DİYANET eKİTAP

Kadere İman - eKitap

Kader, Hz. Âdem’den itibaren insan zihnini meşgul eden önemli meselelerden biridir.

Abone Ol

ÖN SÖZ

Kader, Hz. Âdem’den itibaren insan zihnini meşgul eden önemli meselelerden biridir. “Allah’ın geleceğe dair ilmi ve planlaması” anlamına gelen kader her şeyden önce kişinin gelecekteki hayatını ilgilendirmektedir. Bu yüzden insan, yaratılışından itibaren hem içinde bulunduğu evrenin ve sakinlerinin hem de kendisinin geleceğini merak etmiş, kendince geleceğiyle ilgili öngörüler ve çözümler üretmeye çalışmıştır. Ancak zamanın “şimdi” noktası ile sınırlı bulunan insanoğlu gelecek konusunda kesin bir bilgiye sahip olamamış ve sürekli bir çözümsüzlük duygusu hissetmiştir. Söz konusu duygu zaman içinde onun zihninde geleceğe dönük bir kaygı yumağının oluşmasına da sebep olmuştur. Bu anlamıyla gelecek kaygısı insanın en zayıf tarafını oluşturmaktadır. Çünkü o, daha çok bu yönünden etki altında kalmakta, aldatılmakta veya aldanmaktadır.

Günümüz insan grupları içinde özellikle dinî inançları zayıf olanların “gelecek” korkusu, tarihte olduğu gibi devam etmektedir. Bu arada yıldız, gezegen ve burçlarda mânevî güç olduğuna inanan ve bunların gelecek (kader) üzerinde belirleyici rollerinin bulunduğunu vehmeden insanların sayısı da az değildir. Bunun bir sonucu olarak falcılık, cincilik, ruhçuluk ve medyumluk yöntemleri yayılma alanları bulabilmektedir. Günümüz insanının bu tür aldanmalardan kurtulması, kader inancının sağlıklı ve sağlam bir zemine oturtulmasına bağlıdır. Bu da ancak Allah’ın kudreti ve evrenin işleyişiyle insanın özgürlüğü ve sorumluluğu hakkında güvenilir kaynaklardan tutarlı ve doğru bilgilerin sunulmasıyla mümkün olur. Kader konusuna ayrılan bu kitabın telifi sırasında söz konusu unsurlar dikkate alınmıştır.

Şunu da belirtmek gerekir ki asırlardan beri tartışılan ve hakkında birçok kitap yazılan kader probleminin kesin bir çözüme kavuşturulması mümkün değildir. Çünkü konunun bir yönü Cenâb-ı Hakk’ın sonsuz ilim ve kudret sıfatlarına bağlı iken diğer yönü, hiçbir zaman mukayese imkânı bulunmayan insanın sınırlı anlayışını ilgilendirmektedir.

Tanınan imkânlar, mevcut şartlar ve çizilen sınırlar doğrultusunda çalışmak bize, başarılı kılmak ise sınırsız kudrete, engin rahmete ve hassas adalete sahip yüce Allah’a aittir.

Prof. Dr. Cağfer KARADAŞ
29 Ekim 2012