Korku namazı

Dinimizde namazın belirlenmiş vakitleri içinde eda edilmesi çok önemli olduğundan bu ibadetin vaktinde yerine getirilmesine yönelik bazı durumlara özel kolaylıklar tanınmıştır. Kolaylık içeren bu durumlardan biri de korku namazıdır. Korku namazı fıkıhta düşman, eşkıya, hayvan saldırısı, yangın, sel gibi felaketlerde farz namazları cemaatin tek imama uyarak nöbetleşe kılmasını ifade eden bir kavramdır. Nisâ suresi 102. ayet bu namazın kılınış şeklini bizlere öğretmektedir. Hz. Peygamber’in savaş dışında korku namazı kıldırmadığı bilinmekle birlikte İslam âlimleri, “Bir şeyden korkarsanız yaya veya binek üzerinde kılabilirsiniz. Korkunuz geçince Allah’ı, daha önce bilmediğinizi size öğrettiği gibi anın.” mealindeki Bakara suresinin 139. ayetinden hareketle savaş hâli dışında can veya mal kaybına sebep olabilecek korku ve tehlike barındıran durumlarda da bu namazın kılınabileceğine hükmetmişlerdir.

---

Bir Hadis: “Allah’ım! Bildiğim ve bilmediğim, hemen verdiğin veya daha sonra verdiğin (dünya ve ahiretin) her türlü şerrinden sana sığınıyorum.” (Hâkim, Deavât, 1914)