Giresun Müftülüğü

Dr. Ata: Ailede ülfet, dünyada cennet

Giresun’da "Değerleriyle Güçlü Ailem" projesi kapsamında "Ailede Çözüm Becerileri" konulu konferans düzenlendi.

Abone Ol

Diyanet İşleri Başkanlığınca başlatılan "Değerleriyle Güçlü Ailem" projesi kapsamında Giresun İl Müftülüğü, "Ailede Çözüm Becerileri" konulu konferans gerçekleştirdi.

Çotanak Konferans Salonu’nda düzenlenen konferans Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Programın açış konuşmasını yapan Giresun İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay, toplumun çekirdeği olan ailenin korunması, yuvaların dağılmaması ve nesillerin sağlam bir zeminde yetişmesi için tüm topluma önemli sorumluluklar düştüğünü vurguladı.

Bireyselciliğin, aile bağlarını zayıflattığını, medya ve sosyal medya araçlarında oluşturulan planlı çerçevelerin bu süreci hızlandırdığını ifade eden İl Müftüsü Kılıçbay, "Aile, Rabbimizin bizlere emanet ettiği bir gözbebeği gibidir. İnsan, gözünü dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı nasıl koruyorsa, aile yuvasını da aynı hassasiyetle muhafaza etmelidir. Çünkü aile, sevgi, merhamet ve bağlılıkla örülen, insanı hayatta tutan en güçlü bağlardan biridir.
Yüce Allah’ın emirleri doğrultusunda hareket ettiğimizde, ailemizi sağlam bir şekilde koruyabilir ve gelecek nesillere güçlü bir toplum bırakabiliriz. Şefkat, merhamet, sadakat ve fedakarlık, aileyi ayakta tutan değerlerdir. Bu değerleri yaşatarak, hem bu dünyada hem de ahirette huzur bulabiliriz." dedi.

- "Evlerimizi iltifat ve güzel sözlerle zenginleştirelim"

Ardından kürsüye gelen Diyanet İşleri Başkanlığı Başkanlık Müşaviri Dr. Ulvi Ata, "Ailede Çözüm Becerileri" konulu konferans verdi.
Aile kurumunu korumanın ve sürdürülebilir kılmanın her zamankinden daha fazla çaba ve farkındalık gerektirdiğini belirten Başkanlık Müşaviri Dr. Ulvi Ata, "Bizler, yuvalarımızı Yüce Allah’ın emri ve Sevgili Peygamberimizin sünneti üzerine inşa eden bir toplumuz. Aile, öncelikle sevgiyi, saygıyı ve anlayışı inşa ettiğimiz bir okuldur. Eşler birbirine, ebeveynler evlatlarına olumsuz ifadeler yerine teşvik ve takdirle yaklaşmalıdır. Unutmayalım, bir tatlı söz, bir gönül alıcı davranış, nice kırgınlıkların ilacıdır.
Aile, bazen sabrı sınayan, bazen metaneti öğreten bir imtihan alanıdır. Ancak, öfke kontrolü ve bütüncül bir yaklaşımla ailemizi bir arada tutabiliriz. Eşimize, çocuklarımıza ve kendimize Yüce Allah’ın yarattığı değerli birer emanet olarak bakmalı ve aziz bilmeliyiz. Bu bilince ve farkındalığa ulaşırsak elimizden ve dilimizden başta ailemiz olmak üzere hiç kimse zarar görmez. 
Sabır ve metanetle hareket ettiğimizde, çözümsüz gibi görünen sorunların üstesinden gelebiliriz. Elimizdeki bu büyük değerin farkına varmalı, olası sorunları çözmek için elimizi değil, yüreğimizi taşın altına koymalıyız." dedi.

- "Evlilik külfet değil, rahmettir"

Evliliğin özgürlüğü sınırlayan bir külfet olarak algılanmasının aile yapısına zarar verdiğini belirten Dr. Ulvi Ata şunları söyledi:

"Çocuklarımız, evlerinde huzur ve mutluluğu gördüğünde, evliliği bir yük değil, bir rahmet ve bereket vesilesi olarak algılar. Çocuklarımızın sorumluluk duygusunu teşvik etmeli ve onlara güzel ahlakla örnek olmalıyız. Çünkü çocuklar bizim aynalarımızdır. Onlar, bizde gördüklerini hayata taşır.
Bugün yaşanılan en büyük kayıplardan biri, sofraların ve hanelerin hoş sohbet ve güzel sözlerden mahrum bırakılmasıdır. Aile bireylerinin bir araya gelemediği bir evde, sevgi ve bağlılık zor filizlenir. Sosyal medya ve televizyon bağımlılığı, aile değerlerimizi tehdit eden bir alışkanlık haline gelmiştir. Kendi kültürüne uzak olan, aslında bir tür gurbet hayatı yaşıyor demektir. Şimdi aslımıza, özümüze dönme vaktidir. Hanelerimizi gönüllerin buluştuğu yerler haline getirmeliyiz. Çünkü ailede ülfet varsa, dünya cennet olur."