DOĞRU BİLİNEN YANLIŞ
S E L Â T İ N C A M İ İ
Tarih bilincinin önemi herkesin malumdur. Tarihte yerine göre hamaset vardır, heyecan vardır, ruh da vardır. Ama her şeyden önemlisi tarih bir milletin geçmişidir. Tarihte yaşanmışlıklar bizleri ya sevindirir yahut üzer. Ne var ki üzülsek de sevinsek de geçmişteki tüm yaşanmışlıklar bizimdir. Tarih kadar tarihi kavram ve ıstılahları da iyi bilmek gerekir.
Geçenlerde mümtaz şahsiyetlerin katıldığı bir toplantıya iştirak ettim. Ülkemizin çok değerli insanlarının bulunduğu toplantı, son derce ufuk açıcı, heyecan verici ve yol göstericiydi. Bir o kadar da güzeldi. O toplantıda camilerden bahsederken sıklıkla “Selâtin Cami” kavramı geçti. Selâtin Cami diye bahsedilen şehirlerdeki büyük camilerdir. Toplantının formatı gereği orada bu yanlış söylemi tashih etmem mümkün değildi. Fakat içimde de bir ukde kaldı. Ukdemi izale etmek için camiler hakkında kısa da olsa bilgi vermeyi uygun gördüm.
MESCİD
Secde edilen yer. Namazgâh. Cami yerine kullanılan namaz kılınan, Anadolu'da minberi olmayan, vakit namazları için kullanılan küçük camilerdir. Allah'a secde edilen yerlerdir.
CAMİ
Arapça kökenli cami; “dağınık şeyi toplamak, biriktirmek, birleştirmek…” gibi manaya gelmektedir. Müslümanların ibadet yeri. İbadet yapmak için toplanılan yer. "Mabet" veya "ibadethane" denir.
Camiler, namaz kılmakla beraber İslamiyet’in icaplarını, emir ve yasaklarını öğretmek ve bunlara uyulmasını sağlamak için kullanılır. Camide beraberce yapılan ibadet, yalnız başına yapılandan daha kıymetli ve daha sevaptır.
ULU CAMİ*
Ulu camiler, Selçuklular döneminde cuma namazını topluca kılmak için ‘şehir’ denilen yerlerde, iç kalenin hemen yakınında inşa edilen; mimari estetiği, taş-ahşap işlemeciliği, minareleri, çinileri ve kitabeleriyle kültür tarihinde önemli eserler olarak öne çıkmaktadır.
Bir caminin ulu cami olarak tanımlanması için; en azından ibadethane kısmı dışında, taç kapılı medrese, darüşşifa (hastane), bedesten, arasta, kapalı çarşı ve kervansaray gibi bölümlerinin de bulunması gerekiyor.
Ulu camiler, Kaşgar’dan Buhara’ya, Merv’den Belh’e, İsfahan’dan Tebriz, Erzurum, Sivas, Tokat ve Konya’ya kadar yüzlerce şehirdeki on binlerce anıtsal taş yapının genellikle en eski tarihli olanlarıdır.
Örnek verelim. Ulu cami dendiğinde hemen ilk akla gelen, taşların adeta gelin gibi süslendiği, kesrette vahdetin sergilendiği Sivas Divriği’deki ulu camidir. Cami Mengücekli Emîri Hüsâmeddin Ahmed Şah ve eşi Turan Melek Hatun tarafından 1229 yılında kesme taştan inşa edilmiştir. Caminin kıble yönünde darüşşifa, darüşşifa içinde camiye bitişik konumda bir de türbe yer alıyor. Cami üç eyvanlı, revaklı avlulu olup batı ve güney yönünde iki kat halinde bir plana sahiptir. Dikine dikdörtgen bir alana oturan caminin doğu, batı ve kuzey cephelerinde birbirinden farklı düzende zengin süslemeli birer taç kapı bulunuyor. Ulu camideki batı cephesinde taç kapısı zengin kabarık bitkisel ve geometrik süslemeleriyle abidevi bir görünüme sahiptir. Türbede on altı sanduka bulunuyor. Süslü sanduka ise Ahmet Şah’a ait olduğu kabul ediliyor.
SELÂTİN CAMİ
Mescit ve camiyi kısaca tanımladıktan sonra asıl meseleye gelelim. Selâtin Cami. Bu camiler Osmanlı döneminde hükümdarlar ve aile efradı tarafından kişisel servetleriyle yaptırıldıkları camilerdir.
İstanbul tarih boyunca birçok uygarlığa başkentlik yaptı. Bu uygarlıkların da şüphesiz en çok kültürel miras bırakanı Osmanlı'dır. Osmanlı'dan günümüze kalan en temel eserler cami, kervansaray, hanlardır.
Cami deyince medeniyetimizde önemli bir yere sahip olan Selâtin Camiler akla gelir. İsmi geçen camiler; Padişahlar, şehzadeler, hanım sultan ve valide sultanlar tarafından yaptırılmış olan camilerdir. İsmi geçen zevatın yukarda da geçtiği gibi kendi servetleriyle yapılan bu camiler akla gelir, bunlara da “Selâtin Camii” denir.
“Selâtin” kelimesi “Sultan” kelimesinin çoğuludur. “Sultanlar Camii” demektir. Selâtin camilerinin minareleri genellikle birden fazla olur.
Selâtin Cami bir güç göstergesi ve ihtişamın sembolü olduğu için genelde Başkentte yapılmıştır. İstanbul, Bursa, Edirne gibi eski başşehirlerde yapılmışsa da Kahire ve Şam'da da Selâtin Cami bulunmaktadır.
Şehir merkezlerindeki büyük camiler selatin cami değildir. Merkez camidir…
İstanbul’da Osmanlı padişahlarının ve onların annelerinin yaptırdığı otuz beşin üzerinde Selâtin Camii vardır.
İSTANBUL'DA BULUNAN SELATİN CAMİLERDEN BAZILARI
- Fetihle alınıp cami yapıldığı için Protokolde ilk sırada bulunan Ayasofya Camii’dir...
- Sultan Ahmet Cami (Birinci Ahmet)
- Süleymaniye Cami (Kanuni Sultan Süleyman
- Bayezid Camii (İkinci Bayezid)
- Fâtih Camii (Fâtih, sonra yeniden yapıldı)
- Nûr-ı Osmaniye Cami (Birinci Mahmut, Üçüncü Osman tamamlattı)
- Yavuz Selim Camii (Yavuz adına oğlu Kanuni yaptırdı)
- Lâleli Camii (Üçüncü Mustafa)
- Yeni Cami (Dördüncü Mehmet’in annesi Hatice Tarhan Sultan)
- Şehzâde Başı Camii (Kanuni oğlu Mehmet adına yaptırdı)
- Üsküdar Valide Sultan Camii (İkinci Mustafa ile Üçüncü Ahmet’in annesi Emetullah Rabia Gülnûş Sultan)
- Beylerbeyi Camii (Eski adı: İsravroz Camii-Birinci Abdülhamid)
- Hasköy Valide Sultan Camii (Üçüncü Selim’in annesi Mihr-i Şâh Sultan)
- Üsküdar Selimiye Camii (Üçüncü Selim)
- Tophane Nusretiye Camii (İkinci Mahmut)
- Hidâyet Camii (Eminönü’nde, İkinci Mahmut)
- Üsküdar Şemsî Paşa Camii (İsfendiyaroğlu Şemsi Paşa)
- Harbiye Camii (Beşiktaş, İkinci Mahmut)
- Kışlak Camii (Râmi, İkinci Mahmut)
- Âsâriye Camii (Beşiktaş Çırağan, İkinci Mahmut)
- Hamidiye Camii (Emirgan, Birinci Abdülhamid)
- Atik Valide Sultan Camii (Üsküdar, Üçüncü Murad’ın annesi Nurbanu Sultan)
- Mecidiye Camii (Çırağan, Birinci Abdülmecid),
- Hırka-i Saadet Camii (Birinci Abdülmecid)
- Mecidiye Camii (Ortaköy, Birinci Abdülmecid)
- Rumelihisarı Camii (Fâtih)
- Üsküdar Mihr-i Mâh Camii (Kanuni’nin kızı Mihr-i Mâh Sultan)
- Dolmabahçe Camii (Birinci Abdülmecid’in annesi Bezm-i Âlem Sultan)
- Aksaray Pertevniyâl Camii (Abdülaziz’in annesi Pertevniyâl Sultan)
- Yıldız Camii (İkinci Abdülhamid)
Hepsi de namaz kılınan mekânlar olan dört ayrı camiden bahsettim. Mescid küçük ibadet haneler. Camiler küçüklü büyüklü farklı ebattaki ibadet haneler. Ulu Camiler ibadet edilen mekânla beraber farklı müştemilatı olan ibadethaneler. Selâtin camiler ise yukarda da zikrettiğim gibi padişah, şehzadeleri, kerimeleri, valide sultan ve hanımları tarafından yapılan camilerdir.
-------0----------
- Ulu Camiler konusunda 15 Temmuz’da İstanbul Boğaz köprüsünde şehit olan kıymetli dostum Mustafa Cambaz Bey Türkiye’yi dolaşarak bütün Ulu Camilerin binlerce fotoğrafını çekti. A. Kültür Merkezi Başkan Yrd. Şaban Abak Bey’in girişimiyle gerçekleşen bu kıymetli çalışma, önce A. Kültür Merkezi tarafından önce sergi açıldı. Ardından da güzel bir baskıyla kitaplaştırıldı. Meraklılarına tavsiye ederim.