Allah, esenlik yurduna çağırıyor ve dilediğini doğru yola iletiyor. (Yûnus, 10/25)
Rabbimiz (cc), bir önceki ayette dünya hayatını gökten düşen yağmur damlasına benzeterek, onun geçiciliğini ve değersizliğini açıklamıştı. Bu ayet ise sırât-ı müstakim üzere olan kimseler için cennete açık bir davetiyedir. Cennette, maddî ve manevî sıkıntılar, hoşa gitmeyen durumlar, yokluk, zorluk, acı vb. hâller bulunmayacaktır. Müminler orada ebedî huzur ve mutluluk içinde yaşayıp meleklerle selamlaşacaklardır. İşte bu yüzden cennete “dârusselâm” ismi verilmiştir. Bu yurda bizi ulaştıracak yolun adı da sırât-ı müstakimdir.
İslam, tüm insanlığı gerçek huzur ve saadete ulaştıracak yegâne yoldur.
Sırât-ı müstakim: Dosdoğru ve hak yol, Kur’an ve sünnetin yolu.
Dârusselâm: Her türlü afetten korunmuş esenlik yurdu, cennet.