"Haydi, inkârcıların hoşlarına gitmese de, içten bir dindarlıkla yalnız Allah’a bağlanarak O’na dua edin." (Mümin, 40/14)
Allah’ı (cc) inkâr edenler, O’na inanan müminlerin de küfür içinde olmasını arzu eder, böylece Allah’ın dinine zarar vereceklerini düşünürler. Onların bu arzusu, inananlar yanında karşılık bulmaz. Çünkü Allah’a kul olmanın zevkine varanlar, Allah’ın hoşnutluğunu başkalarınınkine değişmez, onların kınamasına aldırmazlar. Bilirler ki, Allah’ın hoşnutluğunu kaybetmek hem dünyayı hem de ahireti kaybetmektir. Allah’a rağmen, insanların hoşnutluğunu kazanmaya çalışmaksa sonu hüsran olan bir çabadır.
Allah’ın rızasını gözetmek her şeyden önce gelmelidir. Allah’ın rızasını kazanmak dünya ve ahirette mutlu olmanın sebebidir. İhlasla ve karşılığını yalnızca Allah’tan bekleyerek yapılan dua da bir ibadettir.
İhlas: Halkın övmesini veya kınamasını düşünmeksizin, dinî görevleri sırf Allah için, halis bir niyetle yapmak.