Genel kabule göre Mekke ve civarındaki ilk yaşam, Hz. İbrahim’in, eşi Hâcer’i ve oğlu İsmail’i bu bölgeye bırakması ile yaklaşık olarak M.Ö. 2000-1900 civarında başlamış ve zemzem kuyusunun bulunmasını müteakip Yemen asıllı Cürhüm kabilesi mensuplarının buraya gelerek yerleşmesiyle gelişmiştir.
M.Ö. 200'lerde Yemen bölgesinde ikamet eden bir kabile olan Huzâalılar, bölgelerinde yaşanan bir selin ardından Mekke civarına gelmişler ve burada bir müddet ikamet etmek için yöre halkından izin istemişlerdir. Cürhümlülerin buna karşı çıkmaları üzerine de müttefikleriyle birlikte onlara saldırmışlar ve mücadele sonucunda galip gelen taraf olmuşlardır. Savaşta tarafsız kalan İsmailoğulları da bu kabileden izin alarak Mekke’nin civarında yaşamaya devam etmişlerdir.
Bu dönemin en önemli olayı Huzâa kabilesinin lideri olan Amr b. Luhay’ın Mekke’ye getirdiği bir putla şehirde Hz. İsmail’den beri devam eden tevhid geleneğini bozup putperestliği ikame etmesidir.
Daha öncede bahsettiğimiz üzere Mekke’deki son demografik yapı değişimi Kureyş Kabilesi’nin şehre hâkim olmasıyla yaşanmıştı. Hz. Peygamber’in baba tarafından dördüncü dedesi Kusay b. Kilab, Hz. Peygamber’in doğumundan yaklaşık 100 yıl önce Huzaa Kabilesini mağlup edip Mekke’yi kontrolü altına almıştır.
--------------------------
Doç .Dr. Nurullah Yazar
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi