Programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ağustosun, tarihe “Zaferler Ayı” olarak geçen müstesna bir dönem olduğunu belirterek, Malazgirt’ten Belgrad’a, Mohaç’tan Kıbrıs’a kadar uzanan nice başarılarla dolu olarak tarihe ismini altın harflerle yazdıran bu özel ayın sonuna gelindiğini ifade etti.
Ağustosun, Anadolu’daki son devlet Cumhuriyet’in kuruluşuna giden yolu açan büyük bir zaferin yıl dönümüyle kapatıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 Ağustos 1922’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği “hücum” emriyle ordunun Büyük Taarruzu başlattığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, düşman hatlarını birer birer dağıtan kahraman ordunun, 30 Ağustos günü gerçekleşen Başkomutan Meydan Muharebesi’yle, Yunan işgal kuvvetlerinin önemli bir bölümünü imha ederek İzmir yolunu açtığını hatırlattı.
Büyük Taarruz’un başlamasından 15 gün sonra kaçan düşmanın yakıp yıktığı İzmir semalarında Türk bayraklarının dalgalandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece ebedi vatan Anadolu topraklarını 3,5 yıla yakın hain emelleri ve pis çizmeleriyle kirleten düşmana karşı sahada verilen savaşın kazanıldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Her zaferimiz gibi Büyük Taarruz’la da istiklalimiz ve istikbalimiz için yapamayacağımız fedakarlık, üstesinden gelemeyeceğimiz zorluk olmadığını dosta-düşmana bir kez daha gösterdik. Elbette bir asırlık Cumhuriyet dönemimizin kendi içinde ayrı bir serencamı var. Acısıyla-tatlısıyla bir asrı geride bırakarak, aslında her biri diğerinin varisi ve temsilcisi devletler silsilemizin son halkası Cumhuriyetimizin dayandığı köklerin derinliğini ve sağlamlığını ispatladık. Büyük Taarruz’un üzerinden 101 yıl, Cumhuriyetimizin kuruluşunun üzerinden 100 yıl geçtiği şu dönemde, milletçe aynı hissiyatla, aynı azimle, aynı kararlılıkla Türkiye Yüzyılı vizyonu etrafında görüldüğü gibi kenetlendik.”
100’üncü Yıl Marşı’nın, tüm bu birikimi ve enerjiyi anlatan bir eser olarak milletin her bir ferdi tarafından sahiplenileceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözünden bestesine, jürisinden icrasına kadar bu eserin ülkeye kazandırılmasında emeği geçenleri tebrik etti.
“Türkiye Yüzyılı’nı inşa etme yolunda ilerleyen bir ülkeyiz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi dünyanın en büyük, en güçlü, en müreffeh 10 devletinden biri yapacağız” derken, bu altyapı, seviye ve donanıma güvendiklerini dile getirerek, “Yıllarca bu ülkenin ve milletin enerjisini hamasetle emenlerin, kendi korkaklıklarını, kendi zaaflarını devletin siyaseti gibi sunanların devri kapanmıştır. Artık yönetiminin vizyonuna, devletinin gücüne, milletinin irfanına ve ferasetine güvenerek Türkiye Yüzyılı’nı inşa etme yolunda ilerleyen bir ülkeyiz. Bu tespit, altı boş, içi kof, temelden yoksun bir özgüven değil, hakikatin ta kendisidir.” ifadelerini kullandı.
Doğudan batıya, kuzeyden güneye dünyanın neresine gidilirse gidilsin, devlet başkanlarından strateji kuruluşlarına, sivil toplum temsilcilerinden vatandaşına kadar herkesin Türkiye’nin bu yükselişini konuştuğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dostların bu yükselişi umutla ve sevinçle anlattığını, hasımların ise bu gerçeği kahırla ve öfkeyle takip ettiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST’te bugün yaklaşık 500 bin gencin bir araya geldiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
“Yarın inanıyorum ki daha da artacak, cuma günü daha da artacak. Çünkü TEKNOFEST gençliği büyük bir coşkuyla yarınlara doğru yürüyüşte. Gençlerimizin ufkunu, vizyonunu, birikimini, heyecanını, kabiliyetini ve enerjisini gördükçe, yarının Türkiye’sine de güvenle bakıyoruz. Maziden atiye uzanan yoldaki bu bayrak yarışında aldığımız emaneti, Allah’ın nasip ettiği, gücümüzün yettiği yere kadar taşıyacak, sonra da huzuru kalple gençlere teslim edeceğiz. Yahya Kemal ne diyordu: ‘Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi, senin uğrunda ölen ordu budur Ya Rabbi, ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın, galip et çünkü bu son ordusudur İslam’ın’. İşte bu yılki 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın bize hissettirdiği, yüreğimize düşürdüğü, dilimize getirdiği duygular bunlardır. Tabii asıl büyük kutlamayı 29 Ekim’de, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı törenlerinde yapacağız. Böylece, 19 Mayıs 1919’un 100’üncü yılıyla başlayan Milli Mücadele döneminin ilk asrını geride bırakmamıza ilişkin kutlamalar zincirinin son halkasını da şanlı tarihimize eklemiş olacağız.”
Kovid-19 salgını sebebiyle, Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışı başta olmak üzere bazı kutlamaları arzu ettikleri görkem ve kapsamda gerçekleştiremediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Milletimizin gönlünde bu önemli günlerin hepsinin de hak ettiği yeri aldığına inanıyoruz. İşte 26 Ağustos’ta Malazgirt’teydik, bir gün önce Ahlat’ta. Oralardaki coşku gerçekten her şeye değer. Bu duygularla 30 Ağustos Zafer Bayramınızı tebrik ediyorum. Büyük Taarruzda yer alan Gazi Mustafa Kemal’den neferine kadar ordumuzun tüm mensuplarını saygıyla, hürmetle, şükranla yad ediyorum. Hikayelerini en güzel İstiklal Marşımızda bulacağımız Milli Mücadelenin bilinen-bilinmeyen kahramanlarının her birini tazimle anıyorum. Canları pahasına bu büyük mücadeleyi zafere ulaştıran yiğitler başta olmak üzere, Cumhuriyet tarihi boyunca istiklal ve istikbal mücadelelerinde verdiğimiz tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbimden milletimize, önümüzdeki on yıllar, yüzyıllar, bin yıllar boyunca, bu vatan toprakları üzerinde nice zafer kutlamaları nasip etmesini temenni ediyorum.”
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş dua etti
Programda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş şehitler için dua etti. Başkan Erbaş, duasında şu niyazda bulundu:
“Ya Rabbel Alemin! Okumuş olduğumuz Kur’an-ı Kerim’den hasıl olan sevabı evvelen bizzat hülasa-i kainat, iki cihan serveri Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.s.) Efendimizin mübarek, münevver, mutahhar, aziz ruh-i tayyibelerine hediye eyledik, kabul eyle Ya Rabbi.
İlahi Ya Rabbi! Çanakkale’den 30 Ağustos’a, 15 Temmuz’dan günümüze, Bedir’den bugüne, vatan, din, iman için feda-yi can eden bütün şehitlerimizin ruhlarına hediye ediyoruz, kabul eyle. Başta devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün gazilerimizin, şehitlerimizin ruhlarına hediye eyledik, kabul eyle Ya Rabbi. Devletimizi, milletimizi, ezanımızı, bayrağımızı ilelebet payidar eyle Ya Rabbi.
İlahi Ya Rabbi! Devletimize, milletimize göz dikmiş vatan hainlerine, düşmanlara fırsat verme, birlik, beraberlik içerisinde, millet olarak bütün düşmanlara karşı koymayı bizlere nasip eyle Ya Rabbi. Peygamber ocağı şanlı ordumuzu karada, havada, denizde her zaman ve her yerde mansur ve muzaffer eyle Ya Rabbi.
İlahi Ya Rabbi! Millet olarak birliğimizi, beraberliğimizi daim eyle. Ya Rabbi! Sen buyuruyorsun ki; ‘Onlar tuzak kurarlar ancak Allah onların tuzaklarını bozar.’ buyuruyorsun. Ya Rabbi! Devletimiz, milletimiz, ezanımız, bayrağımız için dahili ve harici ve bedhahların kurmuş oldukları her türlü tuzakları kendi başlarına makus eyle Ya Rabbi.”
Programa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri ve davetliler katıldı.