"Eğer siz iman eder ve şükrederseniz Allah size niçin azap etsin? Allah, şükre karşılık veren ve her şeyi bilendir."  (Nisâ, 4/147)

Peygamberimiz (sas) devrinde, sağlam bir imana sahip olmayan münafıklar hem ibadetlerde gevşek davranıyorlar hem de Müslümanların aleyhine gizli planlar yapıp tuzaklar kuruyorlardı. Önceki ayetlerde Rabbimiz (cc), bu kötü işlerinden dolayı münafıkların cehennemin en alt tabakasında cezalandırılacağını bildirmişti. Bu ayette ise Yüce Allah (cc), kendisine itaat edip iyi bir kul olanlara asla azap etmeyeceğini, azabın sadece kötüler için olduğunu bildirmektedir (bk. Tâhâ 20/48; En‘âm 6/47).

İman ve şükür içinde yaşadığında, Müslüman’ın ilahî azaptan endişe etmesine gerek yoktur.

Azap: Allah’a (cc) karşı gelen veya emirlerini dinlemeyenlere dünyada veya ahirette verilecek ilahî ceza.
Şâkir: Şükrün karşılığını veren, şükreden.