Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından organize edilen "Üç Aylara Başlarken, Şehirlerin Kalbi Camilerimizde Buluşuyoruz" etkinliği kapsamında yılın ilk sabah namazı sonrası Türkiye genelindeki camilerde programlar gerçekleştirildi.
Giresun İl Müftülüğünce Müftüoğlu Camii’nde düzenlenen programda cami görevlileri Kur’an-ı Kerim’den aşırlar okudu.
Sabah namazının cemaatle kılınması, salavat ve tesbihatın ardından Giresun İl Müftü Yardımcısı Fatih Sarıgül cemaate hitap etti.
İl Müftü Yardımcısı Sarıgül, her yeni yılın, insan için hayatını gözden geçirme ve yeni başlangıçlar yapma adına büyük bir fırsatlar sunduğunu vurguladı.
- "Yüce Allah’ın rızasına uygun bir hayat yaşayalım"
Zamanın hızla akıp gittiğini fark ettiren dönüm noktalarının, hataları telafi etme, iyilikleri artırma ve yeni hedefler belirlemeye vesile kılınması gerektiğini belirten Sarıgül, şunları kaydetti:
"İster hicri ister miladi takvime göre adlandıralım, zamanın gerçek sahibi ve yaratıcısı Yüce Allah’tır. Her bir anımızı bizlere emanet olarak veren O’dur. Zamanı anlamlı kılan ise, onu nasıl geçirdiğimiz ve ne uğrunda harcadığımızdır.
Eğer ömür, iman ve salih amellerle donatılmış, emanet ve sorumluluk bilinciyle yaşanmışsa, hem anlam kazanmış hem de bereketlenmiş olur. Bu dünyadaki imtihanın anahtarı, ömrü Allah’ın razı olacağı bir yaşamla şekillendirmektir.
Şimdi, kendi iç dünyamızı sorgulayarak, eksiklerimizi görüp telafi etme, geçmişin muhasebesini yaparak geleceği daha sağlam adımlarla inşa etme zamanıdır. Her yeni başlangıç, temiz bir sayfa açarak daha bilinçli bir yaşam sürme gayretini beraberinde getirmelidir."
- "Günlerimizi iyiliklerle geride kalan günlerden üstün kılalım"
Sarıgül, her günü iyilikle süslenmiş bir hayata çevirebilmek için çaba göstermenin hem bireysel mutluluk hem de toplumsal huzur açısından ne denli önemli olduğunu şu sözlerle ifade etti:
"Yeni yılda elimizi, dilimizi, gözümüzü, kulağımızı, gönlümüzü ve zihnimizi günahlardan, haramlardan korumalı, bizi iyiye ve doğruya ulaştıracak bir hayat tarzını benimsemeliyiz.
Hayat, her günün geçen günlerden daha üstün olması gereken bir yolculuktur. Bu nedenle zamanımızı daha verimli kılmalı ve birbirimizi hayırlı işlere teşvik ederek ebediyet yurduna hazırlanmalıyız. Ailemize, anne ve babamıza, eşimize ve evlatlarımıza karşı sorumluluklarımızı hakkıyla yerine getirmeli, akrabalarımız ve komşularımızla olan ilişkilerimizi samimiyet ve yardımlaşma üzerine inşa etmeliyiz. Dünyanın neresinde olursa olsun mazlum ve mağdur olan kardeşlerimizin acısını paylaşmalı, onların ihtiyaçlarını gidermek için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz. Hayatımızın her anını, insanlığa faydalı işler yapmak ve kötülüklere engel olmak adına en güzel şekilde değerlendirmek için kararlılıkla ilerlemeliyiz."
