Medine’nin en karanlık günü
Enes b. Mâlik’in hiç unutamadığı iki gün vardı. İlki Allah Resûlü’nün Medine’ye geldiği gündü. O günden daha güzel ve daha parlağını görmemişti hayatı boyunca. Hz. Peygamber’in gelişiyle birlikte Medine’deki her şey aydınlanmıştı sanki. Enes b. Mâlik’in unutumadığı diğer gün ise Allah Resûlü’nü vefat etmeden son kez sabah namazında gördüğü gündü. Allah’ın Elçisi yedi sekiz gündür ağır hastaydı. Bu yüzden mescitte namazları Hz. Ebû Bekir kıldırıyordu. O gün de sabah namazı için sahabiler saf tutmuşlardı. Biraz sonra mescide bitişik olan Hz. Aişe’nin kapısındaki perde aralandı. Hastalığına rağmen yüzü Mushaf yaprağı gibi güzel ve parlak olan Sevgili Peygamberimiz, ashabını izliyordu oradan gülümseyerek. Hz. Peygamber öğle vaktine doğru “Refîk-i A’lâ’ya/En Yüce Dosta” diyerek Rabbine kavuşmak üzere son nefesini verdi. Enes b. Mâlik, hayatında o günden daha karanlık ve daha kötü bir gün görmemişti. Hz. Peygamber’in vefatıyla birlikte Medine’deki her şey âdeta karanlığa gömülmüştü.
---
"Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sas) vefatı (M. 632-H. 11 Yılı Rebiü’l-Evvel Ayı)
Hz. Ebû Bekir (ra) halife seçildi. (632)"