Ben, benim de rabbim, sizin de rabbiniz olan Allah’a tevekkül ettim. Çünkü her canlının perçeminden tutmuştur (her canlının kontrolü O’nun elindedir). Şüphesiz, rabbimin yolu dosdoğru yoldur. (Hûd, 11/56)
Tarihin her döneminde bazı insanların farklı ilah arayışları olmuştur. Kimi puta, ateşe, güneşe; kimi de paraya, güce ve makama tapmıştır. Fakat mahlûkatın sahibi Allah’tan başka ilah yoktur. Hud’un (a.s.) kavmi olan Âd kavmi de putlara tapmaktaydı. Hz. Hud’a (a.s.) iman etmedikleri gibi “tanrılarımız seni çarpmış” diyerek onu küçümsemekteydiler. Hud (a.s.), onların bu inatçı ve saygısız tavırları karşısında onlardan ve inançlarından uzak olduğuna Allah’ı (cc) şahit tuttu. Yalnızca O’na dayandığını, hiçbir şeyden korkmadığını haykırdı. İşte ayet Hz. Hud’un (a.s.) bu haykırışını bizlere takdim etmektedir.
Bütün peygamberler bizim için örnektir. Mümin, içinde bulunduğu her durumda Allah’a güvenip dayanır.
Tevekkül: Elinden geleni yaptıktan sonra Allah’a güvenmek.
Nâsıye: Alın, perçem.