Ebu Hureyre (ra)’den rivayet edildiğine göre Peygamber (sas) şöyle buyurmuştur: “Bir insan, dünyada diğer insanın ayıbını örterse Allah da kıyamet gününde onun ayıbını örter.” (Müslim; Birr, 72)

Her insanın yaşamı boyunca kendisine ait hata, günah, yanlış, kusur, ayıp ve buna benzer uygun olmayan halleri olabilmektedir. Başkaları tarafından bilinmesinin arzu edilmediği, bilindiği takdirde toplum içerisinde bireyi zora sokacak ayıpların örtülmesi, birey ve toplum sağlığı açısından önem arz etmektedir. Ayıp ve kusurlarının dillerde dolandığı bir toplumun gizlilik perdesi de kalkmış olur.

Gizlilik perdesi, toplumu ve onu şekillendiren bireylerin hayatlarındaki mahrem alanların üzerine örtülen bir perdedir. İnsan, hayatına dair her detay ve ayrıntının başkaları veya en yakınları tarafından dahi bilinmesini istemez. Bunun ifadesi olarak hadiste geçen kavram bu alanın önemine dikkat çekmektedir. Gördüğünüz bir kusur ve ayıp, sır dünyanızın raflarındaki yerini alsın. Raflara eklediğiniz her bir sır, sizlerin de kendi dünyasına ait ayıp ve kusurlarınızın Allah tarafından örtülmesi sonucunu doğurur.

İnsan haklarını hiçe sayan, kul hakkını ihlal eden, zulüm ve haksızlık gibi toplum düzenini bozan bir günahı işleyen birisinin bu hatalarının örtülecek hiçbir tarafı yoktur. Yargı önünde en kısa zamanda hesabını vermesi gerekir. Örtülecek olanlar, başkasının bilmesinin kimseye fayda sağlamayacağı bireysel hata ve yanlışlardır.

Ayrıca hadis, başkalarının hata ve yanlışlarından faydalanarak kendisine ait bir dünya oluşturmaya çalışanlara da bir uyarıda bulunmaktadır. Herkesin kendi hata veya yanlışları ile yüzleşmesi ve onları terk etmek için uğraşması gerekir. Başkalarının ayıplarını kendinize kariyer basamağı yapmayın. Önce kendi kusur ve ayıplarınızı görün, sonrasında da başkalarının hata ve kusurlarını örtmeye çalışın ki karşınızdakiler de sizin kusurlarınızı örtsün.

“Allah’ın bildiğini kuldan mı gizleyeyim” diyerek kendisine has bir dürüstlük anlayışı ile işlediği her haram ve günahı toplumda anlatmaya çalışmak da büyük hatalardan birisidir. Herkesin haram ve günahlarını açıkça anlattığı bir toplumda mahrem ve utanma hissiyatlarının kaybolması neticesi ortaya çıkar. Gizli kaldığı takdirde kimsenin şahitlik edemeyeceği günaha herkesi şahit kılmak niye!

Kimseye fayda sağlamayacak kusur, hata, ayıp ve yanlışların üzerinin örtülmesi, bireysel ve toplumsal yaşam dengesine katkıda bulunur. Ayrıca Allah’ın bizim hatalarımızı örtmesine de vesile olur. Hem bu dünyada hem de özlemle beklediğimiz ahirette.