Genel anlamda üç mesajı bulunur.
İlki orta yol bilincidir. İfrat ve tefritten kaçınmak gerekir: Nisa suresinin ortalarındaki bazı ahkam konularından sonra, bu cüzde de Yahudi ve Hristiyanların ahkam ile ilgili hataları sıralanır ve Muhammed ümmetinin aynı hatalara düşmemesi istenir: Yahudiler peygamberlerine verdikleri sözde durmadılar, kitaplarının hükmünü terk ettiler, Hz. Musa’dan sonra gelen peygamberleri öldürmeye çalıştılar ve suikastlar düzenlediler. Hristiyanlar da dinlerinde aşırı/uç yorumlar yaptılar, Allah’ın kulu ve peygamberi olan Hz. İsa’ya (haşa) “Tanrı’nın oğlu” dediler
İkincisi helal gıda bilincidir. Maide suresinin baş tarafında; helal ve haram konuları özetlenmektedir. Mesela, behiymetü’l-enam denilen (davar, sığır ve deve cinsi) hayvanlar helal, ama ihramda kara avı yapmak haramdır. Allah’ın yeryüzündeki sembollerine (mesela, Kâbe tevhidin sembolü, kurban Allah’a yakınlığın sembolü), ayrıca savaşın haram olduğu aylara karşı saygılı olmak ve onların kutsallığına/saygınlığına halel getirmemek gerekir. Leş, akıcı kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına (mesela putlar adına) kesilen hayvanların eti haramdır. Eti yenen hayvanlar bir yerden düşerek, boğularak, boğazlanarak ve yırtıcı hayvan tarafından parçalanarak ölmesi durumunda bunların etleri de haramdır (ölmeden önce yetişip kesilen helaldir). Eğitimli av hayvanının tuttuklarını yemek helaldir. Hayvanı avın üzerine gönderirken besmele çekmek gerekir. Ehl-i kitabın kestikleri helaldir, onların kadınları ile evlenmek caizdir. Ancak Müslüman kadınlarla evlenmek efdaldir.
Üçüncüsü ise denge bilincidir. Maide suresinin sonraki bölümlerinde ise, bazı ahkam konuları açıklanmaktadır. Abdest, gusül, teyemmüm (Maide, 5/6), şahitlik, cihad, kısas ve irtidat gibi. Ayrıca iman, ibadet ve adalet gibi hükümleri terk eden önceki ümmetlerin sapmaları aktarılır, bu sapmaların sonunda Allah’ın gazabına ve lanetine uğradıkları gerçeği hatırlatılır.