Evvâbîn namazı nedir ve nasıl kılınır?
Evvâbîn kelimesi “tevbe edip Allah’a sığınanlar ve O’na yönelenler” anlamındaki evvâbın çoğuludur. Kur’ân-ı Kerîm’de beş yerde tekil (Sâd 38/17, 19, 30, 44; Kāf 50/32), bir yerde de çoğul (el-İsrâ 17/25) şekliyle geçen bu kelime ile eski peygamberlerin ve salih kulların her zaman Allah’a yöneldikleri, tövbe edip O’na döndükleri anlatılır. Kelime bazı hadislerde de tekil ve çoğul olarak yer almakta ve benzeri anlamlar taşımaktadır. Yukarıdaki âyetler arasında özellikle İsrâ sûresinde geçen evvâbîn kelimesi müfessirler tarafından “günah işlediğinde derhal tevbe edip Allah’a yönelen, Allah’a itaat ederek hayır işleyen kimseler” şeklinde açıklanmıştır.
Bunun yanı sıra akşam namazından sonra kılınan nafile namaz (Taberânî, el-Mu‘cemü’l-evsat, I, 250; VII, 191) için de, “Evvâbîn namazı” tabiri kullanılmıştır. Hatta fıkıh geleneğinde ve halk arasında bu kullanım daha yaygındır.
Senetleri bakımından zayıf olmakla birlikte Resûl-i Ekrem’den (sas) nakledilen “Kim akşam namazından sonra kötü söz söylemeksizin altı rekât namaz kılarsa, bu kendisi için on iki senelik ibadete denk tutulur.” (Tirmizî, Salât, 209; İbn Mâce, İkāme, 185) rivayeti de bazı âlimlerce evvâbîn namazı ile irtibatlandırılmıştır. Ayrıca Hz. Peygamber’in kendisinin de akşam namazından sonra altı rekât namaz kıldığı rivayet edilmiştir (Bkz. Şevkânî, Neylü’l-evtâr, III, 525).
Altı rekâtlık bir namaz olan evvâbîn namazı, tek selamla kılınabileceği gibi ikişer rekat hâlinde üç selamla da kılınabilir (Şürünbülâlî, Merâkı’l-felâh, I, 148).