Haftalık buluşma: Cuma namazı
Peygamberimiz (sas), meşakkatli Hicret yolculuğunun sonuna doğru Medine yakınlarındaki “Rânûnâ” denilen yere varmıştı. Allah Resûlü (sas), coşkuyla kendisini karşılamaya gelen müminlere orada hutbe irad etti ve ilk cuma namazını kıldırdı. Hicret esnasında gerçekleşen bu hadiseyle birlikte cuma günü, Müslümanların bir araya geldikleri haftalık bayram günü olarak belirlenmiş oldu. Bizler de o günden beri her cuma, büyük bir sevinç ve heyecan yaşıyoruz. Zira cuma, haftalık dirilişimize vesile olan müstesna bir gündür. Gündelik meşgalelerden sıyrılıp Rabbimizin huzuruna duruşumuzun adıdır. Duaların geri çevrilmeyeceği bilinciyle Allah’a yakarışın, kulluk ahdimizi yenilemenin vaktidir. Öyleyse, güneşin doğduğu en hayırlı gün olan cumanın feyiz ve bereketinden istifade edelim. Bugünü hep birlikte Allah’ı anıp O’na ibadet etmeye, kardeşlik bağlarımızı güçlendirmeye vesile kılalım. Çocuklarımızı sevgiyle cuma namazına alıştıralım, gençlerimizi cumanın huzuruyla buluşturalım.
---
Bir Hadis: “... Allah’ım! Bana borçlarımı ödemeyi ihsan eyle, benden fakirliği gider; kulağımı, gözümü ve kuvvetimi senin yolunda kullanmayı nasip eyle.” (Mâlik, Duâ, 495)
