ÖNSÖZ
İnanç, söz, fiil ve davranışlarıyla dünyada imtihan halinde olan insan, hayatını inişi, çıkışı, kıvrımı, kasisi ve engebesi bulunan bir yolda sürdürür. Omzunda pek çok görev, sorumluluk ve emanet vardır. Her gün ölüme doğru yürüdüğü yolda iyi-kötü ve acı-tatlı olaylarla karşılaşır, sevindiği ve üzüldüğü, güldüğü ve ağladığı günleri olabilir. Yüklendiği görev, sorumluluk ve emanetler kendisini yorabilir. Bazen başarılı olur, nimetlerle karşılaşır ve sevinir, bazen başarısız olur, musibetlerle karşılaşır ve üzülür. Bu durum, yaşam boyu sürüp gider.
Başına gelen sıkıntılar bazen kendi ihmali veya kusurundan kaynaklanır, bazen kendisinin hiç kusuru ve ihmali olmaz, ama sorumsuz, saygısız ve kural tanımaz insanlar başına sıkıntı açabilir. Bazen nimetlerle, bazen musibetlerle sınanır, sınavda kâh başarılı kâh başarısız olur.
İşte “engelli” ve “özürlü” kavramıyla ifade ettiğimiz “olgu”, insanın bir sınavı ve çilesidir.
İnsan ya engelli, ya engelli yakını ya da engelli adayıdır. Dolayısıyla bu “olgu” ile herkesin bir şekilde ilişkisi vardır. Bu olgudan korkmak değil tedbirli ve hazırlıklı olmak lazımdır. Bu olgu karşısında ne yapılması ve nasıl davranılması gerektiğini bilmek, bilgilenmek ve bilinçlenmek temel görevimizdir.
Allah kelamı Kur’ân, insanların her alanda kılavuzu, rehberi, yol göstericisidir. Hz. Peygamberimiz (s.a.s), Kur’ân’ı bize ulaştıran, Kur’ân ilkelerini sözlü ve uygulamalı olarak açıklayan ve müminlere model olan örnek insandır.
Bu eserde, Kur’ân’da engellilerin hangi bağlamda geçtiği, engelli olmanın sebeplerinin neler olduğu, engellilik karşısında ne yapılması ve engellilerle sosyal ilişkilerin nasıl olması gerektiği, dinimizin engellilere tanıdığı kolaylık ve ruhsatlar üzerinde durulmuştur. Konular ayet ve hadislerin ışığından özet olarak, anlaşılır ve bilimsel bir yöntemle sunulmaya çalışılmıştır.
Başarı Allah’tandır.
Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ
13 Nisan 2004