Her insanın günlük hayatında zorunlu olarak yapılacak işler ve harcanacak zaman vardır. Her insanın aynı zamanda zorunlu işlerden kalan zamanı mutlaka vardır. özellikle elektronik cihazların artması sonucu birçok işi evde veya işte makinaların yapmasıyla her insanın hayatında az yada çok fazla zaman kullanma imkanları ortaya çıkmıştır. İşte bu çok değerli ve önemli olan zamanı her insanın iyi, verimli yönetmesi, güzel şeylerle değerlendirmesi kişinin yaşamındaki yaşam kalitesini ve aynı zamanda geleceğini belirler. İnsanlar ellerindeki zamanı yönetirken çoğunlukla arzu ve isteklerinin etkisinde kalarak günlük davranışlarını oluştururlar.
İçsel bir duygu olarak kişiyi motive eden, harekete yönlendiren, ilerlemesini sağlayan hislere arzu, içsel arzuların yoğunlaşması sonucu bilince ulaşarak aktif hale gelip tanımlanarak eyleme geçirilen taleplere ise istek denir. Aceleci bir varlık olarak yaratılan insanlar kısa zamanda arzu ve isteklerine en hızlı bir şekilde ulaşmak isterler. Ancak insanlar bu hedeflerinin peşinde koşarken içlerinde oluşturdukları istek ve arzuların kendileri için hem dünya hayatında hem ahiret hayatında doğru, faydalı olup olmadığı veya zaman içinde kendisine, hayatına, çevresine zarar verip vermeyeceğini iyi araştırmaları faydalarına olacaktır. Bu konuda çevrelerindeki bilgili ve tecrübeli kişiler ile istişare yapmaları seçilecek yolun sıhhati için büyük önem ihtiva eder. Arzular genelde nefsani olup kontrol altında olması önemlidir. Oluşma aşamasını tamamlayıp arzu ve istekler ortaya çıktıktan sonra insanlar hedefine en kısa zamanda ulaşmak için neredeyse tüm gayretini sarf ederler. İçlerinde oluşan hedefe ulaşma duygusu arttıkça, zihinlerinde yoğunlaştıkça gayretleri de aynı oranda artar. İnsanın yoğunlaştığında gayretinin arttığına örnek olarak önemli sınav haftaları hatta sınav akşamında, günlük hayatta yapılması gerekenler biriktiğinde, işlerin yetişmesi ve bitmesi gereken kısıtlı vakitlerde zihninde yer eden arzu-istek, gayret çok daha fazla yoğunlaşır, zamanın az kalması kişiyi motive eder ve hedefe ulaşmasını hızlandırır. Geriye dönüp hayatımızı gözden geçirdiğimizde işlerin en hızlı yerine getirildiği anlar: ilgi ve isteğin artarak zihnen ve bedenen yoğunlaşmanın gerçekleştiği vakitler olduğu net olarak görülecek, verimin arttığı, dikkat dağınıklığının olmadığı başarılı süreçler hatırlanacaktır.
İçte var olan enerjiyi en hızlı şekilde ortaya çıkartarak, insanı harekete geçiren duygu-düşünce, arzuların özellikle manevi değerlerle uyumlu olması için bilinçli, dikkatli ve gayretli olmak gerekir. Bu konularda hassaten bilinçli olmak önemlidir, çünkü insanın bu yönünü iyi bilen reklam ve pazarlama gibi alanlarda çalışan insanlar bireyin istek ve duyguları üzerine özel çalışmalar, projeler üretirler. Çünkü bu alanda çalışanlar iyi bilir ki, istek ve arzular kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını çok hızlı etkiler. Örneğin: insanlar iç enerjisini zayıf ve etkisiz olarak hissettiği bir anda; fazlaca sevdiği, ilgi ve istek duyduğu bir şeyle karşılaştığında veya hızlı hareket etmesi gereken, yavaş hareket ederse zor bir durumla karşı karşıya kalacağı acil bir olay yaşandığında kendisini zorlayarak enerjisini artırabilmekte hatta gücüne tavan yaptırabilmektedir. Tam tersi bir durumda yani kendisini çok enerjik hisseden bir insan hiç ilgi ve istek duymadığı bir durumla karşı karşıya geldiğinde de enerjisinin zayıfladığını hissedebilmektedir. Dolayısıyla olağanüstü bir şekilde yaratılış mucizesi karşımıza çıkar ve kişinin bakış açısı, düşünceleri soyut olsa da; bu üzüntü, kızgınlık gibi soyut duygular bedeni, davranışları somut olarak biyolojik ve fiziksel açıdan çok fazla etkiler. Bu durum insanın yaşam durumunda çok ciddi olumlu veya olumsuz değişikliklere yol açabilir.
Hedeflere ulaşmak için çıkılan yolda başarı için şart olan odaklanma ve yoğunlaşmanın önündeki en önemli engellerden biri ise özellikle çocuklarda ve gençlerde görülen dikkat dağınıklığıdır. Yaşadığımız çağ önceki çağlara göre gelişen teknolojiyle beraber çok hızlı değişimlerin yaşandığı, bu artışın yoğunlaşmaya çoğu zaman olumsuz etki eden ilgi ve isteklerin çeşitlendiği bir dönemdir. Gelişen teknoloji ve sanayi imkânlarıyla ihtiyaç duyulan şeylerin üretim çeşitleri-sayısı artmış ve herkes için üretilenlere ulaşılabilmesi geçmiş dönemlere göre daha kolay hale gelmiştir. İnsanlar yaygınlaşan sesli ve görüntülü yayınlar vasıtasıyla dünyanın öbür ucundaki üretimlerden dahi çok hızlı bir şekilde haberdar olmakta, gelişen kargo ve medya imkânlarıyla büyüklerimiz için bir hayal olan yurt dışından dahi siparişler vererek iş/evlerine kadar siparişlerini getirtebilmektedir.
Bu durum günlük hayatımızda olumlu olarak değerlendirilse de bazı istenmeyen etkilere sebep olarak algıda çok fazla çeşitliliğe sebep olmuş, yaygınlaşan sesli-görüntülü yayınlar yanında gelişen interaktif-çok boyutlu sistemler nedeniyle çoklu tercih seçeneği ile karşı karşıya kalan insanlar dikkat dağınıklığı yaşamaya başlamışlardır. Radyo dinlerken yüzlerce radyo seçeneği, televizyon seyrederken binlerce televizyon kanalı, internette dolaşırken milyonlarca internet sitesi seçeneği ile karşı karşıya kalan insan zihni bu yoğunluk karşısında zorlanmaya başlamış, dikkat dağılması tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Bu durum insanın elindeki en değerli varlığı zamanı verimli kullanmayı olumsuz etkileyerek onun faydasız şeylerle harcanarak zayi olmasına yol açmıştır. Hatta zamanın zayi olmasından öte olumsuz şeylerle harcandığında, insan için zararlı şeylerle karşı karşıya gelmek kaçınılmaz hale gelmiştir. Basın-yayın yoluyla hızlı yayılan zararlı şeyler özellikle yeni yetişen çocuk ve gençlerimizde ciddi bir dikkat dağınıklığı ve yoğunlaşamama problemine yol açmış, insanlar için eğitim ve iş hayatında yoğunlaşma-dürtü bozuklukları yaşanmasına neden olmuştur.
Konsantrasyon-yoğunlaşma ve motivasyon-istek arasında çok ciddi bir ilişki vardır. Her insan için içten doğru arzular oluşturmak ve bu durumu sürekli hale getirmek yaşamda başarı açısından çok önemlidir. Çünkü arzu ve istek sürekli yenileme tazeleme ve destekleme gerektiren zihinsel ve duygusal bir durumdur. İçten ve uzun vadeli hedefler oluşturarak ortaya çıkan doğru istek ve arzular, ödüllendirme ve diğer motivasyon şekillerine göre çok daha uzun süreli ve etkilidir.
İç motivasyonu etkileyen şeylerden biri de yapılacak işin neden ve niçinlerini iyi özümsemek, eyleme biraz da olsa hareket, heyecan ve eğlence katabilmektir. Neşe, şaka sonucu oluşan keyif hali ve benzeri olumlu duygularla yapılan işler hem monotonluktan uzaklaşarak süreklilik kazanmakta hem de işi yapanlara kuvvetli bir iç motivasyonu sağlamaktadır.
Zihinsel yoğunlaşmayı kolaylaştıran şeylerden biri bedensel hareketlerdir. Özellikle hızlı ve uzun süreli yapılan tekrar hareketlerinde bedendeki iç organlarda ortaya çıkan hızlanma, terleme, yoğunlaşma sonucu insan beyni bu hızlanmayı idare edebilmek, kalp atışını, kan dolaşımını kontrollü hale getirmek için çalışmasını hızlandırmakta dolayısıyla bu zihinsel hız yoğunlaşma, anlama, hafızaya alma gibi beynin diğer işlevlerini de güçlendirmede ve desteklemektedir.
Beyin için faydalı olan bir başka unsur da aynı işle uzun süre uğraşmak yerine aralarda farklı işlerle uğraşarak zihnin farklı bölümlerinin çalıştırılarak yorgun olan bölümlerin dinlenmesini sağlamaktır. İnsan beyni boş durarak dinlenmek yerine başka bir işle uğraşarak beynini rahatlatırsa bu durum beynin yavaşlamasının önüne geçer, bu davranış uzun vadeli zihin sağlığı ve verimi açısından çok önemlidir.
Beslenmeye dikkat etmek, bilhassa doğal gıdalarla beslenmek te beyin sağlığı açısından çok önemlidir. Son dönemde yapılan birçok çalışmada gıdalara katılan bazı katkı maddelerinin zihin sağlığını olumsuz olarak etkilediği ortaya çıkmıştır. Bununla beraber bazı vitaminlerin zihin sağlığı için çok önemli olduğu bilinmektedir. Özellikle de omega-3, magnezyum, demir, b12, d, e, çinko ve c vitamini gibi vitaminlerin bedende dengeli olması gerektiği, dolayısıyla bu vitamin değerlerinin takip edilmesi elzem olduğu, eksik olduğunda bu vitaminlerin doğal yollarla alınabildiği yiyecekleri bilinçli olarak tüketmek zihin sağlığı açısında oldukça büyük bir öneme haizdir.
Doğru, faydalı, kendiniz ve çevreniz için hem dünyevi, hem uhrevi iyilik ve güzelliklere vesile olacak istek ve arzularla oluşan bir zihin dünyası inşa etmeniz dileğiyle sağlıcakla kalınız.