması ve teravih namazına gitmeleri için yapılan geleneksel etkinliği İstanbul'da da yapmaya karar verdi.
Bu kapsamda, teravih namazında camilere giden gençler, çocukların ayakkabılarına balon bağlayıp, bunun içine para, şeker ve çikolata gibi çeşitli hediyeler bıraktı.
Namazın ardından ayakkabılarına koyulan hediyeleri ve camiye gelmelerini teşvik eden not yazılı kartları gören çocuklar, balonlarla da oynayıp mutlu oldu.
- "Çocuklar ve aileleri etkinlikten çok memnun oldu"
Bilgisayar mühendisi Enes Yalçın (27), yaptığı açıklamada, ramazanın ilk günü sosyal medyada, "Ramazanda şöyle gönüllere girecek güzel bir etkinlik ne yapabiliriz? Yok mu bir orijinal fikir?" yazıp paylaşımda bulunduğunu söyledi. Paylaşım üzerine çok sayıda olumlu dönüş aldığını ifade eden Yalçın, Seyfullah Kar'ın bahsettiği Bosna'daki geleneği İstanbul'da da yaşatma kararı aldıklarını belirtti.
"Teravih vakti bir çocuğu gülümset operasyonu" ismini verdikleri etkinlik sayesinde çocukların camiye isteyerek ve şevkle gidebileceğini dile getiren Yalçın, "Çocuklar ve aileleri, bu etkinlikten çok memnun oldu. Bosna'da bu gelenek sayesinde çocuklar anne ve babalarını camiye götüren taraf haline gelmiş. Biz de buna benzer bir geleneği Türkiye'de oluşturursak çok iyi olur." dedi.
Seyfullah Kar, yıllar önce gittiği Saraybosna Başçarşı'da iftar verildikten sonra bu geleneğin uygulandığını gördüğünü söyledi.
Bu geleneğin Saraybosna'da uygulanmaya devam ettiğini dile getiren Kar, sosyal medyadaki paylaşımı gördükten sonra Enes Yalçın ile iletişime geçtiğini ve bu geleneği İstanbul'da yaşatmaya çalıştıklarını kaydetti.
- "Amacımız Türkiye'nin her yerinde bir gelenek haline gelmesi"
Kampanyaya destek veren gençlerden Beyza Ceren, sosyal medyada etkinlikten haberdar olduktan sonra arkadaşıyla beraber bu organizasyona katıldığını anlattı.
Etkinlikle çocukların camiyi sevmesini ve alışmasını hedeflediklerini, bu kapsamda olumlu dönüşler aldıklarını kaydeden Ceren, "Çocukların, camileri yuva olarak benimsemesini istiyoruz. Bu etkinlikle, başları sıkıştığında, şu anda veya ileriki zamanlarda camileri, güvenli ve onlara mutlu anılar hatırlatan bir ortam olarak düşünmelerini hedefliyoruz." diye konuştu.
İsteyen herkesin etkinliğe katılabileceğini vurgulayan Ceren, ilk çıkış noktalarının ramazan olduğunu ama ilerleyen zamanlarda organize olup her vakitte bu etkinliği yapmak istediklerini ifade etti.
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Saliha Betül Yılmaz (25) ise sosyal medyada bazı kişilerin böyle bir geleneği ihya etmek istediklerini görünce harekete geçtiğini belirtti.
Asıl birinci hedeflerinin ekip olarak toplandıkları arkadaşlarıyla bir kardeşlik ortamı oluşturmak olduğunu kaydeden Yılmaz, "Çocukların caminin onların yuvası olduğu, iyi anlarında, kötü anlarında, sevinçli anlarında, her anlarında bir sığınak olduğu kalplerine nakşolsun istedik. Bazılarının yaşı çok küçük. Belki hiç hatırlamayabilirler ama hafızalarının bir yerinde o sevinç, o anı kalsın istedik. Asıl büyük amacımız bunun Türkiye'nin her yerinde bir gelenek haline gelmesi." ifadelerini kullandı.
Yılmaz, kurumların da sahiplenmesiyle bu geleneğin Türkiye geneline yayılabileceğine değinerek, "Bunu birkaç genç bir araya geldiğimizde her yere yaymamız mümkün değil. Bu yüzden bu konuda onların da adım atmalarını çokça arzu ederiz. Buna vesile olursak çok mutlu oluruz." dedi.
Çocuğuyla birlikte Büyük Çamlıca Camisi'ne teravih namazına gelen Kerime Aykut da etkinliğin çocukların camiyi sevmesi açısından çok güzel bir çalışma olduğunu dile getirerek, etkinliğin devam etmesini istedi.