"(Peygamber şöyle dedi:) “Şu hâlde Allah’a sığının. Şüphesiz, ben sizin için O’nun tarafından apaçık bir uyarıcıyım." (Zâriyât, 51/50)
İnsanı yaratan Allah (cc), onu kendisine iman edip kulluk etmekle yükümlü kılmıştır. Bu yükümlülüğü hatırlatmak için tarihin çeşitli zamanlarında peygamberler göndermiştir. Gönderilen bu peygamberler de insanları Allah’a (cc) iman etmeye çağırmıştır. Bazı topluluklar ise peygamberlerinin bu çağrısını kabul etmemiş ve peygamberlerini yalanlamışlardır. Örneğin Lût’un (as) kavmi onun getirdiği ilahî mesajları yalanlamıştır. Firavun da Hz. Mûsâ’nın (as) getirdiği Tevrat’a iman etmeyip “Rabb”lik iddiasında bulunmuştu. Bu kavimler, her şeyi yaratan Allah’a (cc) sığınsalardı, sonunda başlarına gelen ilahî azaplara uğramayacaklardı.
Yalnız, Allah’a sığınmak ve O’nun gösterdiği yolda yürümek gerekir. Peygamberlerin görevi insanları uyarmaktır. İnsan, nefsine uyarak Allah’tan kaçmak yerine olanca gücüyle O’na yaklaşmaya çalışmalıdır.
Nezîr: Uyarıcı.