Genel anlamda üç mesajı bulunur.
İlki sabredenlerin kurtulması, başarılı olmasıdır. Yusuf suresinin son kısmında Mısır ve Ortadoğu’da gerçekleşen bir kıtlıktan bahsedilir. Kıtlığa hazırlıksız yakalanan insanlar Filistin tarafından Mısır’a gelip yiyecek talebinde bulunurlar. Gelen kişiler arasında Hz. Yusuf’un kardeşleri de vardır. Ancak Yusuf Peygamber onları affedip yiyecek vermiş, babalarıyla beraber Mısır’a gelmelerini ve yerleşmelerini istemiştir. O sıralar Yakup peygamber üzüntüden gözleri görmüyordu, oğlu Yusuf’un gömleği gelince onu gözlerine sürdü, Allah’ın izni ile gözleri açıldı ve görmeye başladı. Sonra hep beraber Mısır’a gittiler. Yusuf Peygamber’in yanına gelince hepsi ona saygı için eğildiler (Yakup peygamber ve 11 oğlu). Böylece Hz. Yusuf’un küçükken gördüğü rüya gerçekleşmiş oldu. Surenin sonunda Hz. Yusuf’un bir konuşması ve duası bulunmaktadır (Rad, 13/100-101). Yusuf suresi ile Allah Mekke’de zor durumda olan Hz. Muhammed ve ashabına moral vermekte, ileride gerçekleşecek olan hicret ve devlete hazırlamakta, onların da Hz. Yusuf gibi başarılı olacaklarını müjdelemektedir.
İkincisi güçlü mümin olmak, Allah’a itaatle güçlenmektir. Sonra Ra’d suresi başlar. Burada Kur’ân’ın güç ve kudret sahibi Allah’tan geldiği ve O’nun gücünün; yerlerin ve göklerin yaratılışı ve sistematik işleyişinde, diriliş, ilim, gök gürültüsü (ra’d) ve meleklerin itaatinde görüldüğü zikredilir, insanlar iman ve itaate davet edilir ve kalplerin Allah’ın zikri ile mutmain olacağı açıklanır (Rad, 13/28). Burada ayrıca güçlü müminin sıfatları da zikredilir:
a. Onlar ahitlerinde dururlar,
b. Allah’ın emrettiği ilkelerden ayrılmazlar,
c. Sabrederler,
d. Namaz kılarlar,
e. İnfak ederler,
f. Kötülüğü iyilikle silerler,
g. Risalete de her zaman tabi olurlar (Rad, 13/19-33).
Üçüncüsü ise peygamberlerin duruşu, güçlü şahsiyet ve örnek insan olmalarıdır. Bu cüzde ayrıca İbrahim suresi bulunmaktadır. Kitabın ve peygamberin rehberliği anlatılmakta; Hz. Musa, Nuh, Ad ve Semud kavimlerinden örnekler verilmektedir. Ümmetlerin bir kısmı da peygamberlerini reddetmiş, ülkelerinden sürme veya öldürme ile tehdit etmişlerdi. Aynı şeyler Hz. Muhammed ve ashabı için de söz konusuydu (İbrahim, 14/3-34). Surenin sonunda ise Hz. İbrahim’in uzun ve güzel bir duası bulunmaktadır (İbrahim, 14/35-41).