Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Hatay'daki tescilli kültür varlıklarının enkazında yürütülen kurtarma çalışmalarında görevli kadınlar, zorlu ortamlarda bilimsel çalışmalara imza atıyor.
Farklı üniversitelerin sanat tarihi bölümlerinden akademisyenler ve öğrencilerden oluşan 15 kadın, 6 Şubat'taki depremlerin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığınca değerli kültür varlıklarının kurtarılması için kurulan 37 kişilik Afet Bölgesi Kazı Başkanlığına gönüllü katıldı.
Tarih boyunca çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan kentte, depremlerde yıkılan cami, kilise, çeşme ve hamam gibi tarihi yapılarda ellerine kimi zaman kazma kürek kimi zaman da fırça alan kadınlar, enkaz alanlarında çalışma yapıyor.
Kadınlar, enkazdan çıkardıkları tarihi eserleri belgeliyor, tasnifledikten sonra envanterini çıkarıyor.
Afet Bölgesi Kazı Başkanı Doç. Dr. Muhammet Arslan, tarihi yapılardaki çalışmaların titizlikle sürdüğünü söyledi.
Ekiplerin gönüllülük esasıyla çalışmalara katıldığını anlatan Arslan, şöyle devam etti:
"Başta sanat tarihi bölümleri olmak üzere arkeoloji ve mimarlık ile restorasyon koruma onarım bölümleri gibi bölümlerden gönüllü olarak çalışmalarımıza katılmalarını talep ettik ve talepler geldiğinde gördük ki ekibimiz büyük oranda kadın öğrencilerimiz ve bilim insanlarından oluşmakta. Kadınlar her zamanki fedakarlığıyla, Antakya'da da enkazın içerisinde büyük bir özveriyle, canlarını bazen hiçe sayarak çalışıyor. Hatay'ı yeniden ayağa kaldırmak için en azından kültürel varlıkları yönünden bize düşeni tüm kadınlarla birlikte yapmayı hedefliyoruz."
"Güvenlik önlemlerini alarak her bir yapıda farklı metot uyguluyoruz"
Ekipteki kadınlardan Atatürk Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü doktora öğrencisi Ayşe Duran da yaklaşık 2,5 aydır Hatay'da görev aldığını ve enkaz arkeolojisi kapsamında çeşitli tarihi yapılarda çalışma gerçekleştirdiklerini anlattı.
Bir kadın olarak ekibin parçası olmaktan ve tarihe şahitlik etmekten gurur duyduğunu ifade eden Duran, şöyle konuştu:
"Kadın-erkek fark etmiyor, çalıştığımız alanlar son derece zor, standart kazılarda belirli metodolojiler vardır ama burada onların hiçbiri maalesef işlemiyor. Her bir yapı ölçeğinde, hocamız ayrı bir metodoloji belirliyor. Buna göre güvenlik önlemlerini alarak her bir yapıda farklı bir metot uyguluyoruz. Bu açıdan gerçekten zor ama elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. İlk ekipler burada insanları kurtarmaya çalıştı, biz de kültürel envanteri kurtararak gelecek nesillere aktarmaya çalışıyoruz."
Akdeniz Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü yüksek lisans öğrencisi Aybüke Göktepe, Hatay'ı yeniden ayağa kaldırmak için gönüllü olarak ekibe katıldığını söyledi.
Çalıştıkları ortamın kazı alanlarından çok farklı ve meşakkatli olduğunu dile getiren Göktepe, ekip arkadaşlarıyla moloz yığınlarında özveriyle çalıştıklarını kaydetti.