Kur'an-ı Kerim'in dünyadaki en eski el yazmalarından biri olarak bilinen "Katta Langar Mushafı", kasımda Fransa'nın Louvre Müzesi’nde başlayacak "Kervan Yolları Kavşağındaki Özbekistan Vahalarının Hazineleri" konulu sergide yer alacak.
137’si Özbek müzelere, 31’i de dünyanın önde gelen müzelerine ait, Özbekistan'ın tarihi ve kültürüyle ilgili 168 tarihi ve kültürel varlık, 24 Kasım 2022 - 6 Mart 2023 tarihlerinde Louvre Müzesi’nde sergilenecek.
Müzede yer alacak Özbekistan’a ait tarihi ve kültürel varlıklar arasında Türk-İslam dünyasının en nadide el yazmalarından 8. yüzyıla ait Katta Langar Kur'an-ı Kerim Mushafı öne çıkıyor.
8. asrın son çeyreğinde Arapçanın Kufi-Hicaz tarzıyla hayvan derisine yazıldığı belirlenen "Katta Langar Musfahı", 53x35 santimetrelik sayfa boyutlarına sahip.
Orta Asya’ya nasıl ve kimler tarafından getirildiği bilinmeyen mushafın sadece son 100 yıla ait geçmişi biliniyor. Mushaf, uzun yıllar Özbekistan’ın Kaşkaderya bölgesindeki adını aldığı Katta Langar köyünde bulunan camide muhafaza edilmesinin ardından 2003'te hediye verildiği Özbekistan Müslümanları Dini İdaresi Kütüphanesi'nde muhafaza altında tutuluyor.
Katta Langar Mushafı'nın bir sayfası Özbekistan Şarkşinaslık Enstitüsü El Yazmaları Merkezi'nde, iki sayfası Buhara İl Kütüphanesi'nde, 13 sayfası da Özbekistan Müslümanları Dini İdaresi Kütüphanesi'nde olmak üzere 16 sayfası Özbekistan’da bulunuyor. 1984'te Sovyetler Birliği yetkililerince muhafaza edildiği camiden 67 sayfası alıkonulan mushaf sayfalarının akıbeti hala bilinmiyor.
1936'da Rusya Bilimler Akademisinin St. Petersburg'daki Doğu El Yazmaları Enstitüsü tarafından kimliği belirsiz bir kadından satın alınan Katta Langar Mushafı'nın 81 sayfası ise hala söz konusu enstitüde muhafaza ediliyor.
Özbekistan Müslümanları Dini İdaresi Başkanı, Baş Müftü ve Özbekistan Uluslararası İslam Akademisi Fahri Doktoru Nuriddin Haliknazarov, "Katta Langar Mushafı" hakkında Anadolu Ajansına değerlendirmelerde bulundu.
Haliknazarov, Katta Langar Mushafı'nın İslam dünyasının eşsiz bir el yazması olduğunu kaydederek, "Halen Özbekistan Müslümanları Dini İdaresi Kütüphanesi'nde muhafaza edilmekte olan 'Katta Langar' adıyla bilinen mushaf, Kur'an-ı Kerim'in dünyadaki en eski ve en nadide el yazmalarından biridir." dedi.
El yazması üzerinde araştırma yapan bilim insanlarının mushafın Arapça dil bilgisi kurallarının oluşturulduğu 8. yüzyılın son çeyreğinde yazıldığını tespit ettiklerini belirten Haliknazarov, daha önce bölgede yaygın olan Işkiye Tarikatı şeyhleri tarafından muhafaza edilen mushafın son 100 yılda Katta Langar köyündeki camide muhafaza altında tutulmasından dolayı bu adla anıldığını kaydetti.
Mushafın cilalı hayvan derisi üzerine Arapçanın en eski yazı türlerinden biri olan Kufi-Hicaz tarzıyla yazıldığını anlatan Haliknazarov, deri cildinin 14. yüzyıla ait olduğunu, 17. yüzyılın ortalarında restore edildiğini, kapak ve sayfaları birbirine tutturmak için Arapça metinli kağıtların yapıştırıldığını dile getirdi.
Katta Langar Mushafı'nın farklı yıllarda farklı insanlar tarafından restore edildiğini, süslemeler ve noktalarla doldurulduğunu anlatan Haliknazarov, örneğin bazı sayfaların yırtık köşelerinin yamalı olduğunu, yamalı yerlerdeki Kur'an sürelerinin ise Nesih yazısıyla yazıldığını, bazı sayfalarda süreler arasına desenler çizildiğini ve üzerine sürenin adı ve ayet sayısının yazıldığını aktardı.
Özbekistan Müslümanları Dini İdaresi Kütüphanesi'nde muhafaza edilen Büyük Langar Kur'an-ı Kerim Mushafı'nın Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in girişimleriyle restore edilerek asırlık toz ve zararlı bakterilerden temizlendiğini kaydeden Haliknazarov, bu restorasyon çalışmalarının Özbek uzmanların yanı sıra Fransa Louvre Müzesi restoratörlerinin de katılımıyla 2019, 2020 ve 2021 yıllarında üç etapta gerçekleştirildiğini belirtti.
İslam dünyasının nadide el yazmalarından Katta Langar Mushafı'nın sadece iki sayfasının Louvre Müzesi’nde sergileneceğini dile getiren Haliknazarov, mushafın tarihi önemi ve İslam dünyasındaki değeri itibarıyla sadece Özbekistan’ın değil, belki de tüm insanlığın manevi zenginliği olarak yüzyıllar boyunca muhafaza edileceğini sözlerine ekledi.